Dün haberlerde görmüş, okumuşsunuzdur mutlaka. 75 yaşında, 1.50 boyunda, 45 kilo ağırlığındaki Hatice (Kocalar) teyze, 5 erkeği darp etmekten para cezası aldı. Aslında savcı 5 yıl hapis istiyordu. Gündem olunca biraz utandılar herhalde, para cezasına çevirdiler.
Peki Hatice teyze kimleri kızdırdı da böylesine bir öfkeye maruz kalıyor?
Denizli’nin Tavas ilçesine bağlı Avadan köyüne termik santral yapılmak isteniyor. Santral için kömür madeni açılacak. Köylü istemiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Ocak 2022’de acele kamulaştırma kararı alıyor. 3 milyon 764 bin metrekarelik alana el konuluyor. Hatice teyze tarlasını vermiyor. Kamyon ve kepçelerle gelenlere direniyor. Onlar da “Bizi dövdü” diye mahkemeye koşuyorlar. Sonuç para cezası. Ve mahkeme çıkışında, düşman gibi toprağına çökenlere karşı şunları söylüyor Hatice Teyze:
“Kepçelerle çiğneyecek oldular, korkmadım, yılmadım. Dizinin üstüne çantasını koymuş para teklif ettiler, kanmadım, almadım… Benim şanım kalsın toprağımı koruduğum için.”
1000 davetli, hepsi de birbirinden kodaman!
Haberi okuduktan sonra “Acaba kimi, kimleri kızdırdı?” diye merak ederken, karşıma ilk çıkan bilgi, Yeni Asır’da 2015’te yayınlanmış bir magazin haberiydi: “Merve Artkıy ile Doğuş Kürkan, 1000 davetlinin katıldığı ve Altay’ın şarkılarıyla renk kattığı düğünden sonra balayı için Bali’ye gitti.”
Narlıdere Belediye Başkanı’nın kıydığı nikaha kimler katılmamış ki. Sadece şahitleri sayalım yeter: Dönemin Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, eski Devlet Bakanı Cavit Çağlar, eski Ege Ordu Komutanı Orgeneral Şükrü Sarıışık, Merkez Valisi Cahit Kıraç, Kaya Holding Başkanı Burhanettin Kaya, Aktürk Şirketler Grubu Başkanı Yaşar Aktürk, Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Nevzat Artkıy, Akça Holding Başkanı Rıza Akça, Artkıy Otomotiv Başkanı Erdinç Artkıy, LST Yazılım Başkanı Serdar Kasırga ve Aktürk Şirketler Grubu Başkanı Yaşar Aktürk. Gelinle damat Tarsus Amerikan Koleji sıralarından arkadaşmış.
Bakanlardan generallere, büyük şirketlerin sahiplerinden sanayi, ticaret odası yöneticilerine say say bitmiyor 1000 adet davetli. İşte Hatice teyze böyle bir güçle dövüşüyor.
Doğuş Kürkan, Hatice teyzenin tarlasını gasp etmeye çalışan Avdan Madencilik’in ortağı. Trabzon kökenli bir ailenin şirketi. Çeyrek asrı aşkındır İzmir’de iş yapıyorlar. Ege Trade AŞ. adında bir dış ticaret şirketleri de var.
Avdan Madencilik, 1996 tarihli baba Mustafa Kürkan’ın da bulunduğu çok ortaklı Modeks Tekstil’in devamı. 2009’da Avdan Madencilik oluyor. İki ortağı var. Behçet Süleymanoğlu ve Ayhan Yıldırım. Yıldırım, Ege Bölgesi Sanayi Odası yöneticilerindendi. Diğer ismi ise bugün çoğu kimsenin hatırlamadığı Türkiye’nin en büyük naylon fatura operasyonundan hatırlıyoruz. Yüzlerce şirket, patron, siyasetçi, bürokrat ve çete üyesinin karıştığı, dönemin parasıyla 50 trilyon lira olduğu tespit edilen dolandırıcılık ve naylon fatura operasyonuna, çapından dolayı ‘Balina Operasyonu’ denilmişti. Süleymanoğlu da tutuklananlar arasındaydı. Ama yasalarda yapılan bir küçük değişiklikle hepsi kurtuldu, ardından da zaman aşımına girdi dava. Süleymanoğlu’nun adı 2013’te Ankara’da otomatik silahlarla taranarak öldürülen petrol tüccarı Mustafa Akın cinayetinde de ‘azmettirici’ olarak geçiyordu. 2014 yılında Avdan Madencilik’in yönetiminden alelacele çıkarıldı.
Her taşın altından çıkıyor
Son 10 yıllık arşivi taradığımızda Kürkan’ın elini atmadığı yer kalmamış görünüyor. Mesela; 2012’de Alman Hotrock Holding Grubu ile jeotermal enerji yatırımına girişti. Amerika’da ilk NBA takımını alan, maden simsarı Rus oligark Mihail Prohorov’un Çeşme’de kurmayı istediği otel için kısa süreli iş ortaklığı yaptı. Şırnak ve Silopi’deki kömür ile asfaltit, Soma’da linyit, Adıyaman’da krom madenleri için yerliler dışında Rus, Çin, Alman sermaye grupları ile girişimlerde bulundu. Çeyrek asırlık ibretlik bir yağma ve batak hikayesi olan meşhur İzmir’deki ‘Basmane çukuru’ olayında da eli vardı. 1997’de Burhan Özfatura döneminde, kent merkezinde tek yeşil alan olan Kültürpark’a bitişik yaklaşık 20 bin 885 metrekarelik arazinin, ticaret merkezi kurulması gerekçesiyle çok ortaklı Güçbirliği Holding’e satışıyla başlayan olay bir rezalete dönüşmüştü. O ortaklardan birisi de Kürkan’dı.
Kısaca bir maden, enerji, gayrimenkul simsarı Kürkan ailesi. Memleketin tarımı, toprağı, ağacı, kuşu umurunda değil. Bir fırsat yakalasın yeter; dibine kadar kazacak, tüketip bitirecek.
Şimdi 10 yıldır peşinde koştuğu termik santrali kurmak için de devletin gücü sayesinde bir fırsat yakaladı. Bu yüzden projeyle ilgili mahkeme kararlarını dahi beklemeden dur durak bilmeden kazıyor. Avdan köyünden bir yaşlı kadına mı teslim olacak yani! Öylesine gözleri dönmüş ki paraları, lobileri, arkalarına aldıkları devletin kolluk güçleri yetmiyor, utanmadan bir de “5 erkeği dövdü” diye darp raporuyla mahkemeye koşuveriyorlar.
İşte 75 yaşında, 1.50 boyunda, 45 kilo ağırlığındaki Hatice teyzenin direndiği güç böyle. Tüm yağmacıları korkutan şey, aralarından birisinin bir yaşlı kadına yenilmesi. Bu yüzden birbirlerine sürekli destek oluyorlar, her yerde aynı şiddetle, aynı yöntemle toprağını savunanları sindirmeye çalışıyorlar.
