Dünyanın pek çok ülkesinde emekçiler eylem ve grevlerle haklarını talep ediyor.
Macaristan’da yargıçlardan Orban hükümetine karşı eylem
Macaristan’da binlerce yargıç ve mahkemelerde çalışanlar “yargının bağımsızlığı ve daha iyi ücret” için eylem düzenledi.
Başbakan Viktor Orban’ın gerici-faşist hükümetini protesto eden yargı çalışanları başkent Budapeşte’deki Adalet Bakanlığı önüne yürüdü. “Bağımsız yargı olmadan özgürlük olmaz!” yazılı pankartlar taşıyan eylemciler ifade özgürlüğü ve ücret talep etti.
Macar Yargıçlar Birliği (MABIE) tarafından düzenlenen protesto eylemine çok sayıda kişi de destek verdi. Avrupa ve Uluslararası Yargıçlar Birliği temsilcileri de eyleme katıldı.
Güney Afrika’da Gazze ile dayanışma eylemi
Cape Town Sea Point Promenade’de özgür bir Filistin için eylem düzenlendi. Eylem Filistin Dayanışma Kampanyası (PSC) tarafından örgütlendi. Eyleme Housing Assembly, Gift of the Givers, Equal Education, Women on Farms, Reclaim the City ve COSATU sendikası gibi örgütler de destek verdi ve ANC, EFF, PAC ve GOOD partilerinin temsilcileri de katıldı.
Eylemde “Siyonizm ırkçılıktır!”, “Apartheid İsrail için kırmızı kart!” yazılı pankartlar ve çok sayıda Filistin bayrağı taşındı. Filistin için Paten grubu, Filistinlilerin durumu hakkında farkındalık yaratmak amacıyla düzenli olarak toplantılar yapıyor.
Belçika’da demiryollarında hükümetin planlarına karşı grev
Belçika’da demiryollarında gerçekleşen grev nedeniyle tren seferleri ciddi şekilde aksadı. Ülkenin güneyindeki Wallonia bölgesinde perşembe günü neredeyse hiç tren çalışmadı. Trenler, zaman zaman grevciler tarafından durduruldu. Grev 28 Şubat Perşembe akşamına kadar sürdü.
Grev çağrısını üç küçük demiryolu sendikası yaptı. Sendikalar, hükümetin emeklilik yaşının yükseltilmesi, “esneklik” talep edilmesi ve demiryolu çalışanlarının yasal şirketi HR Rail’in lağvedilmesi planlarına karşı çıkıyor.
Hollanda, Rotterdam’da Hutchison Ports’un Delta II terminalinde grev
Hollanda’da Liman İşçileri Sendikası FNV Havens, Avrupa’daki tüm liman işçilerini grevle dayanışmaya çağırdı. Hutchison Ports’un Rotterdam’daki Delta II terminalinde bu ay birçok kez iş bırakma eylemi gerçekleştirildi.
Hollandalı sendika FNV Havens’in Avrupa’daki limanlara Hutchison Ports’un Rotterdam’daki Delta II terminalinden yönlendirilen gemileri boşaltıp doldurmayı reddetme çağrısı yapması, lojistik şirketleri işçilerinin sınır ötesi ‘dayanışma grevleri’ ihtimalini gündeme getirdi.
Grev, özellikle kıdem tazminatları ve lojistik şirketinin mali garanti vermemesi nedeniyle toplu iş sözleşmesi (CLA) görüşmelerinde anlaşmaya varılamaması üzerine başlatıldı.
ABD’de “Bilimimizi kurtarın” protestoları
ABD’deki bilim insanları “Bilimimizi kurtarın” sloganıyla bir “protesto günü” düzenleyerek hükümetin bilim kurumlarına sağladığı fonlarda büyük kesintiler yapmasını protesto etti. Weill Cornell Medicine, Columbia Üniversitesi, Albert Einstein Tıp Fakültesi, Rockefeller Üniversitesi, New York Üniversitesi ve New York Şehir Üniversitesi gibi önde gelen kurumlardan yüzlerce araştırma görevlisi New York’taki Washington Square Park’ta düzenlenen protestoya katıldı.
Çeşitli üniversitelerden ve Ulusal Sağlık Enstitülerinden yüzlerce tıp araştırmacısı da kesintileri protesto etmek üzere Washington D.C.’de sağlık otoritelerinin genel merkezi önünde toplandı.
Çarşamba günü Seattle’daki Washington Üniversitesi Genom Bilimleri Binası önünde düzenlenen mitinge de yüzlerce kişi katılmış, ülke genelindeki kurumların araştırma bütçelerinde büyük bir delik açacak olan yeni Ulusal Sağlık Enstitüsü yönergesine tepki göstermişti. 7 Mart’ta ülke çapında bir protesto günü düzenlenmesi planlanıyor.
İspanya Ligi’nde İsrail protestoları
LaLiga’da Osasuna, Alaves ve Sevilla takımlarının taraftarları “İsrail’e kırmızı kart göster” pankartı açarak soykırımcı siyonist rejimi protesto etti.
İspanya 1. Futbol Ligi’nde (LaLiga), Filistin topraklarının işgali, İsrail siyonizminin Gazze ve Batı Şeria’daki saldırılarına karşı başlayan gösteriler devam ediyor. Taraftarlar, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarından dolayı İsrail takımlarının tüm uluslararası sportif müsabakaların dışında tutulmasını talep ediyor. LaLiga’nın 24. haftasında 15 Şubat’ta oynanan Osasuna-Real Madrid maçında Osasunalı taraftarlar “İsrail’e kırmızı kart göster” pankartı açmıştı. Protestolar, Ligin 25. haftasında 22 Şubat’ta oynanan Alaves-Espanyol ve 24 Şubat’ta oynanan Sevilla-Mallorca maçlarında da sürdü. Alaves’in sahası olan Mendizorroza Stadı’nda Espanyol ile oynanan maç öncesi Alavesli taraftarlar, yaptıkları koreografide Filistin bayrağı açarak ellerinde tuttukları kırmızı kartonlarla kırmızı kart göstererek İsrail siyonizminin soykırımını protesto etti.
24 Şubat’ta Sevilla ile Mallorca maçının oynandığı Ramon Sanchez Pizjuan Stadı’nda da taraftar grubu “İsrail’e kırmızı kart göster” yazılı pankart ve Filistin bayrağı açtı.
İspanya stadyumlarında İsrail’e yönelik protestolar, uzun zamandır dünya genelinde birçok stadyumda da yaşanıyor. İskoçya’nın önde gelen iki futbol takımından biri olan yeşil beyaz renkleriyle Celtic Futbol Kulübü “Yeşil Tugaylar” (Green Brigade) taraftar grubu 30’dan fazla ülkede “İsrail’e Kırmızı Kart Göster” (Show Israel The Red Card) pankartları açılması için çalışmalar başlatmıştı. Çağrıya uyan farklı dil, ırk ve dine mensup taraftarlar tribünlerde İskoçya, İspanya, Şili, İtalya, Endonezya, Belçika gibi ülkede yapılan maçlarda İsrail’e kırmızı kart gösteren pankartların açılmasını sağlamıştı.
Almanya’da ulaşım sektöründe grevler
Almanya’da Birleşmiş Hizmet Sektörü Sendikasının (Ver.di) çağrısı ile ücretlerin yükseltilmesi ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talepleri için Berlin’de BVG şirketinde çalışanlar, 48 saatlik greve gitti. Grev nedeniyle otobüs, metro ve tramvay seferleri durma noktasına geldi, milyonlarca yolcu etkilendi. Sadece BVG adına taşeronlar tarafından işletilen birkaç otobüs hizmet verdi.
BVG, 16 bin çalışan için aylık 750 avro ek maaş artışı, yılda 13 maaş ödemesi, şoförler için 300 avro sürüş ödeneği ve vardiyalı çalışanlar için 200 avro ek ödeme talep ediyor. Sendika, BVG yönetiminin 2028 sonuna kadar 48 aylık süre zarfında ücretlere ortalama yüzde 17,6’lık artış teklifini kabul etmedi.
BVG ile sendika arasındaki ücret müzakerelerinde 48 saat süren uyarı grevine elektrik şebekesi, çöp toplama ve su şirketlerinde çalışanlar da katıldı.
Ver.di sendikası ile BVG arasında müzakereler sürerken, sendika federal hükümet ve ülke çapındaki belediyelerle de kamu sektöründe maaş artışı konusunda toplu sözleşme görüşmelerini sürdürüyor.
Almanya’da 2,5 milyondan fazla kamu sektörü çalışanını kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, şirketin ücret atışı taleplerini kabul etmemesi üzerinde tıkanınca Ver.di uyarı grevleri için çağrı yaptı. Çağrı üzerine Baden-Württemberg, Bremen, Aşağı Saksonya (Niedersachsen), Kuzey Ren-Vestfalya (NRW) ve Rheinland-Pfalz eyaletlerinde toplu taşıma çalışanları, 24 saatlik uyarı grevine gitti. Grevden dolayı toplu taşıma hizmetleri tamamen durdu. Belediye kreşleri ve okul sonrası bakım merkezleri, hastane çalışanları çöp toplama servisleri de greve çıktı. Ver.di, bu eyaletlerde yüzde 8’lik ücret artışı ve daha fazla izin günü talep ediyor. Ver.di ile federal hükümet ve yerel yönetimler arasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde yeni müzakereler mart ortasında yeniden başlayacak.
