Hapishanelerdeki hak ihlallerine karşı mücadele edeceklerini belirten Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi’nden Hüseyin İldan, tüm kesimleri dayanışmaya çağırdı
İstanbul’daki Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi (TDİ), hapishanelerdeki tecrit, disiplin cezaları, sağlığa erişim, infaz yakmalar, çıplak arama, fiziki ve psikolojik şiddet gibi hak ihlallerine karşı harekete geçti. İnisiyatif, 20 Ekim’de startını verdiği 2 aylık eylem planı kapsamında şimdiye kadar bazı açıklamalar yaparak, tutuklu yakınları ve sivil toplum örgütleriyle bir araya geldi. İnisiyatif, hapishanelerin durumuna dikkat çekmek için 19 Aralık’a kadar eylem ve etkinliklerini sürdürecek.
Kitlesel açıklama yapılacak
İnisiyatif üyelerinden Hüseyin İldan, tutuklulara dönük baskıların her geçen gün daha da arttığına işaret etti. Çalışmalarıyla hak ihlallerine maruz kalan tutukluların seslerini duyurmayı amaçladıklarını aktaran İldan, “Bunun için öncelikle tutsak ailelerimizle bir araya gelip, kahvaltı organizasyonları düzenledik. Cezaevleri önünde açıklama yaptık. Adli Tıp Kurumu (ATK) önünde açıklamalar yapacağız ve kentin merkezi yerlerinde kitlesel açıklama yapacağız” dedi.
Hapishanelerdeki sorunlar
Hapishanelerde yaşanan ihlallerin özellikle pandemi sürecinde arttığına dikkati çeken İldan, tutukluların kendi kaderleriyle baş başa bırakıldığını ifade etti. İldan, “Bu dönem içerisinde dışarıda olup biteni takip edemediler. Mektuplar, kitaplar ulaştırılmadı. Sayım sırasında ciddi sıkıntılar yaşanıyor, tutsakların yan tarafında bulunan koğuştaki arkadaşlarıyla konuşmaları engelleniyor. Cezaevlerinde olan sosyal ve kültürel etkinlikler tamamen ortadan kaldırıldı. Hasta tutsakların tedaviye erişimi engelleniyor, tahliye olmaları gerektiği yerde infazları yakılıyor” sözleriyle yaşanan sorunları paylaştı.
“Tam bir savaş hukuku izleniyor”
Bu ihlallerin yeni kurulan ve kurulacak olan S Tipi Hapishanelerle daha da artacağını kaydeden İldan, “S Tipi, F Tipi’nin bir parçası. F Tipi’nde 3-4 kişi bir araya gelebiliyorken, S Tipi tamamıyla tek kişilik hücrelerden oluşuyor. Bu baskının, şiddetin, hak ihlalinin daha da artacağı anlamına geliyor. Bu konuda Adalet Bakanlığı, MİT, emniyet, cezaevi idareleri ve adliyeler birlikte çalışıyor. Tam bir savaş hukuku izleniyor. Eğer biz faşizmi yenilgiye uğratamazsak, bu saldırılar daha da artacaktır” diye belirtti.
Dayanışma çağrısı
Ailelerle birlikte bir yol kat ettiklerini ifade eden İldan, önümüzdeki süreçte ailelerle daha fazla bir araya geleceklerini söyledi. İldan, “Dışarıdaki mücadeleyi birlikte örgütleme konusunda mesafe almaya başladığımız söylenebilir. Yaptığımız etkinliklere katılım fazlalaştı. Bu yaptığımız işlerin doğru olduğunu gösteriyor” dedi. Cezaevindeki sorunların sadece tutukluların veya ailelerinin sorunu olmadığını vurgulayan İldan, “İçeride olanlar sıradan birileri değil. Onlar ezilenlerin, Kürt halkının, farklı inanç ve toplulukların öncüleridir. Yarın içeriden çıktıklarında gene mücadele saflarında olacaklar. Sendikalar, meslek örgütleri, dernekler bu sorunu çözmekle mükelleftir. Yapacağımız etkinlikler için demokrat, sol ve sosyalist tüm kesimler dayanışma göstermeli” çağrısı yaptı.