13.3 C
İstanbul
29 Kasım Cuma, 2024
spot_img

Gazi Direnişi’nde hayatını kaybedenler anıldı

Gazi ve Ümraniye’de katledilenler için anma yapıldı. Anmada yapılan açıklamada katillerin hala cezalandırılmadığına dikkat çekilerek “Koçgiri’de, Dersim’de, Maraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta, Gazi’de, 19 Aralık Hapishanelerinde, Gezi’de, Cizre’de, Sur’da, Suruç’ta, Ankara Garı’nda aynı katliam zihni Türkiye halklarına reva görüldü” denildi.

12 Mart Platformu, 12 Mart 1995’te Gazi Mahallesi’nde yaşanan katliamın 28. yıldönümüne ilişkin Gazi Cemevi önünde bir araya geldi. Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Kaldıraç polis engellemesine rağmen yürüyüşle cemevi önüne geldi. “Katil devlet” ve “devlet öldürdü” şeklindeki dövizlere polis tarafından el konuldu.

Yürüyüşte yaşamını yitirenlerin fotoğrafları ile “Gazi’den Ümraniye’ye adalet istiyoruz” yazılı pankart taşındı. Yaşamını yitirenlerin isimleri tek tek okundu. Ayrıca depremden etkilenen şehir isimleri de taşındı. Sık sık “Hükümet istifa” sloganı atıldı.

Platform adına basın açıklamasını Gazi Direnişi’nde katledilen Dilek Şimşek’in kardeşi Erkan Şimşek okudu.

Şimşek, kimliği belirsiz kişilerce kıraathane ve pastanelerin tarandığına işaret ederek, “Gazi halkı için bu tür saldırılar yeni değildi. Baskı terör hiçbir zaman eksik olmamıştı Gazi halkı üzerinde. Eli kanlı katillerin amacı halkı birbirine kırdırmak suretiyle Alevi-Sünni çatışması yaratmaktı. Ama Gazi halkı provokasyonu yaptıranı da nedenini de biliyordu. Amaç Gazi’de devrimci muhalefeti sindirmek ve tüm devrimci demokrat halka gözdağı vermekti” dedi.

“Katiller cezalandırılmadı”

Şimşek, 18 kişinin katledildiği ve yüzlerce kişinin de yaralandığını anımsatan Şimşek, şunları söyledi: “Günlerce ülkenin gündemine oturan direnişte basında çok net görüldüğü üzere vuranların kim olduğu belli olmasına rağmen, açılan göstermelik davada yargılanan katiller cezalandırılmadı. Sadece katil polislerden Adem Albayrak’a dört kişiyi öldürmekten üç buçuk yıl, Mehmet Gündoğdu’ya iki kişiyi öldürmekten bir yıl sekiz ay ceza verildi. Gazi’de yaşanan bu katliamdan dönemin Başbakanı Tansu Çiller, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Emniyet Genel Müdürü-istihbarat Daire Başkanı Hanife Avci, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Agar, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir ve bunların tetikçileri sorumludur ve cezalandırılmalıdır.”

Geçmiş dönemde farklı kentlerde yaşanan katliamlara değinen Şimşek, ülkenin şu an yoğun bir tecrit altında olduğunu vurguladı. Şimşek, Alevilere yönelik asimilasyon ve inkar politikalarının devam ettiğini işaret ederek, “Bu dayatmacı yaklaşımı reddediyoruz. Siyasal iktidar bir taraftan palyatif çözümler ürettiğini iddia ederken, diğer yandan AKD-Sultangazi Pir Sultan Abdal Cemevine yıkım kararı dayatmasında bulunmakta ve çeşitli bahanelerle yargılamalar sürmektedir” diye konuştu. “Katiller ellerini kollarını sallaya sallaya toplum için geziyor” diyen Şimşek, katliamın sorumlularının cezalandırılmasını istedi.

