Pressan’da TOMİS üyesi işçiler 30 günü aşkın süredir işten atma ve sendika hakları için fabrika önünde direniyor. Direniş karşısında Pressan patronları Çalışma Bakanlığı’nı araya sokarak sendika yetkisini Türk Metal’e verdi.
Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS)’in örgütlenme faaliyeti yürüttüğü Pressan fabrikasında patron birçok saldırıyı devreye sokmuştu. Patron işçiler işten attı, işçiyi birbirine kırdırmaya yönelik provakasyonlar yaptı, yasadışı bir uygulama olan işçilerin e-devlet şifrelerini isteyip başka sendikaya üye olmasını zorladı.
TOMİS’in yaşanan hukuksuzluklara dair Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı’na yaptığı şikayetlere sessiz kalındı. Pressan patronunun MESS üyesi olduğunu belirten TOMİS, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın da yangından mal kaçırırcasına yetkiyi Türk Metal’e verdiğini söyledi.
“Gerçek yetki mücadele eden işçidedir”
Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS), basına ve kamuoyuna yaptığı yazılı bir açıklamayla “Bakanlık bugün yetkiyi Türk Metal’e vermiş olabilir. Türk Metal adına herhangi bir sendikal faaliyet yürütülmeden patron eliyle fabrikaya sendika getirildiği alenen ortada iken, sendikamız ise işyeri temsilcileri ve üyeleri ile birlikte dişe diş bir mücadele vermenin onurunu taşımaktadır.” denildi.
Yapılan açıklama şu şekilde devam ediyor:
“Fabrikada çalışan sendikamızın üyeleri ve işyeri temsilcileri sendikal faaliyetlerine devam etmektedir. Pressan yönetimine de bildirdiğimiz üzere sendikamızın işyeri temsilcileri fabrikada yaşanan tüm haksız ve hukuksuz uygulamalara karşı Pressan işçilerinin ortak mücadelesine sahip çıkacaktır. Tüm Pressan işçisi kardeşlerimiz bilmelidir ki, gerçek yetki ne çeteler de ne de işbirlikçilerindedir. Gerçek yetki birliğini güçlendiren, omuz omuza verip geleceği için mücadele eden işçilerdedir.
İşçi sınıfının baskı ve sömürüden kurtulma mücadelesini samimiyetle ve yürekten veren sendikaların faaliyetlerinin patronlar tarafından açık saldırı konusu olduğu bilinmektedir. İşçilerin hür ve özgür iradesi ile seçilen sendikalar yerine patronların istediği çeteler tercih edilmektedir. Bu şekilde sendikalı olan işyerlerinde artık ikinci bir patron daha vardır. Sadece tabelasında sendika yazan bu örgütlenmelerin işçinin açık düşmanı olduğu, işçinin aleyhine olacak her türlü yasal ve yasadışı uygulamaya onay verdiği bir gerçektir. O yüzden tüm kesimlere çağrımızdır. Gelin, başta Pressan olmak üzere tüm işyerlerinde bu çetelere izin vermeyelim. Karşımızda duran güçler, en kötü sendika değil, açık işçi düşmanı, patrondan çok patronculuk yapan, milyonlarca liralık aidatlar ile lüks hayatlar süren ağa, bey takımıdır. Birleşirsek, direnirsek kazanırız.
Sendikamız, Pressan işçilerinin hak ve onur mücadelesini sürdürecektir. Vazgeçeceğimizi, bırakıp gideceğimizi düşünenlere karşı bir aylık direnişimiz dahi gerekli yanıtı vermiştir. Haksız ve hukuksuz saldırıları kabul etmedik, etmeyeceğiz. Taleplerimiz için mücadele edeceğiz. Atılan işçiler geri alınacak. Baskı ve mobbing son bulacak. Pressan işçileri insanca çalışma ve yaşam koşullarına kavuşacak. İşçilerin e- devlet şifreleri zorla alınarak Türk Metal’ e verilen yetki derhal düşürülecek. Sendikal faaliyetlerin önündeki tüm engeller kaldırılacak. İşçilerin hür ve özgür iradesi ile sendika seçme özgürlüğü hakkı tanınacak.”