Kadıköy Akmar Pasajı önünde toplanan İEB bileşenleri, basın açıklamasının yapılacağı Süreyya Operasına kadar ara sokaklarda halka yönelik propaganda konuşmaları ve reva görülen asgari ücreti teşhir eden bildiri dağıtımı yaptı.
Basın açıklaması sırasında “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz”, “İşgal, grev, direniş”, “İnsanca yaşam sosyalizmde” ve “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni” sloganları atıldı.
Süreyya Opera binası önünde İşçi Emekçi Birliği adına Tuğgen Gümüşay’ın okuduğu basın metninde her gün yoksulluğun, işsizliğin arttığına, açıklanan yeni asgari ücretle birlikte gelecek zam dalgasına dikkat çekilen açıklamada, temel tüketim maddelerine her gün zam geldiği vurgulandı.
“Asgari ücret yoksulluk sınırının üstünde olmalıdır”
Basın metnini okuyan Tuğgen Gümüşay, ekonomik krizin sadece işçi ve emekçiler için olduğunu söyledi ve ekledi: “Sermayedarlar, holdingler, bankalar için kriz yok. Onlar kârlarını sürekli bizim sırtımızdan katlıyorlar. Yeni açıklanan bütçe ile birlikte sermaye lehine milyarlarca lira vergi affı öngörülürken; işçi ve emekçilere sefalet dayatılıyor. Asgari ücret zamlı haliyle dahi yoksulluk sınırının kat be kat altındadır. Asgari ücret yoksulluk sınırının altında değil üstünde olmalıdır” dedi.
“Asgari Ücret Tespit Komisyonu bizi temsil etmiyor”
Sermayedarların vergi borçları silinirken, onlara teşvik üzerine teşvik verilirken, işçiler, emekçiler söz konusu olunca bütçe dengesi, enflasyon, cari açığın iktidarın aklına geldiğini belirten Gümüşay, “Çünkü sermaye yararına çalışıyorlar. Sermayenin çıkarlarını gözetiyorlar. Onlar için önemli olan hizmet ettikleri sermayenin çıkarlarıdır. Bizim adımıza asgari ücretin belirlenmesi oyununa son vermeliyiz! Asgari ücreti belirleyen Asgari Ücret Tespit Komisyonu bizi temsil etmiyor. Birilerinin bizim adımıza karar vermesine, bizleri sefalete mahkum etmesine izin vermeyelim, geleceğimize sahip çıkalım” ifadelerini kullandı.
“İşgal, grev, direniş şiarıyla hayatı direniş alanına çevirelim”
İşçi sınıfının mücadele tarihini hatırlatan Gümüşay, “Bizler hayatı bilfiil yaratanlarız. İnsanlığın sahip olduğu tüm zenginliği üretenler; oturduğumuz binaları inşa edenler; sağlık, eğitim, altyapı ve daha nice hizmeti sağlayanlar bizleriz. Bizler hayatın her alanındayız. Gücümüz işte buradan gelmektedir. Öyleyse gücümüzü ortaya koymak, sözümüzü, taleplerimizi ortaklaştırarak büyütmek hiç de zor değil. İşyerlerimizden başlayarak sokaklara, meydanlara işçi sınıfının sözünü taşıyalım! Bizlere açlık ücretini dayatanlara karşı her yol ve araçla direnmek meşrudur ve tek seçeneğimizdir. ‘İşgal, grev, direniş’ şiarıyla hayatın her alanını bir direniş alanına çevirmek, kaderimizi elimize almak mümkün. Çağrımız tüm işçi ve emekçileredir; insanca yaşanacak ücret için, en temel hak ve özgürlüklerimiz için fabrikalarda, havzalarda, mahallelerde bir araya gelelim, ücretli kölelik düzenine karşı mücadeleyi büyütelim” çağrısı yaptı.