Onur Yürüyüşü’nü takip eden gazetecilerin maruz kaldığı şiddeti protesto eden gazetecilik örgütleri İstanbul Valiliği önünde düzenledikleri protesto eyleminde “Bu insanlık dışı yöntemlerde ısrar etmeyi düşünen memurları uyarıyoruz. Cezasızlık zırhına güvenmeyin! Size bu kanunsuz emri verenlerle birlikte mutlaka yargılanırsınız!” dedi
27 Haziran’da İstanbul’da düzenlenen Onur Yürüyüşü eylemini takip eden gazetecilerin maruz kaldığı ve polislerin AFP foto muhabiri Bülent Kılıç’ı yere yatırıp boynuna dizleri ile bastırdığı sahnelerle büyük tepki çeken polis şiddeti İstanbul Valiliği önünde protesto edildi. 14 gazetecilik örgütünün çağrısı ile İstanbul’un yanı sıra Ankara ve İzmir’de de eylemler düzenlendi.
Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği, Diplomasi Muhabirleri Derneği, DİSK Basın-İş, Ekonomi Muhabirleri Derneği, Gazeteciler Cemiyeti, Haber-Sen, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Parlamento Muhabirleri Derneği, Samsun Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Foto Muhabirleri Derneği, Türkiye Gazeteciler Sendikası ve Türkiye Haber Kameramanları Derneği’nin çağrısıyla 14.00’da Cağaloğlu’nda toplanan gazeteciler “Nefes Alamıyoruz / Gazetecilik Boğulamaz” yazılı bir pankart açarak sloganlarla İstanbul Valiliği önüne yürüdü.
Pankartın hem ardında hem karşısında kalabalık bir gazeteci topluluğu yer alırken, Bülent Kılıç eylemi takip etmek için gelen meslektaşları aracılığıyla kamuoyuna seslendi. Kılıç o gün yaşadığı şiddet nedeniyle kendisiyle dayanışma gösteren meslektaşlarına teşekkür ederken, bazı haber kanallarının bu şiddeti haberleştirmemesine tepki gösterdi. “Diziyle boynuma bastıran polis hala görev başında” diyerek bu koşullarda gazetecilerin güvenliğinden söz edilemeyeceğini belirten Kılıç, nasıl ki bir hekim şiddete uğradığında bütün hekimler tepki gösteriyorsa bir gazeteci şiddete uğradığında da bütün gazetecilerin tepki göstermesi gerektiğini söyledi.
“Size bu kanunsuz emri verenlerle birlikte mutlaka yargılanırsınız!”
Kılıç’ın konuşmasının ardından 14 gazetecilik örgütü adına ortak basın açıklaması okundu. Ortak açıklamada şöyle denildi:
“Bu şiddet dalgasının amacı medya çalışanlarını bezdirmek ve görevini yapmaktan uzak tutmak ise, bu amaca ulaşmanın mümkün olmadığını bir kez daha, gür bir sesle haykırıyoruz.
Gazetecilik suç değildir ve bizler gazetecilik yapmaya devam edeceğiz. Gazetecilere şiddet uygulanmasını kanıksamayacağız, asla kabul etmeyeceğiz!
Bu insanlık dışı yöntemlerde ısrar etmeyi düşünen memurları uyarıyoruz. Cezasızlık zırhına güvenmeyin! Size bu kanunsuz emri verenlerle birlikte mutlaka yargılanırsınız!
Gazeteciliği boğmanıza izin vermeyeceğiz!”
Basın açıklamasının ardından gazeteciler Valilik binasının bahçe duvarına ilerleyerek kameralarını parmaklıklara astı.
