2022’nin 1 Mayıs’ına, işçilerin emekçilerin bayramına yürüyoruz. İşçilere emekçilere bayram yüzü göstermeyenlerin yarattıkları krizlere göğüs gererek her gün sürdürdüğümüz mücadelemizi meydanlara taşıyacağız. Bir yanımız ayaz; bir yanımız açlık, yoksulluk. Artık korku filmi izler gibi izliyoruz zamları. Krizi emekçilere anlatmaya gerek dahi yok, biz meydanlarda çözümü anlatacağız.
Pandemi ile geçen iki yıl ardından, bu 1 Mayıs’ta kitlesel biçimde kortejler kuracağız, meydanlarda buluşacağız, bir arada yürüyeceğiz. Şimdi pandemi günlerini geride bıraktık. Hepimizin sırtında ağırlaşan geçim derdi var. Bu 1 Mayıs, bize bu krizleri reva görenlere vereceğimiz yanıt olacak.
Bu kriz ne bugün çıktı, ne de yarın bitecek. İşçi sınıfının çocuklarına kuşaklar boyu kriz var. Biz mi çıkardık krizi? Daha az mı çalıştı emekçiler? Daha az mı üretti? Pandemide bile bizi işyerlerine sürmediler mi? Vızır vızır çalışmadı mı o fabrikalar? Karda kışta sipariş taşımadı mı motorcularımız? Çölün sıcağı, karın kışın ayazı demeden binalar yapmadı mı inşaatçılarımız? Biz daha az çalışmadık, biz daha az üretmedik. Onlar daha çok el koydu, onlar daha çok zenginleşti. Kriz bu düzenin kendisi.
Patronların egemen olduğu bu düzende çözüm yok. Onlar bize krizlerden başka bir şey vaad edemez. Başka bir dünyayı yalnızca emekçilerin yönetimi vadedebilir. İşçiler, emekçiler; yani emekleriyle, fikirleriyle bu hayatı yaratanlar, bu derdi en çok çekenler çözüm vadedebilir. Bu miadını doldurmuş düzene karşı “çözüm emekçilerin yönetimi” demek için 1 Mayıs meydanlarında buluşalım.
Emekçilerin yönetiminde;
– Sermaye lehine işleyen bu ekonomik model, emekçiler lehine değiştirilecek
– Halkın aleyhine yapılan tüm ihaleler iptal edilecek, başımıza yığdıkları borçlar silinecek
– Yoksulluğu bitirmek için zenginlik vergilendirilecek. İşsizliği bitirmek için kamu yatırımları ve kamulaştırmalarla iş alanları yaratılacak.
– Asgari ücret düzenine son verilecek. Asgari değil, mutlu olacağımız ücret olacak. Enflasyona karşı her ay artış uygulanacak.
– Eksiksiz her işyerine sendika girecek. Günde 6 saatten fazla çalışma olmayacak.
Devran dönecek. Yalnızca bir avuç sömürücünün sefa sürdüğü bu devir bitecek. Ekmeğimiz savaşlara harcanmayacak. Gençler hür, kadınlar ve LGBTİQ+lar özgür, halklar eşit olacak. Bir orman gibi kardeşçe yaşayacağız. Emekçilerin yönetimi baharı getirecek, güzel günleri, güneşli günleri… Hiçbir çocuğun bir kuru ekmeğe, süte muhtaç kalmadığı günleri.
Bizlerin, emekçilerin, emeğiyle geçinenlerin çoğunluk olmaktan başka gücü yoktur. O gücü meydanlarda gösterelim. Bu krizin derdini çeken çoğunluk olarak; bizi sömüren bir avuç azınlığa üretenlerin gücünü gösterelim. Krizlerin değil, eşitliğin olduğu günleri kazanmak için 1 Mayıs’a yürüyelim. Emekçilerin yönettiği bir ülke ve dünya için 1 Mayıs’ta bir arada yürüyelim.