Ekoloji örgütleri, Saray Rejimi’nin inşaat, baraj ve maden işletmeleri izinleriyle ortaya çıkan ekolojik tahribatlara karşı yeni bir mücadele hattı için bir araya geliyor.
İlki Bergama’da 11-12 Kasım 2017’de, ikincisi ise 24-25 Mart 2018’de Eskişehir’de bir araya gelerek Ekoloji Birliğini ilan eden 86 ekoloji örgütü, 11 Mayıs’ta Amed’de bir araya gelecek. Ekoloji Birliği, ÇandAmed’de yapacağı konferansla yeni dönem yönetimini belirleyerek, Türkiye ve Kurdistan’daki ekolojik tahribatlara ilişkin mücadele yöntemlerine ilişkin de planlama yapacak.
Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü Güner Yanlıç, konferansla yaşam alanlarına yönelik saldırılara daha yüksek sesle karşı çıkmayı hedeflediklerini belirterek, “Birlikte, barışık ve dayanışmacı bir yaşam için yerelden evrensele bir direniş hattı kurarak mücadele edeceğiz” dedi.
Amaç tahribatı gündemleştirmek
Amed Ekoloji Derneği’nin, Ekoloji Birliği’nin kurucu bileşenlerinden olduğunu hatırlatan Yanlıç, “Tüm bileşenler için Amed kenti ekoloji mücadelesi dahil bir çok alanda öncü bir rol oynamıştır. Bu nedenle bizler için çalışmamızı burada yapmak çok kıymetli. Tabii Amed’de ki talan ve tahribatlara dair bilgi alıp, dayanışma çalışmaları yapacağız. Silvan Barajı, kaya gazı ve petrol kuyularının yarattığı tahribatlar ve bu tahribatlarla beraber kurulan sömürü düzeni ne karşı ses vereceğiz. Sarım Çayı HES Projesi, Dicle nehri kirlilik, yanlış kentleşme gibi birçok tahribatı gündemleştirmek istiyoruz. Muhatapların sesimizi duymalarını sağlamak, yapılan ve yapılacak yanlıştan dönmelerini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Mücadelemizi yükseltiyoruz”
Kapitalist sistemin yaşam alanlarına yönelik saldırılarına dikkat çeken Yanlıç, bu saldırıların yerelden küresele bir kırım silsilesini barındırdığını dile getirdi. Konferanslarla yerelden evrensele mücadele hattı örmeyi hedeflediklerini vurgulayan Yanlıç, “Akbelen’de şirketlerin kazancı için yapılan kıyımlar, Kürt coğrafyasında tekçi ulus devlet inşası için yapılmakta. Aynı egemen sistemin kendini iktidarlar eliyle var etmesi sonucu doğal ve toplumsal yaşamı yok ettiklerini dillendirmek ve teşhir etmek için her gün daha da mücadelemizi yükseltiyoruz” diye belirtti.