Hatimoğulları ve Bakırhan’dan açıklamalar: Barış provokasyonlarla sınanmamalıdır

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’taki Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı sonrası siyasi partilerle yaptığı görüşmelere dair Meclis’te basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda ilk söz alan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, bugün gerçekleşen AK Parti ve MHP görüşmesine dair konuştu. Görüşmelerde Abdullah Öcalan’ın Barış ve Demokratik Toplum Çağrısını konuştuklarını aktaran Bakırhan, “Kendi gözlemlerimizi anlattık. Her iki partiyle de barışın hukukunu konuştuk. Barışı nasıl bu topraklarda mümkün hale getirebiliriz konusunu uzun uzadıya değerlendirdik” diye konuştu.

Bakırhan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugüne kadar 101 büyük merkezli halk toplantıları aldık toplumun örgütlü diğer dinamikleriyle görüştük. Bu görüşmelerde elde ettiğimiz bilgileri bulguları da her iki partiyle de paylaştık. Yapmış olduğumuz görüşmelerde, gezilerde halkın ortaya koymuş olduğu düşüncelerde demokrasi ve hukuki adımların atılması en öncelikli talepler ve sorulardı. Bunu da görüştüğümüz partilere ilettik. İnsanlar güven ve güvencenin sağlanması konusunda çok yoğun talepler ileri sürdüler. Biz de bu sürecin selametle yürümesi için güven verici adımların sürecin ilerlemesine uygun gereklerin yerine getirilmesi gerektiğini her iki partiyle de paylaştık. Adımların atılması halinde hem küresel hem bölgesel düzeyde karşı karşıya kaldığı risklerden çok kolaylıkla çok rahatlıkla korunabileceğini belirttik. Bu meseleleri tartıştık” dedi.

Kobani’deki 7 çocuk mu güvenlik tehdidi?

Bakırhan “Barış umudunu büyütmek için bu turları yaparken çok üzücü bir haberle uyandık. Yedisi çocuk 9 kişinin hayatını yitirdiği Kobani’deki saldırıyı gördük. Öfkemiz büyük. Bu ve benzeri saldırıların hem burada hem de Suriye’de yürüyen süreçlere çok büyük zarar vereceğini belirtmek istiyoruz. Güvenlik tehdidi diyenlere de soruyoruz; Kobani’deki 7 çocuk mu güvenlik tehdidi? Bu katliam konusunda parmağı olan, emiri veren kişilerin, kurumların kim olduğunun açığa çıkarılması gerektiğini bir kez daha paylaşmak istiyorum. Bu sıradan bir saldırı değil. bir süreç yürürken Paris katliamı neyse bu da aynı derecede bir katliamdır. Bunlar süreci provoke eden yaklaşımlardır. Erdoğan’a beklentimizi iletmek istiyorum. Bu sabotajda parmağı olanlar açığa çıkarılıp yargılanmalı. Kine yenilmeden 22 Ekim’de başlayan ve 27 Şubat’taki çağrıyla da bir yere bağladık. iktidar sorumlu davranmalı. üzerine düşen sorumluluğu bu meselede yerine getirmeli. Bu mesele hepimizin umutlandığı barışa doğru evriltmeye çalıştığımız süreç önünde kara bir tablo olarak kalmamalı. Artık sağa sola çekme, oyalama zamanı değil; adım atma zamanı” dedi.

Sabotajlara karşı Erdoğan’a çağrı

Tuncer Bakırhan Kobani’deki saldırıya dair ayrıca “Sayın Erdoğan bir konuşmasında, bu süreçte gelebilecek her türlü provokasyona karşı en üst seviyede tedbir alacağız demişti. Aynen kendi söylediklerini tekrar ettim. Buradan Sayın Erdoğan’a beklentimizi iletmek istiyorum. Bu sabotaj bir an önce açığa çıkarılmalı, failleri bulunmalıdır. Yargılanmalıdır. Barış, bu tür provokasyonlarla sınanmamalıdır.” diye konuştu.

Bakırhan sözlerini “Bu sürecin rahat bir şekilde yürümesi için bazı gereklilikleri anlatırken, Sayın Öcalan’ın çalışma ve iletişim koşullarının düzenlenebileceğini söyledik.  Bu daha önce parlamentoda bulunan siyasi partilerin vermiş olduğu kayyım yasa tasarısının Meclis Başkanı tarafından gündeme alınabileceğini, iyi niyet gerekleri olarak bunları söyledik. Demokratik adımların atılması için bir hazırlığın ve çalışmanın yapılması gerektiğini belirttik. Suriye’de kalıcı barış için kendi etkisini kullanmasının aynı zamanda buradaki sürece de katkı sunacağını belirttik. Tarihsel bir süreç içerisinde olduğumuzu ve yapılması gerekenlerin belli olduğunu, iktidarın da muhalefetin de bizlerin de yapılması gerekenler konusunda ödevlerimiz üzerinde durduk. Bunları ilettik. ” diye sürdürdü.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tülay Hatimoğulları, “İmralı’ya gidişle ilgili birkaç gün içinde bir program netleşecek. Şu an için bir başvurumuz yok. Birkaç gün içerisinde bu planlama sizlere de duyurulur zaten.” dedi.

