Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’ni 8 Haziran’da ziyaret eden İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, hapishanedeki hasta tutukluların durumu ve uygulamalara dair konuştu.
Gezi davası tutuklusu TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Mücella Yapıcı’yı ziyaret eden Keskin, Yapıcı’nın maruz kaldığı hak ihlallerini aktardı. Yapıcı’nın hastaneye götürülürken kollarının sıkı bir şekilde kelepçelendiğini ve buna bağlı olarak kollarında morlukların oluştuğunu belirten Keskin, Yapıcı’nın hastaneye her götürüldüğünde işkenceye maruz kaldığını dile getirdi. Keskin, şöyle devam etti:
“Mücella Yapıcı, bundan dolayı artık hastaneye gitmeme kararı aldı. Bu insanların dışarıdaki insanlardan daha güçlü olduğuna bir kez daha şahit olduk. Siyasi tespitleri bunun bir göstergesiydi. Gezi tutukluları çok büyük bir haksızlık sonucunda ve hukukun bir intikam aracı olarak kullanılmasından dolayı içerdeler. Mücella Yapıcı bugün bir kez daha dile getirdi. 2015’te aldıkları cezadan beraat ettiklerini fakat yine aynı nedenden dolayı kendilerine ikinci kez dava açıldığını ve ceza aldıklarını söyledi.”
Fatma Tokmak günde bir saat uyuyabiliyor
Yaklaşık 22 yıldır hapishanede tutulan ve ileri derecede kalp kapakçığı rahatsızlığı, bronşit ile astım hastalıkları olan ağır hasta tutuklu Fatma Tokmak’ı da ziyaret eden Keskin, müvekkili Tokmak’ın işlemediği bir suç yüzünden hapishanede olduğunu belirtti. Tokmak’ın yargılandığı zaman Türkçe bilmediğini ve bir ifadeye zorla imza attırılarak soruşturma açıldığını söyleyen Keskin, “Buna bağlı olarak dava açıldı. Küçücük çocuğu ile birlikte sorgulama esnasında birçok işkenceye maruz kaldı” dedi.
Tokmak ağır hasta tutuklu olmasına rağmen Adli Tıp Kurumunun (ATK) hakkında verdiği “Cezaevinde kalabilir” raporunu hatırlatan Keskin, “ATK’nin siyasi tutuklulara ilişkin raporları hep böyle oluyor. Oysaki Fatma Tokmak’ın cezaevinde kalamayacağına dair İnsan Hakları Vakfının (TİHV) raporu var. Savcılığa bunu da sunduk ancak maalesef ki bu talebimiz bugüne kadar kabul edilmedi. Adalet Bakanlığına aynı şekilde defalarca başvurmamıza rağmen talebimiz hep reddedildi” dedi.
Tokmak’ın sağlık durumunun her geçen gün kritikleştiğini gözlemlediklerini belirten Keskin, rahatsızlıkları sebebiyle Tokmak’ın günde sadece bir saat uyuyabildiğine dikkat çekti. Keskin, artık nefes alamayan Tokmak ile doktorunun ilgilenmediğini ve kötü muamelede bulunduğunu da dile getirdi.
Kocaeli’nde 1996 yılında iki buçuk yaşındaki oğlu Azad ile birlikte gözaltına alınan Fatma Tokmak, çıkarıldığı Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) tarafından “Devletin birlik ve bütünlüğünü bozmak” iddiasıyla müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Hapishaneye girmeden önce herhangi bir sağlık sorunu bulunmayan Tokmak, yıllar içerisinde koşullardan kaynaklı kalp kapakçığı rahatsızlığının yanı sıra bronşit ve astım hastalıklarına yakalandı. Düzenli olarak tedavi görmesi ve ilaç alması gereken Tokmak, 2006 yılında sağlık sorunları nedeniyle “yurt dışı yasağı” konularak tahliye edildi. Ancak cezasının Yargıtay tarafından onanması üzere 2010 yılında tekrar tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’ne konuldu.
