11.8 C
İstanbul
19 Ekim Cumartesi, 2024
spot_img

Venezuela Komünist Partisi’nin Ukrayna Savaşı üzerine açıklaması

Venezuela Komünist Partisi Ukrayna savaşına ilişkin bir açıklama yayınladı. Açıklamanın tam metnini sizlere sunuyoruz: 

Venezuela Komünist Partisi (PCV) Merkez Komitesi Siyasi Bürosu, emperyalist ve kapitalist güçler arasında sert geçen dünya rekabeti çerçevesinde, pazarların, doğal kaynakların, ticaret yollarının ve bilimsel-teknik ilerlemenin kontrolü için Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü (NATO) güçlerinin konuşlanma ve yayılma planlarını haklı göstermek amacıyla, Rusya ile Ukrayna arasındaki, Batılı kapitalist güçler tarafından tetiklenen ve kullanılan askeri çatışmanın tırmandırılması konusunda endişelerini ifade etmektedir. 

 

Hem NATO’nun -Sovyetler Birliği’nde karşı-devrimin zaferinden sonra- Doğu Avrupa’ya yönelik saldırgan genişlemesi, hem de kapitalist Rusya’nın eski etki bölgesinde kontrolü yeniden ele geçirme yönündeki artan baskısı, rekabetin ve anlaşmazlığın bu keskinleşmesinin ve kendi Ulus-Devletleri tarafından temsil edilen farklı ulusal sermayeler ve burjuvaziler arasındaki anlaşmazlığın siyasi bir ifadesidir: bir yanda Rusya, diğer yanda Ukrayna ve ABD liderliğindeki NATO ülkeleri.

 

1989 sonlarında Berlin Duvarı’nın yıkılmasından sonra Rusya, Amerika Birleşik Devletleri’nin NATO’nun Doğu Avrupa’ya yayılmayacağına dair verdiği sözle tüm Varşova Paktı ülkelerinden çekildi. On yıl sonra, bu anlaşmalardan ve uluslararası hukuktan habersiz NATO, Yugoslavya’ya saldırdı, ülkeyi parçaladı ve “uygar Batı dünyası”nın suç ortaklığıyla Ortadoğu’daki birçok ülkeyi bombaladı.

 

Ukrayna’daki savaşa temel olarak büyük kapitalist tekel şirketleri arasındaki bu anlaşmazlıklar ve ABD, Avrupa Birliği ve NATO’nun bu bölgedeki tekellerinin çıkarlarını empoze etmeye yönelik savaş çığırtkanlığı ve müdahaleci politikası neden oldu. 2014’te Ukrayna hükümetine karşı darbe lehine müdahalede bulundular ve o zamandan beri, 14 bin Ukraynalının ölümüne neden olan iç savaşın; komünist ve işçi örgütlerine yönelik zulmün yanı sıra Lugansk ve Donetsk nüfuslarına karşı sistematik suçların tek sorumlusu olan Nazi-faşist eğilimleriyle açıkça Rus karşıtı bir rejimin güçlendirilmesine katkıda bulundular.

 

Doğu Ukrayna’nın Rusça konuşulan bu bölgeleri, faşist güçlerin darbesine direndi ve NATO’nun suç ortağı bakışları ve sözde “uluslararası toplumun” sessizliği altında büyük topçu ve uçak saldırılarına maruz kaldı.

 

Batılı kapitalistlerin  – Polonya, Litvanya ve Estonya’dakilerin tarzında – gerici, anti-demokratik ve faşist bir hükümetin dayatılması yoluyla Ukrayna’ya ilerlemesi Rusya’nın kapitalist çıkarları ve Rusya’nın bir Avrasya ülkeleri pazarı inşa etme planı için ciddi bir gerilemeyi temsil ediyordu. Ukrayna bu pazar içerisinde coğrafi konumu ve Rus gazının Avrupa’nın geri kalanına ihracı için ana ticari yol olma statüsü nedeniyle önemli bir rol oynuyordu.

 

Ukrayna’nın tam kontrolünü ele geçirmenin önemini anlayan ABD ve Avrupa emperyalist güçleri, Ukrayna rejimini Minsk Anlaşmalarına uymaması için kışkırttı ve destekledi, Ukrayna’nın NATO’ya katılımı ve bunu takiben askeri üslerin ve orduların ülke topraklarında konuşlandırılması için koşulları hazırladı.

 

Beklendiği gibi, Rus kapitalistleri ve onların ulus-devleti, Batılı rakiplerinin Ukrayna’ya yönelik kontrol planlarının gerçekleşmesini boş boş beklemeyeceklerdi ve Donetsk ve Lugansk bölgelerinin bağımsızlığının tanınmasına dayanarak, Ukrayna hükümetine karşı, bu toprakların vatandaşlarının hayatlarını korumanın ötesine geçen hedefler peşinde koşan bir askeri saldırı başlattılar.

 

Emperyalist ve kapitalist güçler arasındaki rekabetin yarattığı artan gerilimler, insanlığı, başkalarının çıkarları için hayatlarını feda edenlerin işçilerin olacağı yeni ve yıkıcı savaşların yakın tehlikesine sokuyor. Barış mücadelesinin, dünya işçi sınıfının kendi ülkelerindeki burjuvazinin çıkarlarından ve planlarından bağımsız bir stratejiye sahip olma ihtiyacıyla bağlantısı anlaşılmazsa, barış mücadelesinin boş bir slogan olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor.

 

PCV’den ABD, AB ve NATO’nun Doğu Avrupa ve özellikle Ukrayna’daki müdahaleci ve saldırgan planlarını şiddetle kınıyoruz. Ayrıca, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri saldırısı konusunda skandal yaratan, ancak sekiz yıl boyunca Donbass bölgesi nüfusuna yönelik sistematik bombalama ve katliamlara sessiz kalan, aynı şekilde İsrail ve Suudi Arabistan Filistin, Yemen ve Suriye halklarını bombalarken gözlerini kapatan sözde “uluslararası toplum”un ikiyüzlülüğünü de aynı şekilde reddediyoruz. 

 

Nazi-Faşist hükümetinin sistematik saldırganlığının kurbanları olan Lugansk ve Donetsk halkıyla ve ayrıca Ukrayna’nın tüm emekçi halkı, Ukrayna Komünist Partisi ve tüm direnen güçlerle dayanışmamızı yineliyoruz.

 

Venezuela Komünist Partisi, ilkelerine uygun olarak, büyük sermayenin çıkarına olan her türlü savaşı kınamaktadır. Anti-emperyalist, devrimci güçleri, dünya emek hareketini ve barışsever örgütleri, emperyalist ve kapitalist güçlerin şiddetli rekabetlerinde bizi yönlendirmeyi amaçladıkları savaş çığırtkanlığı çılgınlığını durdurmak için dayanışmayı ve dünya eklemlenmesini güçlendirmeye çağırıyoruz.

 

Kaynak: tribuna popular

Kaldıraç International

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN EYLÜL SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol