Gazeteci Hayri Tunç’un sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması İstanbul 42. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
İddianamede Tunç’a yöneltilen suçlamalar arasında 13 Aralık 2017 tarihli gazeteci Aziz Tunç’un Maraş Katliamı ile ilgili yaptığı bir video haberin olduğu sosyal medya paylaşımı, “Barınamıyoruz” eylemine katılan öğrenciler, 2016 yılındaki Beşiktaş’taki bombalı saldırı ve 25 Eylül 2021’de Kağıthane’de bekçinin bir kadını öldürmesine ilişkin Gazete Karınca’nın yayınladığı kadın cinayeti haberini paylaştığı tweetleri delil olarak gösteriliyor.
Savcılıkta verdiği ifadenin geçerli olduğunu ifade eden Tunç, “Paylaşımların hiçbirinde atılı suçun unsurları yoktur. Bir kısmı haber paylaşımıdır. Birinci sıradaki paylaşımım Maraş katliamı ile ilgiliydi. Katliamla ilgili kitap ve arşiv çalışması yaparken katliamda oğlunu kaybetmiş bir kadınla görüştük. Bir yıl sonra kadın yaşamını yitirdi. Çektiğimiz videoda anlattıkları unutulmasın diye paylaştım. Diğer suçlama konusu tweetlerim ise Beşiktaş saldırısı, üniversite öğrencilerinin barınma sorunu ve bekçilerle ilgiliydi. Atılı suçu kabul etmiyorum” şeklinde savunmasını yaptı.
Müvekkilinin beyanlarına katıldığını belirten avukat Arzuhan Halis, detaylı savunmalarını hazırlamak için süre talebinde bulundu.
İddia makamının eksik hususların giderilmesini talep ettiği duruşmada mahkeme, Tunç’un avukatının süre talebini kabul ederek davayı 6 Aralık’a erteledi.