Dünya Sağlık Örgütü (WHO), ‘tükenmişlik sendromunu’ resmen mesleki deformasyon olarak tanımladı.
WHO, Uluslararası Hastalık Sınıflandırması’nın 11. versiyonu için tükenmişlik sendromuna da listeye aldı.
WHO, işle ya da işsizlikle bağlantılı sorunlar başlığı altında yer alan sendrom için ‘başarıyla yönetilemeyen kronik iş yeri stresi’ ifadesini kullandı.
Belirtiler neler?
Sendromla ilgili belirtiler ise, ‘enerjinin azaldığını hissetme ya da tükenmişlik, işten zihinsel olarak giderek uzaklaşmak, işle ilgili negatif duyguların ya da kinizmin baskın olması, azalan mesleki etkinlik’ şeklinde sıralandı.
Artık doktorlar bu semptomları tespit ettikleri hastalarına resmi olarak ‘tükenmişlik sendromu’ tanısı koyabilecek.
‘Hastalık’ değil
Önemli bir ayrıma dikkat çeken WHO, sendromu tıbbi bir durum olarak tanımlamadığını vurguladı. Örgüt ayrıca, sendromun tamamen işle bağlantılı olduğunu ve hayatın diğer alanlarında görülen semptomları tanımlamak için kullanılmaması gerektiği uyarısında bulundu.
İlk kez 1974’te tanımlandı
Tükenmişlik sendromu ifadesi ilk kez 1974’te Alman psikolog Herbert Freudenberger tarafından kullanılmıştı. Freudenberger, bu durumu ‘stres ya da fazla çalışma nedeniyle yaşanan fiziksel veya zihinsel çöküş’ olarak tanımlamıştı.
Geçen yıl Gallup tarafından yapılan bir araştırma, her dört çalışandan birinin ‘her zaman ya da sık sık’ tükenmiş hissettiğini ortaya koymuştu. Yüzde 44 ise ‘bazen’ tükenmiş hissettiğini söylemişti.