Düşük ücret ve kötü çalışma koşullarına karşı sendikalaştıkları için işten atılan ve direnişe geçen Termokar işçileri, kararlı olduklarını söylüyor.
Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Termokar Isıtma, Soğutma ve Klima Sistemleri fabrikasında patronun başka bir bölgede açtığı işyerine geçmeyi kabul etmediği gerekçesiyle işten atılan Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin kapı önündeki direnişi sürüyor. Düşük ücret ve kötü çalışma koşullarına karşı sendikalaştıklarını söyleyen işçiler, “Bütün isteğimiz hakkımız olanı almak ve işimize geri dönmek. Mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” dedi.
5 yıldır Termokar’da çalışan işçilerden Halil İbrahim Sarı, “İşveren başka bir firma açması nedeniyle bizi göndermek istedi, biz de gitmeyeceğimizi belirttik. İşten çıkarmak için baskı uyguladılar ve çıkardılar. Yaklaşık 34 gündür de direnişimiz sürüyor. Burada sınıf dayanışmasının güzel örneklerini görüyoruz” dedi.
Sendikalaşma çalışmasına öncülük ettikleri için işten atıldıklarını belirten Sarı, “İşveren haksız, hukuksuz bir şekilde Anayasa’yı da çiğneyerek bizi kapı önüne koydu. Daha önce de hamile ve engelli arkadaşlarımızı da çıkardı. 5 yıl içinde 120’ye yakın arkadaşımız atıldı” diye konuştu.
Ücretlerin az, yemeklerin sorunlu ve haksız işten atmalar olduğu için sendikalaştıklarını söyleyen Sarı, “Ailemizin, çocuğumuzun geleceği için örgütlenmeye gittik. Evimize bir ekmek daha fazla götürmek amacımız” dedi.
“Çalışma koşulları ağır”
8 yıldır çalışan Gökmen Ergel de “Kurban Bayramı’na işsiz girdim. Gerekçe de içeride arkadaşlara sendikaya üye olmaları için baskı yapıyormuşum. Önce 10 ay ücretsiz izne çıkarıldım, döndüm 1 yıl çalıştım sonra yeniden işten atıldım” diye konuştu.
Usta olarak çalışan Ergel, fabrikada asgari ücret ile çalışıldığını ancak ustaların daha fazla alması gerekirken kendisine bilerek düşük ücret verdiklerini ifade etti. Ergel, “Mobbing de çok fazlaydı. Çalışma koşulları ağır, 12 saat çalıştırıyor. Sabah 06.00’da başlıyorsun, gece 22.00’ye kadar fazla mesai yaptırıyorlar. Evine gidene kadar 23.30 oluyor. Bazen mesai konusunda zorlama da yapıyorlardı” dedi.
“Bütün isteğimiz hakkımızı almak”
“Geçim zor, 1 aydır da zorluklar çekiyoruz” diyen Ergel şöyle devam etti: “Çocukların ihtiyaçları var. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bütün isteğimiz hakkımız olanı almak. 14 yaşındaki çocuğum ‘Sonuna kadar diren, hakkını al’ diyor. Bugün gelecekti ama imkan olmadığı için gelemedi. Çocuğumla pankart hazırladık hatta. Eşim de çalışmıyor. Eve giren maaş yok.”
Bir yandan hukuki sürecin de devam ettiğini belirten Ergel, kararlı olduklarını vurgulayarak, “İşimize geri dönmek istiyoruz. Mücadelemizden hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz” dedi.
“Birleşmekten başka şansımız yok”
Volkan Domaç da haksız bir şekilde işten atıldığını belirterek 24 Haziran’dan bu yana direnişte olduklarını hatırlattı. Domaç, “İçerde hukuksuzluk var. Yemekler kötü, çalışma şartları ağır, pandemide bile çalışma şartları iyi değildi. Biz de hakkımızı savunduk ve kapının önüne koyulduk” dedi.
Sendikal hakları ve daha iyi çalışma koşulları için direnişte olan işçilere de selam gönderen Domaç, “Bizim birleşmekten başka şansımız yok. Birleşeceğiz ki sermaye karşısında, patron karşısında dimdik duracağız” diye konuştu.
Abdülkerim Vural da “4 yılı aşkın örgütlenmeye çalışıyorduk. Bu süreç içinde bazı arkadaşları işten çıkardılar. Ekmeğimizden ettiler. Biz geri dönüp çalışmak istiyoruz” dedi.