-0.6 C
İstanbul
21 Şubat Cuma, 2025
spot_img

Van’da kayyım protestosu: “Her kayyım hırsız olarak tarihe geçecek”

Van'da kayyım protestoları sürüyor. Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan, “Copla, gaz bombalarıyla halkın iradesini zapt edemezsiniz” dedi. DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar da "Türkiye’ye tarihi bir fırsat penceresi açıldı. Bu fırsat, Sayın Öcalan’dır" diye konuştu.

DEM Parti yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasının ardından kentte başlayan protestolar devam ediyor. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekilleri, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) MYK Üyesi Orhan Çelebi ile çok sayıda siyasi parti temsilcisinin yanı sıra yüzlerce kişinin katılımıyla Feqîyê Teyran Parkı’nda açıklama yapmak üzere bir araya geldi. Açıklama öncesi yüzlerce kişi ‘Van halkı burada kayyım nerede?”, “Hırsız kayyım Kürdistan defol” ve “Kayyım talan e berxwedan jiyan e” sloganları attı.

Zeydan: Her kayyım hırsız olarak tarihe geçecek

İlk olarak konuşan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan, Van halkının hukuka ve adalete saldıranlara günlerdir tarihi bir cevap verdiğini dile getirerek, son dönemdeki tecrit, baskılar, zulüm, adaletsizlik ve belediyelerdeki kayıp gaspı uygulamalarına karşı 31 Mart seçimlerinin tarihi bir yanıt olduğunu belirtti. Zeydan, “Bu mevcut kayyum yönetimi, halkın iradesine yeniden göz koyma çabası içinde. Ancak unutsunlar, halkımız buna asla izin vermeyecek. Her kayyım, halkın iradesini çalan hırsız olarak tarihe geçecek” dedi.

’10 bin kolluk kuvvetiyle gelip halkın iradesini gasp edemezsiniz’

Mevcut kayyım zihniyetinin halkın iradesini yok sayarak, yeniden yolsuzluk düzenini kurmayı hedeflediğine dikkat çeken Zeydan, “Yolsuzluk düzenini devam ettirmek ve daha da büyük bir utanç yaşatmak istiyor. Ancak biz buradan söz veriyoruz, kayyımların ve hırsızların sonu geldi. Siz, 10 bin kolluk kuvvetiyle gelip, copla, gaz bombalarıyla halkın iradesini zapt edemezsiniz. Eğer gerçekten doğru iş yaptığınızı savunuyorsanız, vali ceketini çıkarın, cesaretiniz varsa gelin aday olun. Ama biliyoruz ki, cesaretiniz yok. Tarihte halkın iradesini çalanlar, bu halkı ezenler tarihin çöplüğüne gitti. Siz de oraya gireceksiniz. Bu halk dimdik ayakta kalacak. Bu onurlu halk, bu saldırılara ve işkencelere rağmen gurur duyuyor. Siz kayyımlar ve hırsızlar gidecek, Van halkı kazanmaya devam edecek. Biz halkımızın iradesine sonuna kadar sahip çıkacağız” ifadelerini kullandı.

Kurt: Bu halk sizi istemiyor

DEM Parti İl Eşbaşkanı Gülşen Kurt, kayyımın Van halkının tokadını 31 Mart seçimlerinde yediğine dikkat çekti. Gülşen Kurt, “31 Mart’ta gerçekleştirdiğimiz yerel seçimlerde, halkımız sandığa giderek bu düzeni, bu iktidarın çürümüş politikalarını istemediğini en demokratik şekilde, seçme ve seçilme hakkını kullanarak göstermiştir. Bu halk sizi istemiyor, bu halk sizin politikalarınızı istemiyor. Bizler buradan AKP’ye sesleniyoruz: 22 yıllık politikalarınız, bu halkı ötekileştirmekten, tutuklamaktan, gözaltına almaktan, yoksulluğa ve işsizliğe mahkum etmekten başka bir şey yapmadı” dedi.

Çelebi: Bu halk yine aynı iradeyi ortaya koyacak

ESP MYK üyesi Orhan Çelebi ise Van halkının iradesini selamlayarak sözlerine başladı. Çelebi, “Demokrasiden, hukuktan ve halkların kardeşliğinden bahsedenler, 20 milyon insanın iradesini yok sayıyor ama biz biliyoruz ki bu halk, defalarca iradesine sahip çıktı ve belediyelere kendi seçtiklerini gönderdi. Seçim olduğunda da yine aynı iradeyi ortaya koyacaktır” diye konuştu.

