Antep’te patronların sefalet ücreti dayatmasına karşı günlerdir tüm baskı ve yasaklamalara karşı direniş ateşini büyüten Başpınar Organize Sanayi Bölgesi (OSB) işçileriyle dayanışmak üzere, çok sayıda kişi Bakırköy’de bulunan Özgürlük Meydanında yan yana geldi. Başpınar direnişine öncülük eden BİRTEK-SEN’in çağrısıyla düzenlenen eylemde, “Başpınar işçisi yalnız değildir! Direne direne kazanacağız” pankartı açıldı. Eyleme, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, mücadeleci sendikalar, KESK, DİSK ve çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütü temsilcisi de katıldı.
Ozak: Konulan yasakları tanımıyoruz
DİSK/Gıda-İş Genel Başkanı Olcay Ozak, “Kendilerine dayatılan sefalet ücretini, insanlık dışı çalışma ve yaşam koşullarını kabul etmeyen Başpınar’daki işçi kardeşlerimize selam olsun” dedi. Başpınar işçilerine dayatılan sefalet ücretinin ülkedeki tüm işçi ve emekçilere dayatıldığına işaret eden Ozak, “Buna karşı Başpınar işçileri greve çıktılar ve direnişe başladılar. Onların bu grevini, direnişini engellemek üzere konulan yasakları tanımıyoruz” ifadelerini kullandı.
Fındık: Başpınar işçileriyle aynı kaderi paylaşıyoruz
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası MYK üyesi Ozan Fındık, Başpınar işçilerinin mücadelesiyle özel sektör öğretmenlerinin mücadelesinin benzerliklerine dikkat çekerek, her işkolunda patronların kurduğu cümlelerin aynı olduğunu söyledi. Fındık, “Başpınar’daki işçilerle aynı kaderi paylaştığımızın bilinciyle buradayız. Başpınar işçilerinin mücadelesi özel sektör öğretmenlerinin mücadelesinin bir parçasıdır, bugün ülkedeki emekçilerin mücadelesinin bir parçasıdır. Sonuna kadar yanındayız” dedi.
Kaya: Birlikte mücadele etmek zorundayız
Yapı Yol-İş MYK üyesi Barış Kaya, Antep işçisinin sendikasına, haklı mücadelesine ve taleplerine sahip çıktığını vurguladı. Sermayenin bir sınıf gibi hareket ettiğine işaret eden Kaya, “Bütün sektörlerdeki sendikalara çağrımız: Bizim karşımızda birleşen sermaye sınıfına karşı bir sınıf olarak örgütlenmek ve birlikte mücadele etmek zorundayız” dedi.
“Mücadelemiz tüm emekçilerin mücadelesidir”
BİRTEK-SEN İstanbul temsilcisi Çağdaş Çavuşoğlu, Başpınar OSB’de işçilerin yaklaşık 20 fabrikada sefalet ücreti dayatmasına karşı iş bıraktığını, bir kısım işçilerin taleplerini kazanarak işbaşı yaptığını, birçok fabrikada ise direnişin devam ettiğini ifade etti.
Başpınar işçilerinin çağrısını paylaşan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı: “Yüzde 30’luk sefalet zammına karşı direnişimiz sürüyor! İnsanca bir yaşam için mücadelemizden vazgeçmiyoruz! Başpınar’daki tüm işçileri örgütlenmeye ve birlikte hareket etmeye çağırıyoruz. Gücümüz birliğimizdedir! Tüm kamuoyunu bu haklı mücadelemize destek olmaya, insanca ücret direnişimize sahip çıkmaya çağırıyoruz. Çağrınızı aldık kardeşler! Biz de buradayız! Mücadelemiz yalnızca Antep’teki tekstil işçilerinin değil, tüm emekçilerin mücadelesidir!”
“Karın tokluğuna çalışmayı kabul etmiyoruz”
Bugün Antep için ses çıkarılmazsa yarın her fabrikada aynı sefaletin dayatılacağını vurgulayan Çavuşoğlu, bu yüzden mücadeleyi ve dayanışmayı büyütmek zorunda olduklarının altını çizdi. Kendi servetlerinden bir kuruş eksiltmeyen patronların o serveti yaratan işçilere açlık sınırında bir yaşam dayattığını vurgulayan Çavuşoğlu, “Başpınar işçisinin mücadelesi yalnızca bir ücret değil, aynı zamanda bir onur, haysiyet ve hürriyet mücadelesidir! Ve hepimizindir! Çalıştığımız iş yerlerinde köle muamelesi görmek istemiyoruz! Karın tokluğuna çalışmayı kabul etmiyoruz” dedi.
“Ekmek ve hürriyet taleplerimizden korkuyorlar”
“Bugün Antep’te sendikamız öncülüğünde verilen mücadele, yarın tüm işçilerin ortak zaferine dönüşecek! İşte ihracat rekorları kıran patronlar, ülkemizi sömürü cehennemine çevirmek isteyenler bu yüzden ekmek ve hürriyet taleplerimizden korkuyorlar, sendikal örgütlenmeden, işçilerin birliğinden korkuyorlar” diyen Çavuşoğlu, Antep Valiliği’nin yasaklama kararına işaret etti.
Metal işçilerinin, Erdoğan’ın imzaladığı grev yasağı kararını yırtıp çöpe attığını hatırlatan Çavuşoğlu, “Siz ne kadar işçilerin mücadelesi birleşmesin diye uğraşsanız da korksanız da, sömürü düzenini kamu düzeni diye korumaya çalışsanız da bu mücadeleler birleşecek! Yasaklarınızı çiğneyip geçenlerin yolundan başka işçiler yürüyecek! İşte Başpınar işçileri yürüyor” ifadelerini kullandı.
“En büyük gücümüz birliğimiz”
Sendikal yasaların patronlar lehine yazıldığı, işçilerin bir araya gelmesinin “suç” sayıldığı bu düzene ancak birlikte direnerek karşı koyulabileceğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Başta İstanbullu işçi ve emekçiler; ülkenin dört bir yanında grevi yasaklanan, sendikal hakları gasp edilen, güvencesiz işlere mahkum edilen işçi kardeşlerimiz! Emeğimizin, alın terimizin karşılığını almak ve sermayenin sömürü düzenine dur demek için tek çaremiz ve en büyük gücümüz mücadelemizdir, birliğimizdir! Başpınar işçileri yalnız değildir” dedi.
Eylem boyunca, “Başpınar işçisi yalnız değildir”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiçbirimiz”, “Yasaklar sizin, mücadele bizimdir”, “Başpınar işçisi direnişin simgesi” sloganları atıldı.