Abdullah Cömert davasında, yerel mahkemenin 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdığı sanık polis lehine bozma kararı çıktı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı olayın bilinçli taksir olduğu iddiası ile kararın bozulmasını istedi. Cömert ailesinin avukatlarından Hatice Can, “Yargıtay’ın bu olumsuz kararına rağmen inatla ve inançla adalet mücadelemiz devam edecek” diyor
Gezi direnişi sırasında 3 Haziran 2013 günü Antakya’da düzenlenen gösterilerde polis tarafından atılan gaz fişeği ile katledilen Abdullah Cömert’in öldürülmesine ilişkin olarak polis memuru Ahmet Kuş aleyhine açılan davada, mahkemeler sanıktan mağdur yaratıp sanığı adaletten kaçırıyor.
Cömert’in Ahmet Kuş’un attığı gaz fişeği ile katledildiği kesinleşmiş, yerel mahkeme de Kuş’u silahtan sayılan gaz tüfeğiyle kastın aşılması suretiyle öldürme suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırmıştı.
Cömert ailesinin avukatları da Ahmet Kuş’un kasten öldürme suçundan cezalandırması istemi ile bu kararı temyiz etmişti.
Ne var ki Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı olayın bilinçli taksir olduğu iddiası ile bozulmasını istedi. Yargıtay bugün (24 Mayıs) “sanığın öldürme ya da yaralama kastıyla hareket ettiğini gösteren kesin ve inandırıcı deliller bulunmadığı” gerekçesiyle bilinçli taksir hükümleri uygulanması yolunda bozma kararı verdi.
Önce polisi gizledi, sonra sanığı kaçırdılar
Antakya’da Gezi Parkı Direnişi’ne destek için düzenlenen eylem sırasında polisin attığı gaz fişeği ile yaşamını yitiren Abdullah Cömert’in katilinin kim olduğu uzun süre belirlenememişti.
Devletin netleştiremediği görüntüler, Sendika.Org’un kardeş yayını Çapul TV tarafından netleştirilmiş ve böylece gaz fişeğinin hangi polis tarafından fırlatıldığı açığa çıkmıştı. Soruşturma ve dava süreci de ancak bu şekilde ilerleyebildi.
Ancak bu kez de sanık polisi koruma hamleleri başladı. Dava önce Hatay’dan Balıkesir’e nakledilerek sanık polis memuru Mersin Ağır Ceza Mahkemesi’nde SEGBİS sistemi ile sorgulandı. Cömert ailesi avukatlarının, sanığın sorgusunun Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılması gerektiğine yönelik itirazları da reddedildi.
Sanıktan “mağdur” yarattılar
Cömert ailesinin avukatlarından Hatice Can, Sendika.Org’a yaptığı açıklamada “Katilden mağdur yarattı, sonra da sanığı adaletten kaçırdılar” dedi. Can şunları söyledi:
“Davan sanığın ‘güvenliği’ gerekçe gösterilerek, yani sanıktan ‘mağdur’ yaratılarak Balıkesir iline nakledilmişken, sanık gene duruşma salonuna getirtilmeyerek adaletten kaçırılmıştır. Nakil kararı ile polisin gaz kapsülü ile öldürdüğü Abdullah Cömert’in ailesi mağdur edildi, adalet arayışı için Antakya’dan 1300 kilometre mesafede Balıkesir’e gidip gelmek zorunda kaldılar.”
Adalet mücadelemiz devam edecek
Yargıtay’ın sanık lehine verdiği bozma kararını eleştiren Can, “Abdullah Cömert davasında sanık polisin kasten öldürme fiilini işlediği yönündeki uzman mütalaası ve olgulara rağmen Yargıtay’ın vermiş olduğu bu karar toplumsal vicdanı zedelemiş, adalete olan inancı zayıflatmıştır. Yargıtay’ın bu olumsuz kararına rağmen inatla ve inançla adalet mücadelemiz devam edecek” dedi.
Sendika.Org