Suruç Katliamı’nda yaşamını yitirenler İstanbul’da anıldı: Hiçbir düş yarım kalmayacak
Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç Katliamı’nın 7 yılında, İstanbul’da Halitağa Caddesi’nde basın açıklaması düzenledi. Açıklamanın ardından Kadıköy sokaklarında sloganlar atarak yürümek isteyen kitleye polis saldırdı, çok sayıda kişi darbedilerek gözaltına alındı.
Suruç Katliamı’nda hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının yer aldığı anmada “Kalplerimiz adalet için atsın” yazılı pankartın yanı sıra Çerkes bayrağı, LGBTİ bayrağı ve Suruç’ta yaşamını yitiren Koray Çapoğlu ile özdeşleşen Trabzonspor forması açıldı.
Anmaya Suruç aileleri, Cumartesi Anneleri, HDP Milletvekili Züleyha Gülüm, HDP İstanbul İl Eş Başkanı İlknur Birol, ESP Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş ve çok sayıda siyasi parti temsilcisi katıldı.
Eylemde sık sık “Suruç için adalet, herkes için adalet”, “Suruç’u unutma, unutturma”, “Suruç’un hesabı sorulacak” sloganları atıldı.
“Biz katilleri tanıyor ve biliyoruz, resmi olarak kabul edilmesini istiyoruz”
Suruç Aileleri İnisiyatifi adına söz alan Emrah Topaloğlu, 7 yıl önce katliamın nasıl gerçekleştiğini ve yürüttükleri adalet mücadelesini hatırlattı.
7 yıldır bu topraklarda yaşanan tüm katliamlar ve adaletsizlikler için adalet mücadelesi verdiklerinin altını çizen Topaloğlu, “Sorumlular yargılansın talebimiz 7 yıl geçmesine rağmen kabul edilmedi. Ailelerimizin, avukatlarımızın talepleri reddedildi. Biz katilleri tanıyor ve biliyoruz, resmi olarak kabul edilmesini istiyoruz” dedi.
Hiçbir düş yarım kalmayacak
Basın metnini Suruç’ta yaralanan Koray Türkay okudu. Türkay, şunları dile getirdi:
“7 yıllık adalet mücadelemizin konusu olan taleplerimizi buradan bir kez daha duyuruyoruz:
- Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu acılarımızı siyasi malzeme yapmaktan vazgeçsin. Katliam siyasetinin doruklarını yaşadığımız 7 Haziran-1 Kasım arasında nelerin yaşandığını anlatsın.
- Görevi ihmal etmekten hüküm giyen polis memuru Ahmet Oğuz Davarcı’nın işaret ettiği amirleri hakkında soruşturma açılsın.
- Kırmızı bültenle arandığı dönemde Ankara’da 5 yıldızlı otelde MİT görevlileriyle görüşen İlhami Bali’nin neden yakalanmadığı açıklansın.
- Mahkeme salonlarında ‘Adil yargılama istiyoruz’ dedikleri için haklarında soruşturma açılan avukat, yaralı ve ailelerimiz hakkında açılan soruşturmalar iptal edilsin.
- Canlı bomba Abdurrahman Alagöz’e katliamı yapmadan önce kimlerin yardım ettiği ve Amara Kültür Merkezi’ne nasıl geldiği araştırılsın.
- Birbiriyle bağlantılı olan Diyarbakır, Ankara ve Suruç katliamları başta olmak üzere İŞİD katliamları dosyaları birleştirilsin.
Başta bu taleplerimiz olmak üzere Suruç katliamı davasında yaşanan hukuksuzluklar giderilene kadar adalet mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Hiçbir düş yarım kalmayacak.”
Yürüyüş sırasında polis saldırısı
Basın açıklamasının ardından Süreyya Operası önüne yürümek isteyen kitleye polis saldırdı. Polis saldırısıyla aralarında Direnişteyiz.org muhabirinin de bulunduğu 106 kişi darbedilerek gözaltına alındı. Polis saldırısı ve gözaltılara rağmen kitle kararlı bir şekilde Kadıköy sokaklarında “Suruç’un hesabı sorulacak” sloganlarıyla yürüdü.
Suruç Katliamı’nın 7. yılında 33 Düş Yolcusu İzmir Alsancak’ta anıldı
Suruç katliamının 7’inci yılında gençlik örgütleri İzmir Alsancak’ta toplandı. Açıklamanın ardından Gündoğdu Meydanı’na doğru yürüyüşe geçen kitleye polis saldırdı. Saldırılara rağmen yürüyüşlerine devam eden kitle İzmir Barosu önünde açıklama yaptı.
