Çözümün ne AKP-MHP iktidarı ne Millet İttifakı olduğunu belirten Emekçi Birliği Temsilcisi Kutay Soybil, “Bu sıkışmışlığı, işçi sınıfı kendi eylemleriyle aşacak. 1 Mayıs, 8 Mart ve Newroz’un daha da büyüyeceği bir gün olacak” dedi.
Savaş ve ekonomik krizin gölgesinde karşılanan 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı’na sayılı günler kaldı. Ülkenin dört bir yanında gerçekleştirilecek eylem ve kutlamalar için hazırlıklar sürerken, onlarca siyasi parti ve sendikanın bir araya gelerek kurduğu İşçi Emekçi Birliği’nin Temsilcisi Kutay Soybil, ülkedeki durumu değerlendirdi.
İşçi sınıfının bir yandan günden güne artan yoksulluk ve sefalet diğer yandan buna karşı gösterdikleri tepki ve protestolarla 1 Mayıs’a gittiğini belirten Soybil, “Tabanda ciddi bir kaynama var. Yeni işçileşen yurttaşların eyleme çıktığını görüyoruz. Kendi eylemleriyle moralli bir şekilde 1 Mayıs’ı karşılıyorlar” dedi. Ocak ve Şubat aylarında başlayan işçi direnişlerini hatırlatan Soybil, sendikaların ise bu direniş çizgisini örgütleyemediklerini söyledi. İşçilerin kazanılmış birçok hakkının tırpanlandığını kaydeden Soybil, “İşçiler, dolayısıyla örgütlülüğü ve ufku oranında ekonomi talepli de olsa kendi kaderlerini ellerine almaya başladı. Bu, yeni bir öncü işçi kuşağını doğuracaktır. Bugün ki direnişlerin öznesi olan işçilerin birçoğu belki de daha önce 1 Mayıs’a katılmamıştır. Yeni öncü işçi kuşağı birbirini görür halde 1 Mayıs alanlarına aktığında, bir sonraki işçi direnişlerinde çok daha güçlü olur” diye belirtti.
Çözüm örgütlenmede
“İşçi direnişlerinin yeniden artması kehanet değil” diyen Soybil, var olan ekonomik ve siyasi tabloya karşı ciddi bir rahatsızlık olduğunu vurgulayarak, “Bu tabloyu ne AKP-MHP iktidarı ne de Millet İttifakı çözebilir. Bu sıkışmışlığı, işçi sınıfı kendi eylemleriyle aşacak. Sokaklardan geri çekilme hiç olmadı. Dolayısıyla tüm direnişler, birbirinden güç alan hale geldi. Doların yükselmesiyle başlayan eylemlilikler, Ocak-Şubat gibi işçi eylemleriyle yükseldi. Onun arkasından 8 Mart güçlü, bir irade beyanı şeklinde geçti. Ondan sonra Newroz, 8 Mart’tan aldığı güçle geçti. 1 Mayıs, bunların hepsinin bir alanda birbirinden güç alarak, daha da büyüyeceği bir gün olacak. 8 Mart ve Newroz’dan alınan gücün ifade edileceği yerin 1 Mayıs olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
1 Mayıs’a çağrı
Mahallelerde, işçi havzalarında örgütlenerek, 1 Mayıs’a gittiklerini belirten Soybil, şöyle devam etti: “Bizi kurtaracak olan kendi kollarımızdır çağrısı yapmak lazım. Slogan gibi gözükse de tam da bugünü kapsıyor. İşçilerin, emekçilerin birbirinden başka dostu yok. Dolayısıyla birbirinden güç alıp, eylemlerini büyüterek, karşı durması gerekiyor. 1 Mayıs bizim günümüz. 1 Mayıs, Ramazan Bayramı’na denk geliyor ama bu tabloda yaşanabilecek bir bayram yok zaten. 1 Mayıs’ı büyütüp güçlü olduğumuzu gösterirsek, işçi sınıfının siyasal bir güç olarak sahneye çıktığı bir gün yaratmış oluruz. Bu da bizler üzerinden oyun kurmaya çalışanlara mesaj olur. Çağrımız ‘Krizin faturasını biz ödemeyeceğiz’ olur. Herkesi bu kapsamda alanlara davet ediyoruz.”