Şimşek açıklamanın devamında şunları söyledi:

“Koçgiri’de, Dersim’de, Maraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta, Gazi’de, 19 Aralık Hapishanelerinde, Gezi’de, Cizre’de, Sur’da, Suruç’ta, Ankara Garı’n ‘nda aynı katliam zihni Türkiye halklarına reva görüldü. Bugün ülke yoğun bir tecrit altında. KHK’lerle emektarlar işlerinden ayrıldı. Kayyum iradesi ile halkların iradesi yok sayıldı. Kadın cinayetleri %70 oranında arttı. Çocuk istismarı %90’lara vardı. İnanç diktası ve  asimilasyon cenderesinde tüm okullarda zorunlu din dersleri, her okula mescit yaklaşımı ile Alevilere ve inanç kimliklerine zulüm uygulanmaktadır. Basın, Cemevi ve kurum yöneticileri hukuksuzca tecrit edilmekte, siyasi soykırım operasyonları ile hukuksuzluk en derin bir şekilde yaşatılmaktadır. Basın cendereye alınmış, halkların haber alma hakları yok edilmek istenmektedir. Hukuk iktidarın denetiminde tiyatroya dönüştürülmüştür. Adil yargılanma talepleri karşılık bulmamaktadır. Adalet açlığımız gittikçe büyüyor.”

“Adalet herkes için kaçınılmazdır”

Alevilere yönelik siyasi iktidarın asimilasyon ve inkar politikaları devam ediyor. Özellikle Alevi kurumlarının Kültür Bakanlığına bağlı bir başkanlığa bağlamak isteyen kayyum zihniyetinin bu dayatmacı yaklaşımını reddediyoruz. Siyasal iktidar bir taraftan palyatif çözümler ürettiğini iddia ederken, diğer yandan AKD-Sultangazi Pir Sultan Abdal Cemevine yıkım kararı dayatmasında bulunmakta ve çeşitli bahanelerle yargılamalar sürmektedir. Son olarak; Sarıyer Armutlu Cemevinin başkanı ile Cemevi saymanımız tutuklanmıştır. Urfa’da iki çocuğu ve eşi dünyanın gözü önünde, AKP milletvekilinin korumaları ve yakınları tarafından öldürülen Emine Şenyaşar’ın Urfa adliyesinin önündeki hakikat ve adalet nöbeti 9 Mart tarihi itibarıyla üçüncü yılına girmiştir. Adalet herkes için kaçınılmazdır. Şenyaşar ailesinin adalet arayışını destekliyoruz.

“Bursaspor-Amedspor maçında yaşananları kabul etmiyor ve kınıyoruz”

Felaketler kaderimiz değildir. Maraş merkezli olarak gerçekleşen 7.7 büyüklüğündeki depremde Hatay, Malatya, Adıyaman, Diyarbakır, Kilis, Adana, Osmaniye, Gaziantep ve Urfa’da çok sayıda bina yıkıldı, maalesef yüz binin üzerinde insanımız hayatını kaybetti. Depremin vurduğu yerlerde yetersiz altyapı hizmetleri oluşan mağduriyeti arttırmaktadır. Açığa çıkan tablo her açıdan acı verici ve düşündürücüdür. Yaşanan bu yıkım bir kez daha göstermiştir ki; rant hırsıyla korunaksız-çarpık yapılaşmaya izin veren, binaları denetlemeyen ve deprem vergilerini amacı dışında kullanan siyasal iktidar yaşanan yıkımdan birinci derece sorumludur. İnsanı yaşatmayı esas almayan baskın zihniyetin ülkemiz ve halklarımız üzerinde süren vesayeti son bulmalı, bir daha böyle büyük acılar ve ihmaller yaşamamak için geleceğimizi birlikte inşa etmeliyiz. Depremin yarattığı yıkıma ek olarak coğrafyanın demografik yapısını değiştirmeye yönelik çalışmalara tanıklık ediyoruz. Bundan duyduğumuz kaygı ve rahatsızlığında bilinmesini istiyoruz. İktidar depremin hemen ardından bölgede arama-kurtarma çalışmalarına yoğunluk vermesi gerekirken, üçüncü günün sonunda depremden sağ kurtulan kimsesiz çocukları ve kadınları cemaat evlerine göndermenin telaşı içindeydi. Bizler biliyoruz ki; yüzlerce çocuk ve kadın siyasal iktidar eliyle cemaat ve tarikatlara teslim edildi. Bu önemli konunun da takipçisi olacağımızı buradan bir kez daha bütün kamuoyuna duyuruyoruz. Ayriyeten Bursaspor-Amedspor maçında tribünlerden yansıyan ırkçı-faşizan görüntüleri kabul etmiyor ve kınıyoruz.

Açıklamanın ardından kitle, Gazi Mezarlığına kadar yürüdü. Yürüyüşün ardından mezarlığa karanfil bırakıldı.

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN KASIM SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol