16 C
İstanbul
23 Kasım Cumartesi, 2024
spot_img

Sarıgazi’deki 2 Temmuz anmasına yönelik gerçekleşen polis saldırısına karşı açıklama: “Sömürü düzeninin efendileri, yan yana gelmemenizin önüne geçmeye çalışıyor”

Sarıgazi'de 2 Temmuz anma yürüyüşüne yönelik gerçekleşen polis saldırısı, gözaltılar ve çıplak arama işkencesine karşı İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı gerçekleştirildi.

Sarıgazi’de 2 Temmuz anma yürüyüşüne yönelik gerçekleşen polis saldırısı, gözaltılar ve çıplak arama işkencesine karşı İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı gerçekleştirildi.

Anadolu Kültür ve Araştırma Derneği (AKA-DER), Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Halkevleri (HE), Mücadele Birliği Platformu (MB), ODAK Dergisi, PARTİZAN, Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) oluşan Sarıgazi Tertip Komitesi adına ortak basın metninde şunlar söylendi:

Katliamlara, baskılara, sömürüye, işkenceye karşı bir aradayız, hesabını soracağız!

“Katliamlara, baskılara, sömürüye, işkenceye karşı bir aradayız, hesabını soracağız!
Baskı ve zorbalığa dayanan 21 yıllık iktidarını ayakta tutmaya çalışan AKP iktidarı ve işbirlikçi partileri, işçilere, emekçilere, kadınlara, gençlere, ezilen halklara ve mezheplere, toplumsal muhalefetin temsilcilerine yönelik saldırılarını artırıyor.”

“Sömürü düzeninin efendileri, yan yana gelmemenizin önüne geçmeye çalışıyor”

“Çünkü;
Açlık sınırının altında ücretler ile milyonlarca insanımızı açlığa mahkum edenler, 35 bin TL’ye ulaşmış yoksulluk sınırının altındaki ücret artışlarını müjde diye duyuranlar, TÜİK’in sahte enflasyon oranları ile yaşanan sefaleti gizlemeye çalışıyorlar. Fabrikalarda, madenlerde, inşaatlarda sermayenin kar hırsı yüzünden binlerce işçi iş cinayetlerine kurban giderken, geride kalan ailelerin ise mahkeme koridorlarında isyanı, çığlığı büyüyor. Doğamızı, doğal zenginliklerimizi ve kaynaklarımızı tarikatların ve cemaatlerin rantına, talanına, yağmasına açtıkları yetmezmiş gibi, çocuklarımızın geleceğini de çalıyorlar. Kirli ittifakları eliyle, yaşamak istiyoruz diyen kadınlara, Lgbti+’lara yönelik saldırıları artırıyorlar.
Saymakla bitiremeyeceğimiz daha birçok sorunun kaynağı olan sömürü düzeninin efendileri, bizi insan yapan her şeyi yok etmeye çalışıyor, korku duvarlarını her geçen gün daha da yükselterek nefes almamızı dahi engellemeye çalışıyor. Seçim sonrası adeta güç zehirlenmesi yaşayan iktidar, yan yana gelmemizin önüne geçmeye çalışıyor. Kirli provokasyonlar ve katliamlara imza atmaya devam ediyor. Gerici, ırkçı politikalarla emekçiler düşmanlaştırılıyor, ezilen halklara karşı savaş politikalarına devam ediyorlar.
“Bozuk düzende sağlam çark olmaz” diyen Pir Sultan’ı, küllerinden yeniden doğanları anmak için 2 Temmuz 1993’de Sivas Pir Sultan Abdal Anma Şenliklerinde bir araya gelen aydın, yazar, sanatçıları diri diri yakanlar, inancı, kimliği, emeği yok sayılan 7’den 70’e kim varsa dil, din, ırk, mezhep ayrımı yapmadan her dilde ‘gelin canlar bir olalım’ diyenleri anmak için 2 Temmuz Pazar günü Sarıgazi’de anma yürüyüşü gerçekleştirmek isteyen işçi, emekçilere, kadınlara, gençlere, ilerici-devrimci kurumlara saldırdılar. Pandemi döneminde dahi binlerce insanın sokakları doldurduğu Sarıgazi’de anma programı düzenlemek isteyen insanların önüne polis barikatı koydular.”

İbrahim Kaypakkaya korkusu

“Türkiye devrimci hareketinin ve işçi sınıfının ser verip sır vermeyen önderlerinden İbrahim Kaypakkaya’nın resminin olduğu bayraklar gerekçe gösterilerek, yüzlerce insan, polis barikatlarının arasında sıkıştırılarak, kalkanlarla, gaz bombalarıyla saldırıya uğradı. Gaz bombalı saldırıda fenalaşan yaşlı insanlara, yerlerde sürüklenen kadınlara yönelik insanlık dışı, vahşice saldırı hiç eksilmedi.”

