İstanbul Kadıköy’de İBB’ye ait bir hafriyat kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybeden Şule İdil Dere’nin ölümüne neden olanların yargılandığı davada, Dere’nin avukatlarının görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi talebi, delil yetersizliği gerekçe gösterilerek reddedildi.
İstanbul Kadıköy’de 12 Mayıs 2016 tarihinde parkta yürüdüğü sırada yaya-bisiklet yolunda çalışma yapan İBB’ye ait bir hafriyat kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybeden İstanbul Üniversitesi (İÜ) İktisat Fakültesi öğrencisi 23 yaşındaki Şule İdil Dere’nin ölümüne neden 3’ü İBB ve 4’ü İSTAÇ görevlisi toplam 7 kişinin yargılandığı davanın ikinci duruşması görüldü.
İstanbul Anadolu 57. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Şule idil Dere’nin annesi Nesrin Aslan, babası Berdan Dere, avukatları, sanıklar İBB yetkilileri Ergun Ata, Kamil Celal Yıldırım, Saffet Altındağ, İSTAÇ yetkilileri Teyfur Bingöl, Zafer Karasaçlı, İbrahim Ruhi Kelleci ve İSTAÇ şoförü Mümin Kılıç hazır bulundu.
Duruşmada ilk olarak olay anında orada bulunan Kyndall Mc Dorman tanık olarak dinlenildi. Tercümen aracılığı ile konuşan Kyndaal, “Kamyon geri gelirken kadına çarptı. Olması gerekenden daha hızlıydı kamyon. Çarpma sonrası kadın tekerlekler altında kaldı ve 2-3 kez daha tekerlekler kadının üzerinden geçti. Şoförün yanında ona yol tarif eden biri yoktu” dedi.
Şule’nin ailesinin avukatı Murat Özveri de tanığın beyanlarından anlaşılacağı gibi yaya yolunda araç olmasının “taksirli değil olası kastla insan öldürmek” kapsamında olduğunu belirterek, bu mahkemenin görevsizlik kararı vererek dosyayı ağır ceza mahkemesine sevk etmesini talep etti. Daha sonra söz alan sanık avukatları İBB’nin uyarı levhası bulundurduğunu iddia ederek olası kasıtla insan öldürme suçunun işlenmediğini iddia etti. Avukatlar, bu dava ile İBB’nin çalışmalarının da karalanmak istendiğini iddia etti.
İSTAÇ çalışanı tutuksuz sanık Saffet Altındağ da İBB’nin görevini yapmadığını şoförün olaydan sorumlu olduğunu belirterek, beraatini istedi.
İBB personeli Saffet Altındağ, “Orası resmi olarak yürüyüş yolu olmasa da benim de yürüdüğüm yayaların kullandığı bir yoldur” demesi de dikkat çekti.
Son olarak Şule’nin ailesinin avukatları dosyaya sunulmak üzere yeni görüntülerin yer aldığı flash diski kanıt olarak mahkemeye sundu.
Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, delillerin olası suç kastı kapsamında olmadığını ifade ederek görevsizlik kararının reddi yönünde karar vererek, bir sonraki duruşmayı 11 Nisan 2018’e erteledi.
etha
