Sendikalı oldukları için ‘Kod-29’la işten çıkarılan PTT-SEN ve PTT KARGO-SEN yöneticileri İstanbul ve İzmir’deki direnişlerini Ankara’ya taşıyor. Direnişteki işçilerden PTT-SEN Genel Başkanı Halit Büyük, haklarını alana kadar mücadelelerini sürdüreceklerini ifade ederken, örgütlenme uzmanı Ayşe Büşra Yılmaz da “Tüm emekten yana dostlarımızı direnişimize destek olmaya çağırıyoruz” dedi
PTT’de çalışan 14 bin taşeron işçinin kendi çabalarıyla kurduğu PTT-SEN ve PTT KARGO-SEN’in Yönetim Kurulu üyeleri pandemi sürecinde ya ‘Kod-29’la işten atıldı ya da ücretsiz izne zorlandı. 9 Aralık’tan beri İstanbul Sirkeci PTT Başmüdürlüğü ve İzmir Bayraklı Posta İşleme Merkez Müdürlüğü önünde direnen işçiler, yaklaşık bir buçuk aylık sürecin ardından 1 Şubat’ta Ankara’ya doğru yola çıkıyor. Öncelikle PTT Genel Müdürlüğü önünde bekleyişlerini sürdüreceklerini belirten işçiler, cevap alamadıkları takdirde ise direnişlerini Ulaştırma Bakanlığı ve Çalışma Bakanlığı önüne taşıyacaklarını belirtti.
‘1 Şubat’ta Ankara’dayız, kararlıyız’
PTT-Sen Genel Başkanı Halit Büyük, İzmir Bayraklı’daki Posta İşleme Merkez Müdürlüğü önünde direnenlerden. Yaşadıklarını Gazeteduvar’a anlatan Büyük, Ege Bölgesi’nde ciddi anlamda sıkıntılar olduğunu ve işçi arkadaşlarının da taşeron şirketin baskısı altında olduğunu belirtti: “Taşeron şirket bizim sendikamızdan istifa ettirip kendi sendikalarına üye yapmaya çalışıyor. Konuyla ilgili geçtiğimiz haftalarda gelen Çalışma Bakanlığı müfettişlerine ifade verdik. Sıkıntıları anlattık. Bir rapor hazırlanacak. Ama şirkete nasıl bir yaptırımı olur bilemiyoruz. PTT daha önce de kendi müfettişleriyle sendikal baskı olduğunu raporlamıştı. 1 Şubat’ta Ankara’dayız. İzmir’de CHP il başkanları ve milletvekilleri de bizleri ziyaret ederek yalnız olmadığımızı söylediler. Bizler de hakkımızı alana kadar mücadeleyi sürdürmekte kararlıyız.”
‘Sendikal baskı yapıldığına dair rapor var ama muhattap yok’
Direnişe İstanbul’da devam eden sendikanın Örgütlenme Uzmanı Ayşe Büşra Yılmaz ise işten atmalar olduğundan beri PTT Genel Müdürü Hakan Gülten’den görüşme talep ettiklerini, ancak ‘pandemi koşulları’, ‘yurt dışında olması’ ve benzeri bahanelerle olumlu bir dönüş yapmadığını söyledi. İnsan Kaynakları ve daha birçok birime yazılı olarak da görüşme taleplerini ilettiklerini ancak cevap alamadıklarını ifade eden Yılmaz, PTT’nin kendi müfettişlerinin İzmir’de sendikal baskı yapıldığına dair rapor hazırlamasına rağmen hâlâ muhatap bulamadıklarını belirtti.
‘Kamuoyunun desteğine ihtiyacımız var’
“Muhataplarımız PTT Genel Müdürlüğü, Ulaştırma Bakanlığı Çalışma Bakanlığı ancak hiç kimseyle görüşemedik” diyen Yılmaz, AK Parti ve MHP de dahil olmak üzere tüm siyasi partilerle görüştüklerini ancak herhangi bir sonuç alamadıklarını söyledi. Sendika olarak ciddi desteğe ihtiyaçları olduğunun da altını çizen Yılmaz şöyle devam etti: “Biz işçilerin öz gücü ve iradesiyle kurulmuş bir sendikayız. Başka bir desteğimiz, bir maddi gelirimiz yok. Bu süreçte ciddi anlamda dayanışmaya ihtiyacımız var. Biz işçilerin dayanışması ile ayakta durmaya çalışan bir sendikayız. Arkadaşlarımız işsizlik maaşı bile alamıyor. Kamuoyunun sesimizi duymasını ve yalnız bırakmamasını istiyoruz. 1 Şubat’ta Ankara’da olacağız. Biz bu karda kışta ailemizi, çoluğumuzu, çocuğumuzu bırakıp Ankara’ya gitmek merakında değiliz. İşçilerin hakları illa ki Ankara’da darp edilip gözaltına alınınca mı gündem olacak? Biz böyle olsun istemezdik. Tüm emekten yana dostlarımızı direnişimize destek olmaya çağırıyoruz.”
Kod 29 nedir?
İş Kanunu’nun 25’inci maddesinin ikinci bendine göre işverenler, “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller” kapsamında işçilerin sözleşmelerine son verme hakkına sahip. SGK’nin işten çıkış kodlarından 29’uncusu olduğu için “Kod 29” olarak anılan bu madde ile işten çıkarılanlar hem kısa çalışma ödeneğinden faydalanamıyor hem de kıdem tazminatı ve işsizlik maaşı alamıyor. Korona virüsü salgını nedeniyle 16 Nisan 2020’de uygulanmaya başlayan ve hala devam eden işten çıkarma yasağı, Kod 29 ile işten çıkarmaları kapsamıyor. Bu nedenle birçok firma, pandemi dönemindeki işten çıkarmalarda Kod 29’u kullanması sebebiyle eleştiriliyor.