İzmir’de gençlik örgütlerinin çağrısıyla akşam saatlerinde Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde toplanan kitle “Suruç için adalet herkes için adalet” pankartını açarak açıklama yaptı.
“Katil IŞİD, işbirlikçi AKP”, “Hiçbir düş yarım kalmayacak”, “Suruç’u unutma, unutturma”, “Amed, Suruç, Ankara hesap sormaya” sloganlarının atıldığı eylemde, katliamda ölümsüzleşen 33 düş yolcusunun fotoğrafları taşındı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi milletvekilleri Musa Piroğlu, Murat Çepni ve Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Genel Sekreteri Coşkun Üsterci de katıldı.
“33’lere sözümüz özgürlük mücadelesini mutlaka yükselteceğiz”
Suruç’ta katledilenler anısına saygı duruşunun ardından söz alan HDP Milletvekili Murat Çepni, Rojava devriminde ölümsüzleşenleri andı. Halkların düşmanlaştırılmaya çalışıldığı Ortadoğu’da kadın özgürlükçü, ekolojist birlikte yaşamı kurmanın adının Rojava devrimi olduğunu söyleyen Çepni, “33 düş yolcusu da devrimle bağı kurmak, Kobanê’de yıkılmış bir kenti kurmaya gidiyordu. Ama tüm dünyanın ve Türkiye hükümetinin desteklediği IŞİD barbarlığının saldırısına maruz kaldılar. En değerlilerimizi aldılar. Ama onların ektiği tohumlar her geçen gün büyüyor. Bu mücadele sokaklarda yükselecek, bu mücadele gerçek demokrasiyi, barışı getirecek. 33’lere sözümüz özgürlük mücadelesini mutlaka yükselteceğiz” dedi.
“Gençliğin 33’lere sözü düşü gerçek kılmaktır”
Gençlik örgütleri adına ortak açıklamayı Rozana Urkun okudu. İşçilere ve emekçilere, gençlere, kadınlara, LGBTİ+’lara sömürüyü, işgali, katliamları, sefaleti reva gören düzene karşı Anadolu ve Kürdistan halkları arasında köprü olmaya giden sosyalist gençlerin Suruç’ta katliam saldırısına uğradığını hatırlatan Urkun, 33 düş yolcusunun burada ölümsüzleştiğini söyledi.
“Adalet bizim ellerimizdedir, ancak mücadele ile tesis edilecektir”
7 yıldır sürdürdükleri mücadelede adalet çağrısını adaletsizliğe uğrayanlara yaptıklarını söyleyen Urkun, “İşçiye, emekçiye, kadına, LGBTİ+’ya, Kürt’e, Alevi’ye… Bu çağrıyı tüm ezilenlere yapıyoruz. Adalet mahkeme salonlarında vuku bulamaz, adalet bizim ellerimizdedir, ancak mücadele ile tesis edilecektir. Bu bilinçle herkesi katliamların hesabını sormaya, sokağa çağırıyoruz” diye konuştu.
Gündoğdu Meydanı’na yüründü
Açıklama sonrası Gündoğdu Meydanı’na yürümek isteyen kitleye polis izin vermeyeceğini söyledi. Fakat kitle kararlı bir tutum sergileyerek yürüyüş başlattı. Kitleye biber gazı ve plastik mermilerle saldıran polis çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Polis saldırısında uygulanan işkenceye halk tepki gösterdi.
Polis saldırısının ardından Gündoğdu Meydanı’nda toplanan kitle burada açıklama yaptı. Kitleye yönelik ikinci saldırı Gündoğdu Meydanı’nda yaşandı. TOMA ile yapılan saldırının ardından kitle sloganlarla atarak İzmir Barosu’na yürüdü.
Baro önünde açıklama
Baro önünde konuşan HDP Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, İzmir’in yanı sıra İstanbul ve Ankara’da da polis saldırısı yaşandığını hatırlattı, saldırıların İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun emriyle gerçekleştirildiğini söyledi. 10 Ekim ve Suruç katliamlarında IŞİD çetesini engellemeyen polisin, gaz sıkarak yaralıların ölmesine neden olduğunu hatırlatan Koçyiğit, “IŞİD karanlığı da, AKP de, Süleyman Soylu da gidecek. Hepiniz yargılanacaksınız” dedi.