Kadıköy Kaymakamlığı, milletvekillerinin yaralandığı polis saldırısına ilişkin yaptığı açıklamada, “Gruba yasal sınırlar içerisinde müdahale edildi” dedi. Kaymakamlık, milletvekillerinin yaralanmasına neden olduğu ifade edilen plastik mermiler ile ilgili olarak “Emniyet birimlerimizin envanterinde kesinlikle plastik mermi bulunmamaktadır” ifadelerini kullanmıştı.
TEMELLİ: VEKİLLERE PLASTİK MERMİ SIKACAK HALE GELMİŞ BİR ZİHNİYETLE KARŞI KARŞIYAYIZ
HDP’nin Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda düzenleyeceği ‘Savaşa Karşı Demokratik Çözüm Mitingi’ne katılmak için kente gelen HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, HDP Milletvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit, Saliha Aydeniz, Hişyar Özsoy ile birlikte Büyükşehir Belediye Eş Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı’yı ziyaret etti. Ziyaret sırasında basının soruların yanıtlayan Temelli, Kadıköy’de yapılan Suruç anmasına polis saldırısı hakkında konuştu. Temelli, “Gülistan (Kılıç Koçyiğit) vekilimiz oradaydı. Vekillere plastik mermi sıkacak hale gelmiş bir zihniyetle karşı karşıyayız. Vekillerin bile derken, gençlerin başına nelerin geldiğini anlatmak için söylüyorum. Yani o saldırının, o gözü dönmüşlüğün, o barbarlığın ne hale geldiğini anlatabilmek açısından bunu söylüyorum. Bu şiddeti Türkiye’nin her tarafında görüyoruz. 2015 yılının Temmuzunda başlayan savaşın belki de en büyük şiddet sahnesi Suruç’tu. 33 yoldaşımızı, gencimizi, düş yolcusunu orada yitirdik. Bunun hesabını sormak, aslında Türkiye’deki en büyük yüzleşmelerden biri olacaktır. Buna dair hak hukuk, adalet arayanlar, bunun mücadelesini verenler çok ciddi bir saldırıyla karşı karşıya kaldılar. Bunu kabul etmiyoruz” dedi.
‘YARASI DURUYOR BİZDE’
Kadıköy’deki polis saldırısında bacağından plastik mermi ile yaralanan HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Kaymakamın “Emniyet birimlerimizin envanterinde kesinlikle plastik mermi bulunmamaktadır” açıklamasına sert tepki gösterdi.
Polisin kullandığı plastik mermiler nedeni ile ayağından yaralandığını ifade eden Koçyiğit, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
“Yarası duruyor bizde. Arkadaşlarımızla birlikte Adli Tıp’tan raporlarımızı da aldık. O zaman şu soruyu sormak hepimizin hakkıdır; Polis gösterilerde envanterde olmayan silahları mı kullanıyor? Envanterde olmayan silah nereden geliyor? Böyle bir soru sorma hakkı doğal olarak bizlere doğuyor. Bu şunun da göstergesi, bu gün böyle bir olayda envanterde olmayan plastik mermi kullananlar, daha büyük bir olay olduğunda acaba envanterde olmayan hangi silahı kullanacaklar? Hangi bombayı kullanacaklar? Hepimizin sorması sorgulaması gerekiyor.
‘SURUÇ İLE TÜRKİYE KARANLIK BİR DÖNEME ADIM ATTI’
Suruç bu ülkede karanlık bir dönemin başlangıç tarihlerinden biriydi. Suruç patlamasıyla Türkiye karanlık bir dönem adım atmış oldu. O karanlık dönemin sis perdesi şimdi yeni yeni aralanıyor. Bizler de, Suruç’ta yakınlarını kaybeden ailelerle beraber bu ülkede eşitlik, özgürlük ve hukuk mücadelesi yürütenler olarak Suruç’un bütün faillerinin, bütün yönleri ile açığa çıkarılması mücadelesi veriyoruz. Suruç’ta ihmali olan kamu görevlilerinin, göz yuman siyasi odakların her biri açığa çıkarılması gerekirken, hükumetin bu konuda siyasi sorumluluğu ortada dururken dönüp tekrardan Suruç anmasına müdahale etmesi, orayı terörize etmesi, 27 insanı gözaltına alması hiçbir şekilde kabul edilemez. Orada vekillere uygulanan şiddetin on katı oradaki göstericilere uygulandı.”