11 C
İstanbul
12 Mayıs Pazartesi, 2025
spot_img

Gazeteciler bombalanan Özgür Ülke Gazetesi önünden seslendi: “Susmayacağız”

Gazeteciler, Özgür Ülke Gazetesi’nin bombalanmasının 28. yıldönümünde bir araya geldi. Özgür basın emekçileri gerçeği söyledikleri için onlarca gazetecinin öldürüldüğünü, tutuklandığını hatırlatarak tüm baskılara rağmen “Durmayacağız, yorulmayacağız, susmayacağız” dedi.

Yeni Yaşam Gazetesi, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) ve Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 3 Aralık 1994’te Özgür Ülke Gazetesi’nin İstanbul Cağaloğlu’nda bulunan merkez bürosu, Kadırga ve Ankara’daki bürolarının eş zamanlı bombalanmasının yıl dönümü nedeniyle Kadırga’da bulunan gazetenin eski binası önünde anma etkinliği düzenledi.

“Özgür basın susturulamaz” pankartının açıldığı anmada, patlamada yaşamını yitiren Ersin Yıldız’ın fotoğrafları taşındı. Anmaya gazeteci Hüseyin Aykol, İnsan Hakları Derneği(İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (Basın-İş) Genel Başkanı Faruk Eren, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Musa Piroğlu, Kemal Bülbül ve çok sayıda gazeteci katıldı.

Saygı duruşunun ardından basın açıklamasını okuyan Hüseyin Aykol, 28 yıl sonra yine aynı yerde olduklarını belirterek “Bir zamanlar bembeyaz bir martı gibi denize doğru uzanan o güzel binamızın önünde, yine dostlarımızla birlikteyiz. Bir kez daha Ersin Yıldız’ımızın ve ondan önce, ondan sonra yitirdiklerimizin acısını yüreğimizin derinliklerinde hissediyoruz. Her yıl sayıyoruz; aklımızdan hiç çıkmasın diye sayıyoruz, herkesin aklına kazınsın diye: 25, 26, 27…Bugün 28’inci yıldayız.” dedi.

Özgür Ülke’nin üç ayrı binasının Tansu Çiller’in “Bertaraf edilsin” emriyle aynı anda bombalandığını hatırlatan Aykol “Taraftık çünkü biz. Halkın tarafıydık, gerçeğin tarafıydık ve bertaraf edilmemiz bu yüzden gerekliydi. Ama o gün başlamadı her şey. Daha sonra da bitmedi. “Bu ateş sizi de yakar” manşetini attığımız günden bu yana geçen 28 yıl boyunca ülke boydan boya ateşler içinde kaldı ve hiç gün yüzü görmedi. Bugün hâlâ savaş tamtamları çalınıyor” diyerek hala gerçeğin peşinden koşmaya devam ettiklerini ifade etti.

Onlarca gazetecinin pusularda yitirildiğini, onlarca gazetecinin gerçeği söyledikleri için hapishanede olduğunu hatırlatan Aykol “Nagihan’ımızı Süleymaniye’de daha geçenlerde katlettiler, Nujiyan’ımızı çok sevdiği Şengal topraklarına verdik ve birkaç gün önce Derik’te İsam Ebadullah kardeşimiz bombardımanın hedefi oldu. Ama yanıldılar. Hep yanıldılar. Bir bombalık ömrümüz var sanıyorlardı, yanıldılar. Her düşenin kalemini arkasından gelenler devraldı, her mezarlık dönüşünde daha da kalabalıklaştık. Bir kilitlik kapımız var sanıyorlardı, yanıldılar.” şeklinde konuştu.

“Durmayacağız, yorulmayacağız, susmayacağız”

Özgürlüğü ve hakikati hep içlerinde taşıdıklarını kaydeden Aykol konuşmasına şöyle devam etti:

“Ve arada çok bakan da eskittik biz. Kimler gelip geçti. ‘Bitti bitiyor” diyenleri, ‘düştü düşüyor’ diye heveslenenleri de gördük. Çok hakimi, savcıyı emekli ettik ayrıca. Hatta bazıları dünyadan bile emekli olmuşlardır artık, kimse adlarını bile hatırlamıyor yazık! Asri mezarlıkta yerleri baki ama halkın kalbinde bir toz zerresi kadar yer kaplamıyorlar.

Biz hayatta kaldık ama. Nefes alıp vermek değil öyle. Yüreğimiz çarpa çarpa, bayrakları elden ele geçirerek yürüdük ve geldik bugüne. İşimizin başında, Apê Musa’nın yolundayız. Şimdi, 28 yıl sonra, Ersin’e ve bütün şehitlerimize yeniden söz veriyoruz. Durmayacağız, yorulmayacağız, susmayacağız.”

“Bu mücadele yaşamını yitirenlere borcumuzdur”

Aykol’un ardından konuşan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, “Burası bir halkın gazetesi. 28 yıl önceyi çok iyi hatırlıyorum. Özgür Ülke binasının bulunduğu binada Belge Yayınları da vardı. Karşı daire boştu ve birileri tuttu. Biz bunların bir şeyin peşinde olduğunu söylemiştik ve ertesi gün bomba patladı. Apê Musa’dan Ferhat Tepe’ye onların çocukları bu mücadeleye hala devam ettiriyor. Çünkü bu mücadele yaşamını yitirenlere karşı borcumuzdur. Burada bu gazete bombalandığında muhalefetim diyen birçok kişi ortalıkta yoktu. Siz görmediğiniz için siz sustunuz için siz mağdur seçici olduğunuz için bunları yaşıyoruz. Basına yönelik tüm saldırılara karşısındayız” şeklinde konuştu.

“Gerçeğin sesini kısamazlar”

Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren ise, matbaanın bu topraklara girdiğinden bu yana gazetecilerin baskı altında olduğunu söyledi. Eren, “Cumhuriyet tarihi boyunca her gün bir gazeteci katledildi. Bunun en büyük bedelini özgür basın geleneği verdi. Onlarca gazeteci arkadaşımızı gözaltında ve faili meçhul cinayetlerde kaybettik. Ne yaparlarsa yapsınlar gerçeğin sesini kısamazlar” dedi.

“Katliamlar tarihine tanıklık”

HDP Milletvekili Kemal Bülbül de şunları söyledi: “Bir tarihe tanıklık ki katliamlar tarihi. İnkar, ırkçılık tarihi. Yüzyılı tamamlıyoruz. Yüzyılı tamamlarken katledilen gazetecilerin sayısını bilmek oldukça zor. Bu ırkçı, faşist sistem bazen Şark Islahat Planı bazen Tunceli Kanunu bazen Özel Harp bazen sıkıyönetim bazen darbe bazen de basını bastırma ve susturmadır. Bu binayı bombalayanlar bu gün Rojava’ya bomba atanlardır. Roboski’ye bomba atan Madımak’ı yakanlardır.”

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN ŞUBAT SAYISI ÇIKTIspot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 222. SAYISI ÇIKTI!spot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,950AboneAbone Ol