Çevre sorunlarının ve doğanın katledilmesinin temel nedeni olan kapitalist üretim tarzı daha fazla kâr amacıyla, canlıların yaşam alanlarını ortadan kaldırmaktadır. Hava, su ve toprak kapitalistlerin aşırı kar hırsı nedeniyle her gün daha da kirlenmektedir.
Erzincan İliç’te Emperyalist Tekeller ve onların işbirlikçileri (AnaGold Şirketi) tarafından işlenen Maden Ocağı’nda büyük bir doğa katliamı yaşanmış ve toprak kayması sonucu 9 işçi yaşamını yitirmişti. Henüz bu katliamın hesabını vermeyen TC devleti, şimdide Erzincan’ın merkeze bağlı Ergan Köyü’nde yeni bir doğa katliamına imza atmaya hazırlanıyor.
“ÇED Raporu gerekli değil”
Ergan Köyü ve Yaylabaşı sınırları içinde devlete bağlı Karayolları 16. Bölge Müdürlüğü tarafından Kalker Taş Ocağı kırma eleme tesisinin işletilmesi planlanmaktadır. Bununla birlikte 23 hektarlık mera alanında yılda 350 bin ton Kalker üretimi hedeflenmektedir.
Kuzey Anadolu Fay hattının geçtiği Erzincan, yeni bir çevre felaketi ile karşı karşıya kalmaktadır.
“Ergan Köyü’nde taş ocağına hayır! Köyümüzde taş ocağı istemiyoruz”
Erzincan Valiliği Çevre Etki Raporu’na (ÇED) ‘gerek yok’ diyerek projeye onay vermiştir. Bu durum köylülerde büyük bir tedirginlik yaratmış, bunun üzerine köylülerden oluşan 20 kişilik bir heyet avukat eşliğinde ‘ÇED raporu gerekli değil’ kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması için, mahkemeye itiraz dilekçesi vermiş ve hukuki bir mücadele başlatmıştır.
Hukuki mücadelenin yansıra sosyal medya ve basın aracılığıyla seslerini duyurmaya çalışan köylüler, “Ergan Köyü’nde Taş Ocağına Hayır! “Köyümüzde Taş Ocağı İstemiyoruz’’ diyerek seslerini duyurmaya çalışmaktadırlar.
Köyün 500 metre yakınındaki mera alanında yapılmak istenen Taş Ocağı projesi hayata geçirildiği taktirde, köylüler: ‘’orman ve bitki örtüsü ortadan kalkacak ve erozyona neden olacaktır’’ diyorlar. Yapılması planlanan Taş Ocağı, yılda 300 ton dinamit patlatılması nedeniyle yer altı kaynaklarının kaybolmasına, doğadaki hayvanların ölmesine ve var olan heyelan riskinin artmasına neden olacaktır.
“Bize destek olun”
Ergan Köy halkından birisi kaygılarını şöyle dile getirmektedir. ’’İnsanların yaşlı, kadın ve gençlerin direnişini televizyonlardan izlerdik ve içten içe üzülürdük ama sadece üzülmekle kalırdık. Bir gün sıranın bize de geleceği hiç aklımıza gelmezdi. Şimdi sıra bize geldi. Doğasını ülkesini seven herkese seslenmek istiyorum; bir gün sıra hepinize ve yaşadığınız yerlere gelecek. Çünkü bu zihniyet durmayacak ve değişmeyecek. Lütfen bize destek olun. Bizim yaptığımız hatayı yani sadece üzülmekle kalmayın…’’
Ayrıca bölgedeki halkın geçim kaynağı olan arıcılık, tarım ve hayvancılık artık yapılamaz hale gelecektir. Köylüler, günde 140 kamyonun köyün etrafından ve tarım arazisinin içinden geçtiğini belirterek, bu durumun köyü ve çevresini yaşanmaz hale geleceğini belirterek, Taş Ocağı işletmesinin iptali için sonuna kadar mücadele edeceklerini ve bu mücadeleye duyarlı tüm kesimleri destek vermeye çağırdıklarını belirtmektedirler.