Galatasaray Meydanı’nda geçen hafta 900’üncü eylemlerine yönelik engel ve baskılara karşı özelikle hukuk örgütlerindeki sessizliği eleştiren Cumartesi Anneleri, “Kayıplarımızı aramaktan da, Galatasaray’dan da vazgeçmiyoruz” dedi.
Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybettirilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin açığa çıkarılıp yargılanması talebiyle gerçekleştirdikleri eylemin 901’incisini online gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde Cumartesi Anneleri 900’üncü haftasında Galatasaray Meydanı’nda yaptıkları eyleme yönelik gözaltı ve engellemelere dikkati çekildi.
Basın metnini 42 yıl önce gözaltında kaybettirilen Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren okudu. İnsanların görüşlerini ifade edebilmesi için düzenledikleri toplanma ve gösterilerde mekan ve zamanını serbestçe seçme hakkına sahip olduğunu hatırlatan Eren, Galatasaray Meydanı’nda eylem yaptıkları için iktidarın düşmanca tavrıyla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. İktidarın şiddet ve baskı politikalarıyla kendilerini susturmaya çalıştığını ifade den Eren, “Biz her seferinde sözümüzü söylemenin bir yolunu bulduk” dedi.
Sessizliğe tepki
Devletin barışçıl toplantıları kolaylaştırma ve koruma yükümlülüğü olduğunu hatırlatan Eren, Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından eylemlerinin 4 yıldır keyfi bir şekilde engellendiğini ifade etti. Hukukun kendilerine karşı “yıldırma aracı” olarak kullanıldığına dikkati çeken Eren, “Anayasa yok sayılarak temel hak ve özgürlüklerimizi kullanmamız engelleniyor” dedi. Bu duruma karşı hukuk fakültelerinden, fakültelerin insan hakları merkezleri, anayasa kürsüsü ve Türkiye Barolar Birliği’nden ses çıkmamasına tepki gösterdi.
“Unutmayalım ki barışçıl toplanma hakkı demokrasilerin ölçüsüdür” diyen Eren, toplanma hakkının engellendiği yerde hukuktan ve demokrasiden bahsedilemeyeceğinin altını çizdi.
Cumartesi Annneleri’nin talepleri
Gözaltında kaybettirilen yakınları için tüm engellemelere karşı meşru taleplerinden vazgeçmeyeceklerini ifade eden Eren, şöyle devam etti: “Talebimiz açık ve net: Devlet şiddetinin bir yönetme biçimi olmaktan çıktığı bir Türkiye istiyoruz. Gözaltında kaybedilen insanlarımızın akıbetlerinin açığa çıkartılacağı, fail ve sorumlulardan adil bir yargı önünde hesap sorulacağı, gözaltında kaybetmelerin bir daha asla yaşanmayacağı demokratik bir Türkiye istiyoruz.”
Çağrı
Kaç yıl geçerse geçsin adalet istemekten ve kayıpları için eylem yaptıkları Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceklerini belirten Eren, “901. haftamızda demokratik, özgür, eşitlikçi ve adil bir Türkiye talep eden herkesi Cumartesi Anneleri nezdinde barışçıl toplanma hakkını savunmaya davet ediyoruz. Başta barolar olmak üzere, hukuk örgütlenmelerini göreve çağırıyoruz” diye konuştu.