İnşaat-İş sendikası Avukatı Kazım Bayraktar Sıtkı Aydın’la görüşmeye gitti. Polis ve hastane personeli tarafından hastaneye girişi engellendi.
Avukat Kazım Bayraktar’la polis arasında şu tartışma geçti:
Polis: Siz kimsiniz?
Kazım Bayraktar (KB): Ben avukatım, işçiyle görüşmeye geldim
Polis: Giremezsiniz
KB: Gözaltı işlemi mi yapıyorsunuz?
Polis: Siz kimsiniz
KB: Ben avukatım, girerim
Polis: Giremezsiniz
KB: Gözaltı işlemi varsa açıkça söyleyin
Polis: Gözaltı işlemi yok, valilik emri var.
KB: Valilik bu konuda emir veremez, varsa gösterin
Polis: Şu an ifadesi alınıyor.
KB: İfadesi alınıyorsa avukat olarak yanında bulunacağım
Polis: Şüpheli sıfatıyla değil müşteki sıfatıyla.
KB: Müşteki de olsa sendikanın avukatıyım. Müşteki sıfatıyla da olsa yanında bulunacağım.
Polis: Vekaletiniz var mı diye sordu
KB: Yetkim var. İnşaat İşçileri Sendikası’nın avukatıyım.
Amir: sendika üyesi m?
KB: Sendika üyeliği seni ilgilendirmez, gözaltı işlemi yapmıyorsan çekil. Gözaltı işlemi yapıyorsan, kendisine sor müdafisiyim.
Hastane personeli: Amirin emri var, giremezsiniz içerde ifadesi alınıyor.
KB: İfade alınıyorsa ben avukat olarak yanında bulunacağım.
Bu arada polis amiri sendika avukatı Kazım Bayraktar’ın önüne geçti. Yetki belgesi sordu
Avukat Kazım Bayraktar aynı cevapları verdi.
Bu arada hasta yakını olduğunu söyleyen ve belli ki polis tarafından korkutulmuş iki kişi, “biz avukat istemiyoruz” dedi.
Kazım Bayraktar, “reşit” mi diye sordu.
Hasta yakını “reşit” diye söyledi.
Bayraktar, “o zaman karışamazsın” dedi.
Polis kapının önüne birikerek içeri girmemizi engelledi.
Hastane idaresi ve polisin emriyle kendini yakan işçiyle görüşmemiz engelleniyor.
Kendini yakan işçi fiilen hastanede abluka altına alınmış ve gözaltında tutuluyor.
Kaynak: inşaat-İş