Uçar: Eğer DEM partiliyseniz her an gözaltına alınabilirsiniz

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar ise Tatvan Belediye Eşbaşkanı Mümin Erol’un gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Çiğdem Kılıçgün Uçar, “Eğer Kürt’seniz, demokratik siyasette ısrar ediyorsanız ve DEM Partiliyseniz her an gözaltına alınabilirsiniz. Van halkı eşbaşkanlarına nasıl sahip çıktıysa, Tatvan’da da aynı direniş sürecektir. Gözaltına alınan zihniyete buradan bir kez daha sesleniyoruz: Halkımız günlerdir sokaklarda, birçok arkadaşımız hâlâ gözaltında. Gazetecilerimiz ve belediyelerini korumak için nöbet tutan yurttaşlarımız hedef alınıyor. Dünyanın neresinde hırsıza karşı durmak suç olmuştur” dedi.

‘Kayyım hırsızlıktır’

Kayyım atamalarının halkın iradesini gasp etmek olduğunu vurgulayan Çiğdem Kılıçgün Uçar, şöyle konuştu:

“Evet, kayyım hırsızlıktır. O koltuğa bir hırsız olarak oturmuştur, ancak ona karşı duranlar yargı eliyle cezalandırılmaktadır. Bunu kabul etmiyoruz. Abdullah Zeydan’a verilen ceza bunun en açık örneğidir. Van halkı, Zeydan’ı en yüksek oyla belediye eşbaşkanı olarak seçmiştir. Ancak iktidar hukuku çiğneyerek halkın iradesini gasp etmeye devam ediyor. Son 11 ayda 11 kayyım, son 10 yılda ise 150 kayyım atadınız. Kadınların özgürlüğünden, Kürt halkının değerlerinden, emekçilerin cebinden, gençlerin geleceğinden çaldınız. Peki, kayyımlarla Türkiye’de siyasi kriz çözüldü mü? Ekonomik kriz sona erdi mi? Irkçılık son buldu mu? Tam tersine, kayyım rejimi, Türkiye’de halkların ve demokrasinin önündeki en büyük engel olmuştur. Ancak artık kayyımlar, AKP iktidarının ömrünü uzatamayacak.”

‘Kolluk güçleri ‘sizi öldürmeye geldik’ dedi’

Kayyım atandığı gün belediyeye giren kolluk kuvvetlerinin halkı tehdit ettiğini belirten Çiğdem Kılıçgün Uçar, “O gün belediyeye giren bir grup kolluk gücü, içeridekilere ‘Sizi öldürmeye geldik’ dedi. İçişleri Bakanlığı’na soruyoruz: Bu kişiler sizin görevlendirdiğiniz insanlar mı? Yine aynı şekilde, ‘Türkün gücünü göreceksiniz’ ifadeleri kullanıldı. Bu ne anlama geliyor? Türkiye’nin gücü neden demokraside, barışta ve çözümde değil de şiddet ve baskıda gösteriliyor?” diye sordu.

‘Tarihi fırsat sayın Öcalandır’

Çiğdem Kılıçgün Uçar, Türkiye’de demokrasinin hayat bulması için bir fırsat penceresi olduğunu belirterek, “Bu fırsat, Sayın Öcalan’dır. Bu fırsat Kürt sorunun demokratik çözümünü yapacak bu fırsat herkesin eşit yurttaş olarak yaşama ihtimalini barındırıyor. Alevilerin, kadınların, gençlerin eşit ve özgür yaşama iradesini taşıyor. Ortadoğu’da bize tek seçenek olarak dayatılan savaşın karşısında ise güçlü bir barış iradesi var. Bu fırsatı yaratan Sayın Abdullah Öcalan’a buradan binlerce kez selam olsun. Bu ülkenin ihtiyacı savaş değil, barıştır. Türkiye’nin, Ortadoğu’da demokrasi adına örnek bir ülke olması için Sayın Öcalan’ın yürüttüğü tartışmalar ve barış iradesi önemlidir. Bu iradenin ortaya çıkması artık kaçınılmazdır” ifadelerini kullandı.

‘Mücadele devam edecek’

Çiğdem Kılıçgün Uçar, Türkiye’nin Kürt halkına karşı tarihsel bir borcu olduğunu vurgulayarak, “100 yıllık iktidarlar ve devlet, Kürt halkına kimliğinin tanınması ve özgürlüğü için borçludur. Biz kimsenin hakkından bir şey istemiyoruz, sadece bizden çalınanı geri istiyoruz. Kayyımların ve baskıcı rejimin karşısında demokrasiyi savunuyoruz. Kürt halkının mücadelesi devam edecek. Ne mutlu bize ki halkımız, çöktürme planlarına, baskılara ve kayyım darbesine rağmen sokakları terk etmedi, iradesini yalnız bırakmadı. Belediye eş başkanlarımızın etrafında kenetlenerek demokrasi mücadelesini sürdürdü. Bizler de geri adım atmayacağız. Belediyeler bizimdir, bu coğrafya bizimdir, bu ülke hepimizin ortak yaşam alanıdır. Hiç kimsenin buna engel olmasına izin vermeyeceğiz” diyerek konuşmasını tamamladı.

KaynakMA

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN ŞUBAT SAYISI ÇIKTIspot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 222. SAYISI ÇIKTI!spot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,950AboneAbone Ol