İşkenceyle gözaltı, fiziki şiddet, psikolojik şiddet, çıplak arama

“Polis saldırısında 5 arkadaşımız ve 1 basın emekçisi işkenceyle gözaltına alınırken, gaz bombaları, kalkanlarla, fiziki şiddetle insanlara saldıran polisin gözaltına alınan arkadaşlarımıza yönelik işkencesi karakolda da artarak sürdü. Gözaltına alınan arkadaşlarımızın götürüldüğü Sarıgazi Karakolu’nda ters kelepçe, yüzü duvara dönme, çıplak arama, psikolojik şiddet gibi insanlık onuruna aykırı saldırılarda bulundular.”

“Kendilerine biat eden, boyun eğen, sindirilmiş bireyler yaratmak istiyorlar”

“Gözaltına alınan arkadaşımız Esra Bilici’ye yönelik fiziki-psikolojik şiddetin yanı sıra insanlık onuruna aykırı olan çıplak arama işkencesi kabul edilemezdir. İnsanlık dışı uygulamalar ile ilerici devrimci kesimler başta olmak üzere haklarını bilen ve buna uygun davranan herkesin kişiliklerini ve iradelerini zedelemek için bu saldırıyı sistemli biçimde devreye sokuyorlar.

İnsanın kimliğine, kişiliğine, iradesine saldırarak kendilerine biat eden, boyun eğen, sindirilmiş bireyler yaratmak isteyen bu düzene karşı dik durmaya devam edeceğiz. Sivas katliamı gibi bir insanlık suçu olan çıplak arama saldırısına da, her türlü işkence ve kötü muameleye karşı da insanlık onurunu korumaya, hesap sormaya devam edeceğiz.”

“Her mücadelede devrimci önderlerimizin anısını, mücadelesini yaşatacağız”

“Anma yürüyüşüne yönelik polis saldırısının bahanesi olan İbrahim Kaypakkaya’nın resmi, bugüne kadar birçok basın açıklamasında, mitingde, etkinlikte taşındı, taşınmaya devam ediyor.

İbrahim Kaypakkaya’nın resminden korkan egemenlerin korkusunu biliyoruz. Katledilişinin 50. yılında da korkuyorlar. Kavgamız, yoksul-zengin kavgasıdır. Er ya da geç bu kavgada zaferi elde edeceğimizi biliyorlar. Devrimci hareketimizin ve işçi sınıfının devrimci önderleri, sınıfsız, sınırsız ve sömürüsüz bir dünya kurma mücadelemizin bayrağı olmaya, en önde yürüme onuruna sahip olmaya devam ediyor, edecektir. İşçi sınıfı ve emekçilerin, ezilen halkların eşitlik, özgürlük, kardeşlik için verdiği her mücadelede devrimci önderlerimizin anısını, mücadelesini yaşatacağız.”

“Ajanlık-muhbirlik dayatmalarına son verilmelidir”

“Son zamanlarda mücadele eden kesimlere yönelik birçok saldırıda polisin baskı ve tehditleri arasında yer alan ajanlık-muhbirlik dayatmalarına son verilmelidir. İşkenceyle gözaltına alınan arkadaşımız Diyar Sarıkuş’un polis saldırısının daha ilk anından itibaren hedef gösterilmesi, arkadaşımıza yönelik baskı ve tehditlerin artarak sürdüğünün göstergesidir. Muhalif kesimleri susturma çabasına eşlik eden daha fazla baskı ve şiddet ile korku toplumu yaratmak istiyorlar. Bu dayatmaları, baskıları kabul etmeyeceğimizi bir kez daha hatırlatıyoruz. Biliyoruz ki; bu tehdit ve saldırılar, ne ilktir ne de son olacaktır. Bu saldırılardan korkmuyoruz, çünkü bu saldırıların, kendi korkularının yansıması olduğunu biliyoruz. Yaşam alanlarımıza yönelik polis ablukasına, polis saldırılarına, polis işkencesine son verilmelidir.”

Sınıfsız, sınırsız, sömürüsüz bir dünya için örgütlenme çağrısı

“Astılar, yaktılar, katlettiler, ama yıldıramadılar.
Bizler, sömürüye, baskıya, katliamlara karşı adım adım direnişi büyüten, tüm saldırılara rağmen omuz omuza veren, ilerici-devrimciler ile dayanışmayı büyüten işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, halklarız.
Bizim yolumuz, Pir Sultan’ın, Şeyh Bedreddin’in yoludur.
Bizim yolumuz, Mazlum, Mahir, İbo, Deniz’in yoludur.
Bizler, insanca yaşamak için, insan kalabilmek için mücadele edenleriz.
Bu mücadeleyi büyütmek, bu düzeni egemenlerin başına yıkmak insan kalabilmemizin tek yoludur.
Biz, işçilere, emekçilere, halklara karşı yapılan bu saldırılara göğüs germemizin tek yolu işyerlerinde, mahallelerde, okullarda, yaşamın olduğu her alanda örgütlenmek, yan yana gelmektir. Hesap sormak için, sınıfsız, sınırsız, sömürüsüz bir dünyayı kurmak için hepiniz de bu mücadelenin parçası olmaya, örgütlenmeye çağırıyoruz.”

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN KASIM SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol