İnsan hakları savunucuları tarafından İstanbul, Ankara ve İzmir’de yapılan açıklamalarda hasta tutsaklar İsmail Yılmaz ve Hüseyin Sarı’nın durumlarına dikkat çekildi, hasta tutsakların serbest bırakılması istendi. Açıklamalarda, hapishanelerde artan koronavirüs salgınından duyulan endişeler dile getirildi.
İnsan hakları savunucuları ve tutsak yakınları, İstanbul, İzmir ve Ankara’da yaptıkları açıklamalarla, hasta tutsakların serbest bırakılmasını istedi. Sosyal medyadan yapılan açıklamalarda, koronavirüs salgınının hapishanelerde yayıldığına dikkat çekti.
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu tarafından gerçekleştirilen F Oturması’nın 424. haftasında, hasta tutsak İsmail Yılmaz’ın durumuna dikkat çekildi. Bu haftaki açıklamayı okuyan Hatice Onaran, “Covid-19 salgını nedeniyle her gün yüzlerce insanın yaşamını yitirdiği bu süreçte, hapishaneler konusunda endişe ve kaygılarımız her geçen gün artmaktadır” dedi.
“Hapishanelerde karantina uygulamaları olarak, aile ziyaretleri başta olmak üzere birçok kısıtlama ve hak gaspları titizlikle hayata geçirilirken; tedbir ve koruma amacıyla ciddi bir adım atılmamıştır. Haftada 2 kez onar dakikalık telefon görüşmeleri bile hapishane idarelerinin keyfiyetine bırakılmıştır. Mahpusların en temel hak ve özgürlükleri konusunda hiçbir insani uygulamaya tanık olamadık. Üçüncü kez uzatılan görüş yasakları ile içeriden haber-bilgi almaya kapatılan hapishaneler için aileleri ve insan hakları savunucuları bir kez daha endişeli bekleyişle baş başa bırakılmışlardır” diyen Onaran, şöyle devam etti:
“Hapishaneler konusunda birinci derece sorumlu olan Adalet Bakanlığı, Türkiye Hapishanelerinde nasıl bir koruma ve tedavi uygulandığını, yemek ve beslenme konusunu ve özellikle salgın sürecine dair nasıl bir çalışmanın yapıldığına dair hiçbir açıklama yapmamaktadır. 28 Nisan tarihindeki açıklamasında, 4 hapishanede ve 120 mahpusa korona tanısı konduğunu belirten bakanlık, ailelerin endişe ve kaygı dolu bekleyişini daha da çoğaltmıştır.”
“Özellikle politik mahpuslara karşı düşmanca yaklaşımların arttığı; temizlik, hijyen ve önlem açısından gerekenlerin yapılmadığı şikayetlerinin yanı sıra hücre ve odalar kapasitesinin çok üzerinde mahpus sayısına sahip olmaya devam etmektedir” diyerek hasta tutsak İsmail Yılmaz ile birlikte yaşamını tek başına idame ettiremeyecek durumdaki tüm mahpusların serbest bırakılmasını istedi.
”BEYİN AMELİYATI GEÇİREN YILMAZ’IN HAYATI RİSK ALTINDA”
Ankara’da da Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesi’nde tutsak bulunan İsmail Yılmaz’ın durumuna dikkat çekti. 4 hapishanede en az 120 mahpusun koronavirüs testinin pozitif çıktığı belirtilen açıklamada, bu durumun insan hakları savunucuları ve aileleri kaygılandırdığı vurgulandı.
Açıklamada, hasta tutsak İsmail Yılmaz hakkında şu bilgilere yer verildi: “İsmail Yılmaz 67 yaşında olup 16 yıldır tek başına tutulmaktadır. Kalp yetmezliği hastalığı bulunmakta ve kalp krizi riski yüksektir. Bunun yanı sıra ileri derecede prostat büyümesi ve tansiyon gibi hastalıkları da bulunmaktadır. Ayrıca gözlerindeki katarakt nedeniyle gözlerinde yaşarma ve kızarıklık yaşamakta ev bu da görme sorununa neden olmaktadır. Son olarak yaklaşık üç aydır el ve vücudunun kısmi bölgelerinde uyuşma ve hareketsizlik yaşamaktadır. İsmail Yılmaz’ın ciddi risk teşkil eden rahatsızlıkları hapishane sağlık dosyasında da bulunmaktadır. Ancak şikayetlerine rağmen bununla ilgili talepleri her seferinde reddedilmiştir. Bu hastalığının evveliyatı olmasına rağmen cezaevi koşullarında kalabilmesi mümkün değildir ve adeta ölümün kıyısından dönmüştür. Pandemi nedeniyle 14 gün karantinada kalması söz konusudur. Oysa beyin ameliyatı gibi zorlu bir ameliyat geçiren kişinin tek başına kalabilmesi mümkün değildir. Doktorlarla yapılan görüşme ve raporlarında belirtilen hususlara göre de bu hastalığın tekrarlaması ihtimalinin yüksek olduğu görülmektedir. Tekrar nüksettiğinde büyük oranda hayati risk söz konusudur. Hastanın sürekli kontrol altında olması gerekmektedir.”
Açıklamada, İsmail Yılmaz’ın bir an önce ATK’ya sevk ve ardından tahliye edilmesi talep edildi.
”MAHPUSLARIN SORUMLULUKLARI DEVLETE AİTTİR”
İHD İzmir Şubesi de hasta tutsak Hüseyin Sarı’nın durumuna dikkat çekti. İHD İzmir Şubesi Hasta Mahpuslar Komisyonu adına açıklamayı okuyan Şube Sekreteri Ahmet Çiçek, insan hakları örgütlerinin hasta tutsaklar için yürüttüğü mücadeleyi hatırlatarak, “Özgürlükleri ellerinden alınan mahpusların sorumlulukları devlete aittir. Hasta mahpusların içinde bulunduğu olumsuz koşullar, onların hastalıklarını derinleştirirken yeni hastalıklara yakalanmalarına da neden olmaktadır. Birçok hasta mahpusun hapishanede kalamaz raporuna rağmen hala hapishanede tutulduklarını biliyoruz. Bu davranış şekli mahpuslara işkencedir. Ceza içinde ceza uygulamaktır” dedi.
Halen Manisa/Akhisar T Tipi Hapishanesi’nde olan hasta tutsak Hüseyin Sarı hakkında bilgi veren Çiçek, şunları söyledi: “Hüseyin Sarı, 1958 Adıyaman doğumludur, 62 yaşındadır. 1994 yılında tutuklanmış, müebbet hükümlüsüdür. 26 yıldır hapishanededir. İHD’nin ağır hasta mahpuslar listesindedir. Hastalıkları: kalp, Parkinson, omurilik eğrilmesi, eklem hastalıkları, boyun düzleşmesi, kas zayıflığı, diskler arasında daralma, hipertroit modüler guatr rahatsızlığı, astım, sematorfrom bozuklukları, depresyon, bağırsak-mide ülseri, alerji hastalıkları, reflü, ödem, hipertansiyon gibi çoklu hastalıkları mevcuttur.”
Hapishanelerde artan koronavirüs salgınına da dikkat çeken Çiçek, Hüseyin Sarı ile birlikte risk altındaki tutsakların serbest bırakılmasını istedi.
'Mahpuslar İçin Hiçbir İnsani Uygulamaya Tanık Olmadık'
KaynakETHA