Geçtiğimiz günlerde işyerindeyken kendisini polis olarak tanıtan kişiler tarafından aranan Kaldıraç dergisi okurları İnsan Hakları Derneği’nde açıklama yapmıştı.
Bugün ajanlaştırma saldırılarına devam eden devletin yeni odağı Kaldıraç Dergisi okuru Ayfer Uyanuk oldu.
3 Ocak Cuma günü ortağımız Ayfer Uyanuk’un iş yerine emniyet adına gelenler “Biz seninle çay içmek istiyoruz. Senin geçmişini de geleceğini de biz koruruz. Her zaman bize gelebilirsin ama girip çıktığın yerlere dikkat et, başına bir iş gelsin istemeyiz” demişlerdir.
İnsan Hakları Derneği’nde Kaldıraç Hareketi adına yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:
”Saldırıyorlar… Buldukları her delikten sızmaya çalışıp tüm ışıkları yok etmeye çalışıyorlar.
Kyk’da düşen asansörlerle öldürdükleri arkadaşlarımızın, Zeren’in isyanını kuşandığımız için saldırıyorlar. Filistin halkının, Kürt halkının mücadelesini şehirlere taşıdığımız için, direnen halklar kazanacak dediğimiz için saldırıyorlar. 1 Mayıs’larda işçi sınıfının yanında barikatların önünde saf tuttuğumuz için saldırıyorlar. Yolumuz işçi sınıfının yoludur, dediğimiz için saldırıyorlar.Saldırıyorlar, bu artık bizim için onur meselesidir diyerek direnişi sürdüren Polonez işçilerine, barışı isteyen halklara , direnene, mücadele edene, başka bir yol arayan herkese saldırıyorlar.
Egemenler aslında, başka bir dünya hayaline saldırmaya çalışıyor. Bizim size verdiğimiz sefalet düzeninden başka bir şey aramayın diyorlar. Aç kalın, ölün ama sakın başkaldırmayın.
Biz tarihimizi o ilk başkaldırandan, ilk isyancıdan başlatanlarız. Bizler başka bir dünyayı anlatanlarız. Zaten korkuları da saldırıları da bundandır. Bekir Kilerci’nin, Ali Serkan Eroğlu’nun yoldaşlarıyız biz.
Geçtiğimiz aralık ayı boyunca 27 yıl önce aramızdan aldığınız iki şehidimizi andık. Ve dedik ki onların bıraktığı yerden devam edeceğiz mücadeleye. Biz mücadeleyi onlardan öğrendik. Bekir Kilerci ve Ali Serkan Eroğlu polisin ajanlık tekliflerini reddettikleri için katledilmişti. 27 yıldır istisnasız ajanlaştırma politikalarını sürdüren devlet ve o devletin kolluk güçleri baskıyla, zorla, gözaltıyla, tutuklamayla bitiremediklerini, tehditlerle, ajanlaştırmalarla bitirmeye çalışıyor. Biz 27 yıl önce size cevabımızı vermiştik. 27 yıl önce insan kalacağımızı, arkadaşlarımızı, ortaklarımızı satmayacağımızı canımız bedeliyle de olsa söylemiştik.
Devrimcilik insan olarak kalabilmektir. Ve siz insan olarak kalmak için hep mücadele edersiniz, hep bir şeylerin kıvılcımı olursunuz. Boyun eğmezsiniz hiç bir şeye. Bu çürümüş sistemi yıkmak için mücadeleyi hep büyütürsünüz. Birileri saraylarda yaşarken, işçiler-emekçiler yaşamlarını idame ettirecek ücreti dahi alamamaktadırlar. Her gün bir işçi-öğrenci-işsiz yaşam koşulları sebebi ile intihar ediyor. Her gün işçiler-emekçiler işçi cinayetine kurban gidiyor, kadınlar öldürülüyor, halklar katlediliyor. Kısacası bu sistem insanı tüketmekten başka bir işlev görmüyor. İnsanların insan kalmaması için tüm hızıyla çürümeyi yaymaya çalışıyor.” denildi.
Gençlik Devirecek, Özgürlükçü Gençlik, Devrimci Gençlik Birliği, Yeni-Demokrat Gençlik’ten de katılımın olduğu açıklamada ”Bizler sizin iyi niyetli cümlelerinizi biliriz. Devrimcileri, insanca onurlu bir yaşam isteyenleri nasıl korursunuz biliriz. Saldırılarınız nafiledir. Korkularınızsa son derece yerinde. Siz düzeninizin yıkılacağından, yağma rant talan yoluyla sırtımızdan edinilen milyonların gideceğinden, başkaldıranların günü geldiğinde sömürüyü de ortadan kaldıracağından korkuyorsunuz. Korkunuz son derece yerindedir.
Devrimciler insanlara gerçeği anlatmasın, kimse örgütlenmesin diye aramızdaki her kıvılcıma saldırıyorlar. Bu kıvılcımlar saraylarınızı çok korkutuyor. Bu kıvılcımlar önünüzü görmenizi engelliyor. Çünkü siz de biliyorsunuz. Bugün ilmek ilmek örülen bu kıvılcımlar yarın saraylarınızı yakan birer ateş olacaklar. Korkunuz da bundandır. Korkunuz kaybedecek koca koca saraylarınız, para kasalarınız, yağma ve ranta açarak çaldıklarınız olduğundandır.
Tüm baskılarınıza, tüm tutuklamalarınıza, tüm ajanlaştırma politikalarınıza karşı örgütlenmeye devam ediyoruz. Ve biliyoruz siz her defasında örgütlenmiş olan ortaklarımızı tekrar tekrar arayacaksınız. Ve ortaklarımız her defasında daha gür, daha kararlı, daha çelikleşmiş olarak mücadele etmeye devam edecekler.
Okurumuz, ortağımız Ayfer Uyanuk’un başına gelecek her şeyden İzmir Emniyeti, valilik ve bu devleti yönetenler sorumludur.
Okurumuza yönelik baskı ve tehditlerinize son verin!Devrim için ileri ya sosyalizm ya ölüm”
“Mücadelemize kaldığı yerden devam edeceğiz”
Kaldıraç Hareketi’nin açıklamasından sonra açıklama yapan ve yine benzer süreçler yaşayan Gençlik Devirecek ”Bu çürümüşlüğe bu düzene karşı mücadele eden sosyalistlere karşı yoğun bir baskının şiddetin baş gösterdiği bir süreçteyiz. En ufak bir kıvılcımın görüldüğü yerde buraya hemen bir müdahale gerçekleştiriyorlar. Bunu ilk defa yaşamıyoruz. Çünkü devlet geçmişten bu yana bir yerlerde direnenleri, başkaldıranları hep bu yöntemlerle sindirmeye çalışmıştı. Ama bunu hiç bir zaman başaramamışlardır. Bunu tarihimizden çok iyi biliyoruz. Zeki Erginbay’dan Behzat Baykal’dan biliyoruz. Önderlerimizden biliyoruz. Bugünde geldiğimiz noktada devrimciler pankart astıkları, eyleme katıldıkları için devletin tehdit ve baskılarına maruz kalıyorlar. Gençlik Devirecek’ten arkadaşımızın katıldığı bir eylem Ali Serkan Eroğlu’nun anmasıdır. Diğeri de bir pankart çalışmasıdır. O pankartta şöyle bir şey yazıyor. ”Sarayda ziyafet, kampüste sefalat” Bize bunu söylüyorlar. Siz sermayenin lokmasına göz dikerseniz eğer biz sizi tehdit edeceğiz, ailenize söyleyeceğiz. Biz de diyoruz ki biz mücadelemize kaldığı yerden devam edeceğiz. 18 yaşındaki bir kadını araçlarınıza bindirip tehditler edip bizleri yıldıramayacaksınız” şeklinde açıklama yaptı.