Eskişehir Kanatlı AVM önünde bir araya gelen Eskişehirli ve İranlı kadınlar “İran halkı kazanacak, halklar kazanacak” dedi.
Eskişehirliler TMMOB, DİSK, KESK ve EBTO’nun çağrısıyla “İranlı kadınların, gençlerin, işçi ve emekçilerin birliği Molla rejimini yenecek! Yaşasın enternasyonal dayanışma!” demek için Kanatlı AVM önünde bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdiler. Açıklamaya Eskişehir’de yaşayan çok sayıda İranlının katılımı dikkat çekti. Sık sık “Jin jiyan azadi”, “Zend zendegi azadi”, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganları atıldı.
Emek ve meslek örgütleri adına açıklamayı okuyan Eskişehir Bilecik Tabip Odası Genel Sekreteri Seçil Biçer; “İranlı kadınlar, gençler, işçiler, emekçiler kadın mücadelesi etrafında birleşiyor! Selam olsun direnen İran halkına! İran rejimi döktüğü bunca kanda boğulacak, İran halkı kazanacaktır!” dedi.
Mahsa Amini’nin gözaltına alınmasıyla katledilmesine giden süreç hakkında bilgi veren Biçer, “İşte o günden beri İran’da direnişin şifresi oldu Mahsa Amini. İran’da kadınlar üzerinden yükselen baskı ve tahakküm rejimine karşı tüm halk ayakta. Sokakta yalnızca kadınlar yok. Sosyal, ekonomik, demokratik, adil ve eşit bir yaşam talepleriyle pek çok kesim sokakta. Fabrika işçilerinden esnafa, öğrencilerden öğretmenlere kadar tüm İran halkı şeriatçı diktatörlüğe karşı birleşiyor, gericiliğin saldırılarına karşı direniyor” diyerek sözlerine devam etti.
Seçil Biçer; İran’da sistematik bir baskı olduğunu ve bu baskıyı güçlendiren devlet, aile, din gibi zor araçlarının yanı sıra ahlak polisinin de 2006 yılında kadınların giyimini kontrol etmek olmak üzere ortaya çıktığını belirtirken, “Ahlak polisinin sebep olduğu Mahsa Amini cinayeti; kadınlar üzerindeki baskının görünür olmasını ve ahlak devriyesi gibi zor aygıtlarının İslam Cumhuriyeti’nin tamamlayıcı sembollerinden biri olduğunu göstermiş oldu. Yaşanan ekonomik krizle beraber ekonomik baskı da İran’daki sistematik baskının bir unsuru haline geldi. Ekonomik ve siyasal kriz, kadın bedeni üzerindeki baskı ve tahakkümü ayyuka çıkardı” dedi.
“Özgür bir dünyayı hep birlikte inşa edeceğiz”
Açıklamanın devamında ise “İran çok uzağımızda değil” diyen Seçil Biçer Türkiye’de yaşanan benzer baskılardan bahsetti. “Biz Türkiyeli halklar, işçiler, emekçiler, gençler, kadınlar olarak bu baskı zihniyetini çok iyi tanıyoruz. Hakkımızı aramak, ‘yaşamak istiyoruz’ demek için sokağa çıktığımızda karşımıza dikilen polis şiddetinden, işkence ve tacizden biliyoruz. Grev yasaklarından tanıyoruz. Gerici tarikatlar istedi diye İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasından biliyoruz bu zihniyeti. Yasaklanan konserlerden, tutuklanan gazetecilerden, sanatçılardan biliyoruz. Nefretin devlet eliyle büyütülmesinden tanıyoruz. Ve reddediyoruz bu karanlığı! Türkiye’den İran’a eşit, özgür, adil ve insanca bir yaşam için isyan ateşini büyütüyoruz.
Bugün İran’da bir kadın kendisine çizilen sınırları reddettiği için öldürüldü ve onun şahsında cisimleşen bu mücadele bizim de mücadelemizdir. Mahsa’nın katili gerici molla rejimidir. Ve biz dünyanın her yerindeki kadınlar olarak; gericiliğe, karanlığa, zorbalığa teslim olmayacağımızı buradan bir kere daha haykırıyoruz! Bu mücadeleyi halkların, işçilerin, emekçilerin isyanı ve direnişiyle birleştirerek özgür bir dünyayı hep birlikte inşa edeceğiz!” diyen Seçil Biçer sözlerini; “Diktatörlere karşı yaşasın kadın dayanışması! Jin, jiyan azadi! Yaşasın enternasyonal dayanışma!” diyerek tamamladı.
Açıklamadan sonra uzun süre alanı terk etmeyen İranlı ve Eskişehirli kadınlar sloganlarıyla öfkelerini dile getirdiler. Açıklama İranlı Kadınların Mahsa Amini anısına mumlarını yakmalarıyla sona erdi.
