Sağlık Bakanlığı’ndan 2 istifa daha geldi. Gazetemize istifaları değerlendiren TTB Merkez Yürütme Kurulu üyesi HalisYerlikaya, istifaların Sağlık Bakanı’nın süreci yürütemediğinin göstergesi olduğunu söyledi
İlk istifalar değil!
Testlere onay veren Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları ve Biyolojik Ürünler Dairesi’nin Başkanı Prof Dr. Selçuk Kılıç da sürpriz bir şekilde görevden alınmıştı. Tanı kitinin yurt dışına denetime yollandığı ve pozitif vakaları yakalama oranının yüzde 40 çıktığı iddia edilmişti. Tanı kitlerinin uluslararası satış haklarını ellerinde bulunduran Uluslararası Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi’nin (USHAŞ) başındaki Dr. Cevat Şengül de iki ay önce kurumdan istifa etmişti. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı (TİTCK) Hakkı Gürsöz de geçen hafta görevini bırakmıştı.
Neden gizli tutuluyor
CHP Milletvekili Murat Emir, Sağlık Bakanlığı bürokratlarının peş peşe istifa etmeleri ve görevden alınmalarının yanı sıra kovid-19 virüsünün tespiti için üretilen yerli PCR testlerine ilişkin tartışmalarla ilgili Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle Meclis’e soru önergesi verdi ve sürecin neden gizli tutulduğunu sordu.
Halk sağlığı ile oynanıyor
TÜSEB, Bioeksen firması ile birlikte yerli tanı kitini geliştirmişti. Son iki ayda Sağlık Bakanlığı bünyesinde bulunan beş bürokrat böylece değişmiş oldu. Gazetemize istifaları değerlendiren TTB Merkez Yürütme Kurulu üyesi Halis Yerlikaya, bunun Sağlık Bakanı’nın süreci yürütemediğinin göstergesi olduğunu söyledi. Yerlikaya şöyle devam etti: “Bizim TTB olarak aslında en başında beli söylediğimiz bir şey var. Bu süreçlerin bilimsel veriler ışığında şeffaf yürütülmesi. Aslında net bir şey söyleyeyim bu Covid19 pandemi süreciyle ilgili Sağlık Bakanlığı yaptığı işlerle halkın sağlığı ile oynuyor. Bunu çok net ifade edebiliriz. Çünkü niye halkın sağlığı ile oynuyor diyoruz. Sonu kitin doğruluk oranının yüzde 40 oranında olduğunu söyleniyor. Bununla ilgili elimizde çok net veriler yok açıkçası. Veri olmamasının temel nedeni de Sağlık Bakanı tarafından bu verileri kamuoyu ile sağlık meslek örgütleriyle bilim ortamıyla paylaşılmaması. Yüzde 40 doğruluk oranı varsa yüzde 60 negatif demek bu. Bir de Türkiye’de bütün istatistikler, parametreler test pozitif doğrulanmış vakalar üzerine gidiyor. Sağlık Bakanı tablolar halinde verileri açıkladığında bunlar sadece testi pozitif olunan vakalar” diye konuştu.