Sıfır zam dayatmasına karşı greve çıkan Bakırköy Belediyesi işçilerini, İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu (İİSŞP) ziyaret etti
Sıfır zam dayatmasına karşı greve çıkan Bakırköy Belediyesi işçilerini ziyaret eden İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu (İİSŞP) adına konuşan dönem sözcüsü Banu Tuna kendini solda tarif edenlerin de işçi sömürüsünde ortaklaştığını söyleyerek, “Bakırköy işçisinin Bakırköy’de yaşamaya hakkı yok mu?” dedi.
İİSŞP bünyesindeki sendikalardan; Liman-İş Sendikası İstanbul Bölge Başkanı Sinan Ceviz, Sağlık-İş İstanbul Şube Başkanı Nedime Yıldırım ve DİSK Gıda-İş İstanbul Bölge Temsilcisi İbrahim Kızılyer katıldı. Grevdeki işçilere seslenen İİSŞP Dönem Sözcüsü Banu Tuna, “Bu ülkede kapitalistlerin, patronların işçilerin emeğiyle, işçinin kanıyla beslenmesi adeta artık kural olmuş da, kendini siyasi olarak solda tarif eden, haktan hukuktan adaletten bahsedenlerin konu işçinin emeği, işçinin hakkı sendika olunca patronlaşması iki kere hak ihlaline uğramış hissettiriyor” dedi. Türkiye’de yoksulluk sınırının 11 bin liraya vardığını belirten Tuna, “Dolar 10 lira, avro 11 lira en düşük ev kirası asgari ücrete varmış durumda. Bu koşullarda sizden 2 yıldır aynı maaşa yaşamanız, çalışmanız bekleniyor. Bakırköy’ün işçisi Bakırköy’de yaşamayı hak etmiyor mu? Yanlışın çok çeşidi vardır da doğru bir tanedir. Sizlerin mücadelesi de tek doğrudur. Her zaman platform olarak yanınızdayız” diye konuştu.
Ne olmuştu?
Bakırköy Belediyesi yönetiminin yüzde sıfır zam dayatmasına karşı greve çıkan Bakırköy Belediyesi işçileri grevin 15. gününü geride bıraktı. Bakırköy Belediyesi işçilerinin TÜİK enflasyonu oranındaki zam talebini kabul etmeyen ve yüzde sıfır zam dayatan Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, 2019’dan beri imzalanmayan sözleşmenin başlangıç tarihinin sözleşmenin imzalandığı tarih olmasını teklif ederek sözleşmenin gecikmesinden kaynaklanan geriye dönükleri ödemek istemiyor. İşçilerin örgütlü olduğu Belediye-İş Sendikası ise Toplu İş Sözleşmesi müzakerelerinin 7 aydır sonuçsuz kaldığını ve 6356 Sayılı Sendikalar Kanununun da işaret ettiği gibi bir önceki toplu sözleşmenin bitiş tarihinden itibaren yeni sözleşmenin başlayacağını söyleyerek Mart 2020’den beri oluşan geriye dönüklerini istiyor.
“360 kadrolu işçi sözleşme kapsamında, 290’ı grev alanında”
Belediye-İş Sendikası Avrupa Yakası 2 No’lu Şube’de örgütlü Bakırköy Belediyesi işçileri, anlaşma sağlanamayan TİS görüşmeleri ve yüzde sıfır zam teklifine karşı 25 Ekim’de greve çıktı. 360 işçinin Toplu İş Sözleşme kapsamında olduğu belediyede greve katılan işçi sayısını Belediye-İş Sendikası 290 olarak açıklıyor. Tiyatro, temizlik, fen işleri, sağlık, park bahçeler ve başkanlık birimleri olmak üzere toplamda 6 birimden kadrolu işçilerin başlattığı grev 15 gündür devam ediyor. Çeşitli siyasi partiler, sendikalar ve meslek örgütlerinin Bakırköy Belediyesi işçilerine desteği sürüyor. Belediye-İş Sendikası yaptığı açıklamalarda bir an önce anlaşma sağlanmazsa çeşitli illerde Belediye-İş üyesi işçilerin dayanışmayı büyütmek için Bakırköy işçilerine desteğe geleceğini söylüyor.
Belediye başkanı geriye dönükleri ödemek istemiyor
Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu ise greve dair ilk açıklamasını grevin 12. gününde Bakırköy Belediyesi Meclis toplantısında yaptı. Kerimoğlu meclis toplantısında yaptığı konuşmada sıfır zam gibi bir önerilerinin olmadığını savundu fakat belediye yönetimi olarak işçilere ne teklif ettiklerine dair de net bir açıklama yapmadı. Yine Kerimoğlu işçilerin belediyeye maliyetinin 20 bin lira olduğunu öne sürerek bir işçinin maaşını 13-14 bin lirayı bulduğunu iddia ediyor. Tüm bunları gerekçe göstererek ülkenin koşulları göz önünde bulundurulduğunda Bakırköy işçilerinin grevinin yersiz olduğunu düşüyor. Toplu sözleşme görüşmelerinin yeniden başlayacağını söyleyen Kerimoğlu geriye dönük ödemelerde taviz vermeyeceklerini işçilerin talep ettiği Mart 2020’den bu yana biriken alacaklarının sorumluluğunun kendilerine ait olmadığını savunuyor.
Belediye-İş Sendikası ise grevin 15. gününde Kerimoğlu’nun iddialarına yanıt verdi. Belediyede 30 yıllık kadrolu çalışanın dahi 13-14 bin lirayı almadığını söyleyen sendika yönetimi en yüksek işçi maaşının 6 bin 250 lira olduğunu en düşük işçi maaşının ise 3 bin 800 lira olduğunu söylüyor. TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranında zam isteyen işçiler Mart 2020’den bu yana biriken alacaklarını da talep ediyor.