Notice: Array to string conversion in /home/runcloud/webapps/app-direnisteyiz29/wp-content/plugins/td-cloud-library/includes/tdb_functions.php on line 459
14 C
İstanbul
15 Kasım Cuma, 2024
spot_img

Zeydan, Demirtaş’ın koğuş mitinglerini anlattı: Milyonlar adına alkışlamak zor ve yorucu

Selahattin Demirtaş’ın “seçim mitinglerini” kaçırmayan koğuş arkadaşı Abdullah Zeydan, “Milyonlarca insan adına tezahürat yapmak, alkışlamak zor ve yorucu oluyor. Esprili, etkili söylemleri gülümsetiyor, güç katıyor, bütün yorgunluğumu alıyor” dedi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan, HDP’li vekillere yönelik 4 Kasım 2016 operasyonunda tutuklandı. Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’ne götürülen Zeydan, bir süre yalnız kaldıktan sonra Selahattin Demirtaş ile birlikte aynı koğuşta kalmaya başladı. 8 yıl 1 ay 15 günlük hapis cezası İstinaf Mahkemesi tarafından onaylanan Zeydan, bugünlerde HDP’nin cumhurbaşkanı adayı olan Demirtaş’ın kampanya sürecindeki temas kurabildiği tek seçmeni. Demirtaş’ın resmi adaylık açıklaması sonrası Mezopotamya Ajansı’na verdiği röportajında “Hücrede miting yapsam en fazla 1 kişi katılabiliyor” diyerek kastettiği Zeydan, avukatları aracılığıyla Mezopotamya Ajansı’nın (MA) sorularını yanıtladı. Zeydan, sorulara verdiği yanıtla birlikte ilk kez yayımlanacak bir fotoğrafını da gönderdi.
Uzun süredir cezaevindesiniz ve tutukluluğunuzdan bu yana Türkiye’de birçok önemli gelişme yaşandı. Cezaevinden dışarıdaki bu gelişmeleri nasıl okuyorsunuz, içeriden nasıl bir Türkiye görüyorsunuz?
Milyonlarca oyla seçilen insanları rehin almak halkın iradesine karşı gerçekleştirilen bir darbeydi. Dünyanın hiçbir yerinde darbeden sonra halkın yaşam ve refah düzeyi yükselmemiştir. Bizleri medya gücü ve hukuksuz yargı kararlarıyla adeta düşmanlaştırarak tüm sorunların kaynağı gibi göstermeye çalışan AKP, bu süreçte ülkemizi bir enkaza çevirmiştir. Başta Kürt sorunu olmak üzere toplumsal sorunların çözümüne yönelik tek bir adım dahi atmamıştır. Aksine Kürt kimliğine, değerlerine, kazanımlarına her yerde acımasızca saldırmış ve yok etmeye çalışmıştır. Acılar, gözyaşları katmerleşmiş; kadına, gençliğe, yaşam tarzına, emeğe, doğaya, demokrasiye, birlikte yaşama saldırı daha da artmıştır. Yoksul Anadolu çocukları kardeş kavgasında ölürken, Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın çocukları ve yakınları Man ve Malta’da dolarlarına dolar katmaya devam etmişlerdir. Tek bir adamın hırsı, kibri için insanlarımız tarifsiz acılar yaşamıştır. Tabii ki insan olarak ülkemizin bu duruma düşmesine çok üzülüyoruz. Fakat Türkiye toplumu çaresiz değildir. Zulmün, adaletsizliğin, yolsuzluğun, talanın tavan yaptığı bu siyasi iktidara dur diyecektir. Güçlüyüz, umutluyuz, haklıyız. Tüm kimliklerin, inançların özgür bir şekilde, ortak vatanda birlikte yaşayacağı yeni bir dönemi Türkiye halkları ile birlikte gerçekleştireceğiz.
HDP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş ile aynı koğuşu paylaşıyorsunuz. Demirtaş ile koğuş arkadaşlığınız nasıl geçiyor?
Çok mütevazı, fedakâr, samimi, yüreği sevgi dolu, arkadaşlarına sabır ve huzur veren bir insanla aynı yerde olmak benim açımdan büyük şans ve onurdur. Birikim ve tecrübelerinden her an yeni yeni şeyler öğreniyorum. Milyonlarca insanın umudu olan bir insana yoldaş olmak da ayrıca bir sorumluluktur. Birbirimize gözümüz gibi bakıyoruz dersem yerinde olur. Ruhen ve vicdanen çok iyi durumdayız. Ülkemize uzun yıllar hizmet edecek bir insanı moralli, sağlıklı, dirençli ve güçlü bir şekilde Türkiye toplumu ile kucaklaştırmanın huzurunu yaşıyorum.