Hatimoğulları: Öcalan’dan Newroz’da okunmak üzere mesaj bekliyoruz

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları’nın açıklamaları ise şöyle:

Sayın Bahçeli’nin ve başka partilerin de ifade ettiği PKK’nin silah bırakma meselesi. Bu konuyu biz hep beraber, sizler basın emektarları da gayet yakından takip ediyorsunuz. Şu an sınır ötesi operasyonların bir kısmı hâlâ devam ediyor. Bir güvenlik meselesi olarak ifade ediyorlar. Güvenlik ortamının sağlanması, güvenlik konusunda kaygı duyulmayacak koşulların sağlanması ile birlikte PKK’nin kendi çağrısını, kongre çağrısını yapacağını biz de kamuoyuna yaptıkları açıklamalardan izledik. Sayın Öcalan’ın kongrede üstleneceği rol ile ilgili hem kendi örgütünün hem de kendisinin yaptığı açıklamalar çok paralel. Kendisi 27 Şubat’taki açıklamada çok açık ifade etti. Kongreyi toplayabilecek ve bu kararı aldırabilecek güce sahip olan benim, demişti bize. Bunun için de kendi örgütüyle iletişim kanallarının açılması, kendi örgütüne kongreyi toplayabileceği bir zeminin oluşması bakımından koşullarının bu anlamıyla oluşturulması ve önünün açılması gerekiyor. Henüz bu konuda bizim bilgimiz dahilinde atılmış somut bir adım yok.

Kayyım yasası

Kayyım yasasıyla ilgili geçmiş dönemde de bu konudaki görüşlerimiz çok açık ve net. OHAL döneminde iflas edilmiş bir kanuna dayanılarak ve aslında Anayasa’da karşılığı olmayan bir kanuna dayanılarak bugüne kadar kayyım atamaları gerçekleşti. Elbette biz bu konudaki görüşlerimizi her iki siyasi partiyle de bugün görüştüğümüz hem AK Parti hem de MHP ile bu Türkiye’nin demokratikleşmesi bağlamında kayyım konusu da gündem konularından biriydi. Bununla ilgili biz elbette net bir yanıt aldık diyemem kendilerinden. Ama demokratikleşme konusunda her iki parti bazı adımları atılmasıyla ilgili fikirlerini beyan ettiler.

Cumhurbaşkanı’nın söyleyecekleri önemli

PKK’nin, silahların biran önce susması güvenliğin tesis edilmesiyle ilgili verdikleri genel bir mesaj oldu. Bu anlamıyla net bir takvim açıklama ya da net bir planlama zaten bizlerin yapacağı bir şey değil. Bu ne DEM Parti’nin ne AK Parti’nin tek başına ne de MHP’nin. Bunun ötesinde başta AKP’ye elbette görev ve sorumluluklar düşer. Yürütmedir. Burada Sayın Cumhurbaşkanının yürütmenin başı olarak kendisinin bu konuda söyleyecekleri çok önemlidir. Bunların ne olduğunu biz bilmiyoruz. Burada elbette devlete çok önemli görevler düşmektedir. Bu konuda devletten ve yürütmenin başı olan Sayın Cumhurbaşkanı ve yürütmenin bu konuda pozitif adım atılmasını beklemekteyiz.

Mesaj, çağrının karşılık bulması anlamında destek sağlar

Newroz planlamasıyla ilgili Sayın Abdullah Öcalan’dan Newroz’da okunmak üzere ya da gösterilmek üzere bir mesaj beklediğimizi kendilerine iletmiş olduk. Somut bir adım atılmasını bekliyoruz. Sayın Öcalan’ın mesajının Newroz’da paylaşılması; atılan bu adımın, yapılan bu çağrının somut olarak bir karşılık bulması anlamında da destek sağlayacaktır. Bu zeminin yani barışın toplumsallaşması bağlamında önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyoruz. O yüzden de çok önemsiyoruz bu mesajı. Bu mesajla ilgili taleplerimizi yetkililere ilettik. Ümit ediyoruz bunun karşılığını pozitif bir şekilde alırız. Önümüzdeki günlerde bunu göreceğiz” dedi.

Kaynakİlke TV

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN ŞUBAT SAYISI ÇIKTIspot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 222. SAYISI ÇIKTI!spot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,950AboneAbone Ol