10.5 C
İstanbul
6 Mart Perşembe, 2025
spot_img

7 cephe savaşı: Bibi’nin şeytani düşleri – Fehim Taştekin

Arap rejimlerin çoğu Amerikalı efendilerini memnun etmek için direnişi itibarsızlaştırmaya ve kriminalize etmeye bir türlü doyamadı. İsrail’in saldırganlığını İran destekli direnişin körüklediği yönündeki aldatmaca ve miyopluğun kendilerini kurtaracağını sandılar. Direniş bir bariyerdi. Zayıfladığı ya da yıkıldığı an İsrail tankları özgürce yürümeye başladı.

Orta Doğu’daki Amerikan vasalı İsrail’in bütün tasmaları serbest bırakıldığında soykırımcı dizayn düşleri katman katman derinlere dalıyor.

İsrail’e olanlar hariç bütün dış yardımları kesen Trump’ın yönetiminin bonkörlüğü sayesinde cephaneliğini yeniden dolduran ve ilaveten 4 milyar dolarlık yıllık yardım paketine acilen kavuşan delilik peşinde. Sadece Gazze’de ateşkesin ikinci aşamasından kaçıp soykırım operasyonuna dönmek istemiyor. Aynı zamanda 7 cephede savaşa hazırlanıyor. Bunu Başbakan Benyamin Netanyahu 3 Mart’taki Knesset oturumunda açıkça söyledi: “Yedi cephede savaşın sonraki aşamalarına hazırlanıyoruz. Gazze’nin bir tehdit olmaktan çıkmasını sağlayana kadar durmayacağız.”

***

Soykırımı tamamlamak istediği Gazze yakın cephe.

Ateşkese rağmen çekilmeyi reddettiği 5 tepe Hizbullah’ın kâbusu olmak istediği yarı açık cephe. Lübnan’da Amerikan güvencesinde dilediği zaman öldürme yetkisi istiyor.

İşgali Golan’dan Kuneytra, Şam kırsalı ve Dera’nın batısında genişletip tampon bölge kurmayı hedeflediği güney Suriye yürüyen üçüncü cephe. Ayrıca Trump yönetimini “Yeni Suriye bölgelere ayrılacak” diye sık boğaz ediyor. Kürtler ve Dürzilere hamilik teklifiyle yaklaşıyor. Wall Street Journal gazetesine göre Tel Aviv yönetimi Dürzileri ayartmak için 1 milyar dolar harcama yapabilir.

Suriye’nin güneyini kontrol altında tutabilecek, Şam’a dayatmalarda bulunabilecek, tehdit saydığını vurabilecek, ülkenin güçlenmesini önleyecek konumda olmak istiyor. “Suriye artık benimdir” diyor.

Gazze ile dayanışan Yemen ve nükleer tesisleri hedefte olan İran belki müstakbel cepheler. Amerikan dahli olmadan üstesinden gelemeyeceği iki cephe…

Diğer iki cephe muhtemelen Gazze’nin kendi topraklarına sürülmesini reddeden Mısır ve Ürdün.

Bu iki ülke ile yaptıkları barış onlar için çok kıymetli. Güç denklemini yeniden kurma adına bu anlaşmaları yakmaya hazırlar mı?

Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi görevi bırakmadan birkaç gün önce Mısır’la ilgili suları köpürten bir açıklama yaptı. Mısır’ın askeri kapasitesindeki büyümeye atfen “Çok endişeliyiz. Şu anda bir tehdit olmadığını düşünüyoruz ancak bu bir anda değişebilir” dedi. Bu da Mısır’ı potansiyel cephe saydıklarını düşündürtüyor.

İsrail, Kahire-Tel Aviv anlaşması ve Hamas’la ateşkes anlaşmasına rağmen Mısır-Gazze arasındaki Philadelphi Koridoru’ndan çekilmeye yanaşmazken Mısır ordusu da Sina yarımadasını tahkim ediyor. Bu gelişmeler sürgün planıyla birlikte savaş senaryolarını tetikliyor.

Ürdün de Filistinlilerin sürülmesini savaş nedeni sayacağını duyurmuştu.

Amerikan ışığına bağlı olarak Netanyahu 7 yeri birden yakmaya akşamdan hazır.

***

Netanyahu için öncelikli görev hükümetini kurtarmak için Gazze’deki soykırımı tamamlamak! Yeni Genelkurmay Başkanı Korgeneral Eyal Zamir de Gazze’de mutlak zafer sözü vererek göreve başladı. Hesapsız savaşlar için biçilmiş bir komutan!

İsrail yönetimi ateşkesin 42 günlük birinci aşamasını 6 haftalığına uzatma konusunda Trump’ın özel elçisi Steve Witkoff’u ikna etti. Ardından insani yardım konvoylarının Gazze’ye girişini yasakladı. Aç ve açıkta kalmanın yükünü artırmak için elektriği de kesmeyi planlıyor. 2,3 milyon insanı tamamen nefessiz bırakıp etnik temizliğin koşullarını olgunlaştırmak istiyor. Arap Birliği başta olmak üzere uluslararası toplum yekûnen soykırıma bir bedel koymadığından işler giderek çirkinleşiyor.

7 Ekim’den bu yana soykırımı biçare pozisyonunda izledikten sonra Mısır ve Ürdün’ü de yutacak yeni gelişmeler karşısında Araplar harekete geçmek zorunda kaldı. Kahire’nin geliştirdiği alternatif Gazze planıyla bir karşı ağırlık oluşturmaya çalışıyorlar. 4 Mart’ta Kahire’de Olağanüstü Arap Zirvesi’nde bu plan onaylandı. ABD Başkanı Donald Trump, Gazze’yi Orta Doğu’nun Riviera’sı yapmak için Filistinlileri Mısır ve Ürdün’e sürme planını belki geri çeker diye hazırladılar. Gazze ile birlikte Mısır ve Ürdün’ü kurtarma planı.

91 sayfalık planda Filistinlilerin yerinden edilmesi fikri reddediliyor. Filistin halkının toprak, devlet, vatan ve kendi kaderini tayin hakkının devredilemez olduğu vurgulanıyor.

Kalıcı konutlar ve altyapı yeniden inşa edilinceye kadar ilk altı aylık dönemde Gazze’nin 7 farklı bölgesinde 1,2 milyon insanı barındıracak prefabrik konutların yapılması ve 360 bin kişiyi barındıracak az hasarlı 60 bin konutun onarılması öneriliyor. İkinci aşamada 2,8 milyon insanın barınabileceği 400 bin kalıcı konutun inşa edilmesi planlanıyor. 5 yıla yayılan yeniden inşa planı için 53 milyar dolar fon isteniyor. Bu rakam aynı zamanda İsrail’in yol açtığı zararı tekabül ediyor.

Plana göre Filistin Ulusal Yönetimi’nin Gazze Şeridi’ne dönmesinin önünü açacak şekilde 6 aylık bir süre için bağımsız teknokratlardan oluşan bir yönetim komitesi oluşturulacak. Mısır ve Ürdün, Gazze’de gönderilecek Filistin polisini eğitecek.

Filistin devletinin kurulmasına yönelik net bir takvim çerçevesinde Gazze ve Batı Şeria’da uluslararası barış gücünün konuşlandırılması önerisinin BM Güvenlik Konseyi’nde ele alınması isteniyor.

Silahlı oluşumların ancak Filistinlilerin haklarını garanti altına alan güvenilir bir siyasi süreçle sonlandırılabileceği belirtiliyor. Bir bakıma silahlı direniş hakkı teslim ediliyor.

Plan Hamas’ın silahsızlandırılması koşulunu karşılamıyor. Hamas planın başarısı için elinden geleni yapacağını duyururken “Hareketin silahsızlandırılması kırmızı çizgidir” dedi.

Planla ilgili Beyaz Saray’ın ilk yanıtı olumsuz. Trump’ın Gazze planının hala masada olduğu açıklandı. Washington reddetti ama acaba Trump Arapları blok halinde karşısına almamak için yeniden düşünür mü? Önceki gün Kongre’deki konuşmasında Orta Doğu Rivearası’na tekrar girmemesi iyiye işaret sayıldı ama İsrail’i dizginlemekle ne kadar ilgilendiği belirsiz. Planın ortak ve güçlü bir siyasi tutumla tahkim edilmesi gerekiyor.

***

Arap rejimlerin çoğu Amerikalı efendilerini memnun etmek için direnişi itibarsızlaştırmaya ve kriminalize etmeye bir türlü doyamadı. İsrail’in saldırganlığını İran destekli direnişin körüklediği yönündeki aldatmaca ve miyopluğun kendilerini kurtaracağını sandılar. Direniş bir bariyerdi. Zayıfladığı ya da yıkıldığı an İsrail tankları özgürce yürümeye başladı. İşgal Suriye’de derinlik kazanırken Mısır ve Ürdün de ellerindeki barış anlaşmalarının kendilerini koruyamadığını görmeye başladı.

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN ŞUBAT SAYISI ÇIKTIspot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 222. SAYISI ÇIKTI!spot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,950AboneAbone Ol