Tüm engellemelere karşı 3. Ankara Onur Yürüyüşü (12 Haziran) dün gerçekleştirildi.
KaosGL’nin haberine göre polisler Kızılay’dan Tunalı’ya pek çok noktada yürüyüşü engellemek için bekledi. Çankaya’nın çeşitli noktalarına dağılan LGBTİ+’lar ilk olarak Kızılay’a çıktı.
‘Ne sokakta ne çarkta, yalnız değilsin lubunya!’
Polisin ablukaya aldığı LGBTİ+’ların çantaları arandı. Ablukadan çıkan LGBTİ+’lar Kolej’den Bülbülderesi Caddesi boyunca “Ne sokakta ne çarkta, yalnız değilsin lubunya!” pankartı arkasında yürüdü.
LGBTİ+’ların okuduğu basın açıklamasında “Biz Ankara lubunyaları, bugün burada 3. Ankara Onur Yürüyüşü’yle onur ayımızı kutlamak için bir aradayız! Biz bu sokaklarda, bu caddelerde sadece bu ay değil her ay nefretinize rağmen var oluyoruz. Buradan nefret ittifakına, AKP-MHP iktidarına, bizleri dilinden düşürmeden siyaset yapamayan Yeniden Refah’a sesleniyoruz. Bizim onurlu varoluş mücadelemiz, nefretinizi yenecek! Alışın, gitmiyoruz, yaşam alanlarımızdan vazgeçmiyoruz!” denildi. Açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi:
“Esat-Eryaman’da, Bornova ve Bayram Sokak’ta evlerinden etmek istediğiniz trans kadınların mücadelesini kuşandık. Evde, çarkta, işyerlerinde, translara yaşatılan zulmün AKP iktidarının LGBTİ+ nefret politikalarının sonucu olduğunu biliyoruz. Bugün isyanımızla karşınızdayız. Transları ölüme sürükleyen bu düzenin gözünün içine bakıyor ve hesap soruyoruz. Öfkeliyiz ve unutmuyoruz! Derin’i, Ganimet’i, Candle’ı, Ecem Seçkin’i, Hande Kader’i, Eylül Cansın’ı, Okyanus Efe Özyavuz’u, Didem Akay’ı, Ahmet Yıldız’ı, Zirve Soylu’yu, Hande Buse Şeker’i, Esra Ateş’i, Berrak Yılmaz’ı ve daha nice arkadaşımızı unutmuyoruz, unutturmayacağız.”
“Ankara geleneğinin 17 Mayıs Yürüyüşü’nden gelen coşkumuzla, 2021 yılından bu yana sokaklara olan arzumuzla, kuir hafızamızla bugün yine Tunalı’da ve Ankara’nın dört bir yanındayız!
Sağlığa, adalete, insanca yaşama erişim hakkımızdan vazgeçmiyoruz. Ne yanlışız ne de yalnız, bunu bilerek gözümüzü açtığımız her gün bizi maruz bıraktığınız şiddetle mücadele etmeye devam edeceğiz. Yasaklamalarınızla, yok saymalarınızla, şiddetinizle, baskınızla bitmeyiz, tükenmeyiz!
Cis-hetero patriyarka ve kapitalizmin kolkola yürüyen şiddet mekanizmaları olduğunu çok iyi biliyoruz. Bizi yaşamak için mecbur ettiğiniz zorunlu mesleklerimiz onurumuzdur. Orospuluğun onuruyla şiddetinizi boğacağız, bu ay değil her ay eşitlik mücadelemizle ses çıkaracağız. Kampüslerde, fabrikalarda, iş yerlerinde, yaşamın her alanında direnerek varoluş mücadelesi veren lubunyaya selam olsun. Sendikal haklarına erişemeyen, pembe duvar sebebiyle fırsat eşitliğinden mahrum kalan, işsiz kalan ve tüm bunlara rağmen insanca bir yaşam için direnen lubunyaya selam olsun!
Hem Filistin’deki hem de Kürdistan’daki işgalin karşısındayız! Filistin ve Kürdistan halkının katledilmesine direnen yoldaşlarımızı gözaltına alan, tutuklayan faşizminize yalnızca bu ay değil her ay direniyoruz! Filistin’e, Kürdistan’a, lubunyaya özgürlük istiyoruz.
İktidarın sokak hayvanlarına yönelik katliam yasası teklifinin karşısındayız. Her yaşamın korunması ve sürdürülmesi için sokak hayvanlarına yönelik şiddetin önlenmesi gerekirken, hayvanları katletmeye uydurduğunuz bu kılıf yasalarınızı kabul etmiyoruz! Türcü, insan merkezci politikalarınıza karşı yaşamı savunuyoruz.
Eskişehir’de orantısız polis şiddetine maruz kalan arkadaşlarımızı da anarak haykırıyoruz.
Bizi kriminalize edemezsiniz. Bizler varlığımızı, yaşamlarımızı kutlamak, mücadelemizi anmak için onur ayını seçiyorsak da #biraydeğilheray direnerek yaşam mücadelemizi veriyoruz.
Gettoları değil şehrin tamamını istediğimiz gibi sadece onur aylarında değil her ayda, her günde, her alanda eşitlik içinde var olmak istiyoruz.
Varoluşumuz, mücadelemiz, yani biz değerliyiz! Nefretinizle, baskınızla, şiddetinizle, yok saymanızla bitmeyiz tükenmeyiz. Öyle güzeliz ki, öyle değerliyiz ki, biz yaşadıkça çıldırın! Travestiyiz, ibneyiz, dönmeyiz, buradayız! Ankara’dan tüm Türkiye halklarına haykırıyoruz ‘Bir ay değil her ay’ı istiyoruz hiçbir yere gitmiyoruz. Alışın, barışın, buradayız!”