Kaos GL Derneği Medya İzleme Raporu’na göre, 2017’de gazetelerde yayınlanan haberlerin yalnızca yüzde 46’sında LGBTİ hakları gözetildi.
Lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve intersekslerin (LGBTİ) medyadaki temsiline ilişkin Kaos GL Derneği tarafından hazırlanan Medya İzleme Raporu kamuoyu ile paylaşıldı.
1 yıl boyunca sürdürülen araştırma kapsamında Ajanspress’in belirlenen anahtar kelimelerden taradığı haber ve köşe yazısı metinlerinin incelendiği raporda, LGBTİ odaklı habercilik kılavuzu ile nefret suçu ve söylemine ilişkin bilgiler de yer alıyor. Dokuz yıldır medyadaki LGBTİ temsilini mercek altına alan derneğin 2017 yılı raporunun araştırması Ali Özbaş, Aslı Alpar ve Yıldız Tar tarafından yürütüldü.
Medyada ayrımcı söylem, nefret söylemi ve önyargıya ilişkin genel veriler ile gazete ve şehir bazlı verilerin yer aldığı 2017 medya raporunun sunumu, İstanbul Beyoğlu’ndaki IPS İletişim Vakfı’nın ofisinde gerçekleştirdi. Raporun sunumunu, Kaos GL kurucularından Ali Özbaş ve derneğin Medya ve İletişim Program Koordinatörü Yıldız Tar yaptı.
‘AYRIMCILIK VE NEFRET SÖYLEMİ DEVAM EDİYOR’
Kaos GL Medya İzleme Raporu’na göre 2017’de gazetelerde yayınlanan metinlerin sadece yüzde 46’sında LGBTİ hakları gözetildi; ayrımcı dil, nefret söylemi ve önyargı LGBTİ’lerin medyada temsilini engelledi. Ulusal ve yerel yayım yapan gazetelerin incelenmesi sonucu hazırlanan raporda, LGBTİ’lere ilişkin en çok haberi yapan 10 gazetenin verilerine yer verildi. Kaos GL kurucularından Ali Özbaş, basında LGBTİ gerçekliği ile ilk olarak 1980’li yılların başında Tan gazetesinin manşetinde karşılaştığını söyledi. 1 Aralık Dünya HIV/AIDS Günü haberleri incelendiğinde 1980’li yılların yaklaşımının sürdüğüne dikkat çeken Özbaş, “Çok net hatırlıyorum, 1980’li yılların başlarında teyzem elinde Tan gazetesi ile yanımıza gelmişti. Haber de teyzem de aynı cümleyi tekrarlıyordu, ‘Eşcinsellerden kan almayın, hastalık bulaştırıyorlar’. O günlerden bu günlere elbette medya da değişti, LGBTİ hareketi de güçlendi. Ancak hâlâ medyada nefret söylemi ve ayrımcılık devam ediyor” dedi. Aynı olayın farklı gazetelerde farklı haberleştirildiğine değinen Özbaş, medyada görmezden gelme ve sansürün güçlendiğini vurguladı. Özbaş, medyanın nefret saldırılarını haberleştirirken meseleyi sıklıkla adli bir vaka olarak ele aldığını, toplumsal boyutunu ihmal ettiğini belirttiği konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “Nefret söylemi çok hızlı yaygınlaşabilen ve saldırılara çanak tutan bir olgu. Bu haliyle bir gazetedeki nefret söylemi ya da ayrımcılık salt o gazete okurlarını etkileyen bir mesele değil.”
‘LGBTİ’LER BASINDA ÖZNE OLARAK YER ALMIYOR’
Raporu kaleme alan Kaos GL Medya ve İletişim Program Koordinatörü Yıldız Tar da, araştırma sonuçlarını değerlendirdi. Tar, LGBTİ’ler söz konusu olduğunda medyanın 2017 yılında da ayrımcılık ve nefret söylemini kullanmaktan çekinmediğini ve LGBTİ’lerin gazetelerde özne olarak yer alamadığını vurguladı. Medyanın insanların hayatlarını, gündelik yaşamlarını, hayatın birçok alanını belirleyen bir güce sahip olduğunu söyleyen Tar, Türkiye medyasında bu tablonun LGBTİ’ler açısından olumlu bir yerde durmadığına değindi. Medyada LGBTİ’lerin dışlandığı bir sistemin sürdürüldüğünü ifade eden Tar, LGBTİ’lere dönük ayrımcılık ideolojisinin yerleştiğine dikkat çekti. Ayrımcılığın toplumsal adaleti zedelediğini hatırlatan Tar, “Ayrımcılık bazen görmezden gelme bazen de farklı muamele ile kendini gösterir. Her iki biçimde de ayrımcılığa uğrayan kişinin toplumsal hayatın bütününe katılımını zedeler, imkansız kılar en iyi ihtimalle görünmezliğe hapseder” şeklinde konuştu.