Türkü dinlemeyi çok severim. Zindanda en çok bunun için zorlanabileceğimi düşünüyordum. Türkçe türküleri bir şekilde radyo ve TV’den dinleyebiliyorsunuz. Fakat Kürtçe şarkı ve türküleri dinleme imkânım asla olmayacağını biliyordum. Allah’ın sevgili kuluymuşum ki, Selahattin başkanla aynı hücreye düştük. Yüzlerce Kürtçe-Türkçe türkü ve şarkı söylüyor, halkımızla gönül bağımızı koruyoruz. Şu ana kadar 12 söz yazıp beste yaptı. Hepsi birbirinden güzel şarkılar ve türküler, çok yakında dışarıda kendisinden dinleyince bana hak vereceksiniz.
Demirtaş, cumhurbaşkanı adayı olacağını sizinle ilk ne zaman paylaştı? Nasıl gelişti bu süreç?
Eş Genel Başkanlığı bıraktığı zaman partimizin ve halkımızın ihtiyaç duyduğu her an her göreve hazır olduğunu belirtmişti. Bugüne kadar tüm Türkiye’den, yurtdışından, zindanlardan binlerce mektup aldı. Hepsinin ortak önerisi, isteği Cumhurbaşkanlığı seçiminde sorumluluk alması yönündeydi. Halklarımızın yoğun taleplerini değerlendiren parti yönetimi, kendi isteklerinin de bu yönde olduğunu belirtip adaylık teklifinde bulundu. Burada her şeyi, her ihtimali konuşup değerlendiriyoruz. Tarihe not düşülecek günler geçirdik, geçiriyoruz. Bazı arkadaşlarımız milletvekili adaylığı teklifi ile geldiler. Milletvekili seçilip tekrar dokunulmazlık alır, hemen tahliye olursunuz önerilerine karşılık, ‘Önemli olan benim tek başıma özgür olmam değil, ezilen haklarımızın özgürlüğüdür. Haklarımızın ve partimizin benim Cumhurbaşkanı adaylığına ihtiyacı var. Cumhurbaşkanı adayı olacağım, hem bizler hem de halklar özgür olacak’ deyip son noktayı koydu.
 Cezaevi yönetiminin ve gardiyanların Demirtaş’a ve size yönelik tutumları nasıl?
Her zaman saygılı tutumları oldu.
Demirtaş, adaylığı kesinleşmesinin ardından sizi kastederek, “Hücrede miting yapsam en fazla 1 kişi katılabiliyor” dedi. Demirtaş’ın tek kişilik mitingleri nasıl geçiyor. Mitingler karşısında sizin için “kısa devre yapabilme” ihtimalinizden bahsetti. 
Selahattin başkan dediğim gibi çok mütevazı bir kişiliğe sahip. Aslında ilk rehin alınmamızdan önce halkımıza karşı gerçekleştirilen saldırılar ve IŞİD ortaklığı bende kısa devre yapıyordu. Şalter bazen atıyordu. Bu 18 aylık süreçte Selahattin başkanla, büyük gayret ve emekle düzeldi çok şükür.  Milyonlarca insan adına tezahürat yapmak, alkışlamak zor ve yorucu oluyor. Her mitingde aynı şeyleri duymuyorum. Ayrıca esprili, etkili söylemleri gülümsetiyor, güç katıyor, bütün yorgunluğumu alıyor.
 Mitinglerinde en çok hangi vaadi ilginizi çekti?
Herkes için mutlu, huzurlu, onurlu, özgür bir yaşam ve gelecek vaadi; “Bunu ben değil bizler beraber yapacağız” söylemi etkili.
Televizyondan takip ettiğiniz kadarıyla Demirtaş’ın rakiplerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tüm cumhurbaşkanı adayları toplumda karşılığı olan, yurttaşlarımızın farklı kesimlerinin az ya da çok desteklediği insanlardır. Her birinin söyleminin toplumda bir karşılığı şüphesiz vardır. Sayın Demirtaş’ın adaylığı standartları çok yükseltti. Bilgisi, birikimi, herkesi kucaklayan samimi ve ılımlı dili çok üst düzeyde. Bazen rakiplerini izlerken, Türkiye toplumunun Demirtaş’ın cumhurbaşkanlığına ne kadar çok ihtiyacı olduğunu görebiliyorum.
Seçime fazla bir zaman kalmadı, HDP nasıl bir sonuç alır?
Türkiye’deki tüm kimliklerin, inançların, kültürlerin içinde yer aldığı; yetkin, dürüst, dirençli ve yaklaşık yarısı kadınlardan oluşan 600 yürekli aday gösterdi HDP. Türkiye toplumunu bu kadar kucaklayan başka bir aday listesi yoktur. Türkiye’yi layığıyla yönetebilecek kadrolara sahibiz. Demokrasiye, birlikte özgür yaşama inanan haklarımızla iktidara doğru adım adım yürüyoruz.
MA / Hayri Demir

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN KASIM SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol