Zapatista kadınlarının Şubat ayında dünyanın dört bir yanında mücadele eden kadınlara yazdıkları mektuba, AKA-DER’li (Anadolu Kültür ve Araştırma Derneği) kadınlar İstanbul’da Maltepe Beşçeşmeler Meydanı’nda astıkları pankartla yanıt verdi: “BURADAYIZ! 8 MART’TA SOKAKLARDAYIZ!”
Zapatista kadınları Şubat ayında Güneydoğu Meksika dağlarından yolladıkları mektupla, kendilerine yönelik paramiliter saldırıların başladığını duyurmuş ve bir kişi kalsalar bile özgürlüklerini savunmak için savaşacaklarını ilan etmişlerdi.
Dünyanın dört bir yanında mücadele eden kadınlara hitaben yazdıkları mektupta Zapatista kadınları, Mart 2019’da Zapatista topraklarında İkinci Uluslararası Mücadele Eden Kadınlar Buluşması’nı yapamayacaklarını duyurmuştu.
Mektuplarında, “Yeni hükümetin güçleri, paramiliterleri, milli muhafızları geldiğinde, onları hürmetle, şükranla, neşeyle mi karşılayacağımızı sanıyorsunuz? / Hayır, ne olursa olsun, onları mücadeleyle karşılayacağız ve Zapatista kadınlarının satın alınmadıklarını ve pes etmediklerini öğrenip öğrenmeyeceklerini göreceğiz.” ifadelerine yer veren Zapatista kadınları, tüm dünyadaki yoldaşlarına mücadeleyi bırakmama çağrısı yapmıştı.
“Bu kahrolası kapitalistler ve onların yaptıkları yanlarına kar kalan yeni hükümetleri bizi yok etse bile, siz kendi dünyanızda savaşmaya devam etmelisiniz.” diyen Zapatista kadınları mektuplarını şu satırlarla sonladırmıştı:
“Özet şu ki, biz buluşmayı yapmayacağız ve dolayısıyla katılmayacağız.
Eğer kendi dünyanızda bu buluşmayı yaparsanız ve size Zapatistaların nerede olduğunu, neden gelmediğini sorarlarsa, onlara gerçeği söyleyin, Zapatistaların kadınlar olarak, kendi özgürlükleri için, kendi köşelerinde savaştıklarını söyleyin.
Hepsi bu kadar, yoldaşlarınıza ve kız kardeşlerinize iyi bakın.
Size Zapatistalar hakkında düşünmemenizi, çünkü artık bittiklerini, artık Zapatista diye bir şey olmadığını söyleyebilirler.
Fakat bizi halihazırda mağlup ettiklerini düşündüğünüz zaman, size baktığımızı göreceksiniz ve içimizden biri habersizce yaklaşıp sadece siz duyun diye kulağınıza fısıldayacak: “Size verdiğimiz küçük ateş nerede?” “