2 BİN 704 METİN İNCELENDİ
Raporun hazırlanma sürecine ilişkin bilgi veren Tar, yirmiden fazla değişken ile yazılı basını inceleyen araştırma kapsamında 2 bin 704 metin incelendiğini söyledi. İncelenen metinlerin yaklaşık yüzde 58’inin (bin 579 metin) ulusal medyada, yüzde 42’sinin (bin 125 metin) ise yerel medyada yayınlandığını söyleyen Tar, “Metinlerin 316’sında (yüzde 12) LGBTİ’ler metnin konusu değildi, sadece isim olarak yer alıyordu. Bu haberler çıkartıldığında 2017 yılında toplam 2 bin 388 haber, söyleşi ya köşe yazısında LGBTİ’ler yer aldı” dedi.
MEDYADA AYRIMCI DİL HAKİM
Araştırma sonucunda, 2017’de yazılı basında yayınlanan haber, söyleşi ya da köşe yazılarının yüzde 46’sının (1097) hak haberciliği ilkelerine uygun olduğunu aktaran Tar, bütün metinlerin yüzde 54’ünü oluşturan bin 291 metinde ise LGBTİ’lerin temel haklarının ihlal edildiğini, nefret söylemi ve ayrımcı dil kullanıldığını, LGBTİ’lere ilişkin önyargıları besleyen içerikler tercih edildiğini söyledi. Rapora göre; hak haberciliği kapsamında değerlendirilen bin 97 metin detaylıca incelendiğinde haberlerin büyük bir çoğunluğunda (851 metin, yüzde 78) sadece LGBTİ’lerin temel insan haklarına saygılı olmakla yetindiği açığa çıkıyor. Yine 2017’de hak haberciliği kapsamında değerlendirilen haberlerin yüzde 33’ünde (361 metin); yayınlanan bütün haberlerin sadece yüzde 15’inde LGBTİ’lerin yaşadığı ayrımcılık, nefret saldırısı gibi hak ihlallerini hak temelli habercilik ilkeleri çerçevesinde görünür kılındığı ortaya çıkıyor ve yalnızca 80 haberde bu ihlallere karşı mücadele yöntemlerinden bahsediliyor.
Raporda çarpıcı bir diğer konu ise LGBTİ örgütlerinin LGBTİ haklarına ilişkin görüşleri 2017’de yazılı basında kendisine ancak 73 metinde yer bulabilmesi.
LGBTİ KİMLİKLER SUÇ OLARAK GÖSTERİLDİ
Raporda bütün metinlerin yüzde 28’ine tekabül eden 680 metinde nefret söylemi tespit edildiğine değinen Tar, 328 metinde ise (yüzde 14) LGBTİ kişiler ya da dernek, kurum ve kuruluşları hedef gösterilerek nefret suçu işlendiğini söyledi. Tar, 668 metinde lezbiyen, gey, biseksüel, trans ya da interseks olmanın “suç” gibi gösterildiğine, 462 metinde “ahlaksız” olarak işaretlendiğine dikkat çekti. Tar, LGBTİ’lerin konu edildiği metinlerin yüzde 16’sına tekabül eden 373 metinde de LGBTİ’lerin düşünce, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün hedef alındığını söyledi.
‘YEREL MEDYADAKİ LGBTİ TEMSİLİ HAK İHLALİ İÇERİYOR’
LGBTİ içerikli haber ve köşe yazılarının en çok Bursa’da yayınlanan yerel medya organlarında kendisine yer bulabildiğini söyleyen Tar, Antalya ve İstanbul’un Bursa’yı takip ettiği bilgisini verdi. Tar, “Bursa’daki haberlerin dağılımı incelendiğinde şehirde 2017’de yayınlanan konusu LGBTİ’ler olan haberlerin çok büyük bir çoğunluğunun ya LGBTİ’lere yönelik hak ihlali içerdiği ya da önyargıyı yaygınlaştırdığı açığa çıkıyor. Şehirde yayınlanan haber, köşe yazısı ya da söyleşilerin yalnızca yüzde 14’ü (30) hak temelli haber örneği olarak değerlendirildi. Haberlerin yüzde 86’sında ise (188) ayrımcı dil, nefret söylemi ve/veya önyargı tespit edildi” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)