Düşünce ve ifade özgürlüğü ile basın özgürlüğü hakkını kullanan gazeteciler, infaz düzenlemesinde kapsam dışı bırakıldığı için hâlâ cezaevinde, üstelik Kovid-19 hastalığı cezaevlerine sıçramışken. Gazeteciler yaptıkları haberler nedeniyle soruşturmalara uğruyor, yayınlar durduruluyor, cezaevi tehditleri havada uçuşuyor. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) yayımladığı açıklamayla “Suçumuz, haberlerimizle kamuoyunu aydınlatmak. Güç odaklarının, iktidarların ya da belli bir zümrenin değil tüm toplumun çıkarını savunmak” dedi.
TGS tarafından yapılan açıklamada gazetecilere ve basın kuruluşlarına yönelik soruşturmalar sıralandı:
• Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Kanal İstanbul güzergâhında arazi almasıyla ilgili iddiaları haberleştiren Cumhuriyet muhabiri Hazal Ocak hakkında iki ayrı iddianame hazırlandı. İki yıla kadar hapsi isteniyor.
• Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) FOX TV Ana Haber bülteninde Fatih Portakal’ın CHP’li belediyelerin yardımlarının engellenmesi, Diyanet İşleri Başkanlığının siyasallaşması ve tüm devletlerin yoksullaştığı yönündeki ifadelerini “ihlâl” olarak değerlendirildi ve 3 kez yayın durdurma cezası verdi. Ayrıca Fatih Portakal hakkında Cumhurbaşkanı ve BDDK’nın şikayetleri üzerine de soruşturma açıldı.
• RTÜK, TELE1 kanalındaki “Gün Başlıyor” programında Can Ataklı’nın “Niye herkes şehit? Herkesin şehidi de kendine oluyor herkesin teröristi de kendine” şeklindeki ifadeleri nedeniyle üç kez program durdurma cezası verdi.
• Cumhuriyet gazetesinde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanının evinin yanında bir arsaya yaptığı inşaatın belediye ekipleri tarafından yıkılmasını haberleştiren Hazal Ocak hakkında soruşturma açıldı.
• Ankara Gar katliamını gerçekleştiren 2 IŞİD üyesinin patlayıcı yapmak için gübre aldığının emniyet tarafından biliniyor olmasını haberleştiren Cumhuriyet gazetesi muhabiri Alican Uludağ ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Olcay Büyüktaş Akça’nın 3 yıla kadar hapsi isteniyor.
• Rize Nabız Gazetesi İmtiyaz Sahibi Gençağa Karafazlı’nın Çaykur’da corona virüs karşısında alınmayan önlemler hakkında yaptığı haberler nedeniyle beş ayrı soruşturma açıldı.
• Gazeteci Mustafa Hoş’un Mesut Mevlevi suikasti ile ilgili haberi nedeniyle Bayraktar Ailesi suç duyurusunda bulundu.
• İzmir’in Menemen ilçesinde yolsuzluk iddialarını haberleştiren Çağrı Haber Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ulvi Tanrıverdi fiziki saldırıya uğradı.
TGS açıklamanın devamında “Gazetecilerin araştıran, sorgulayan, eleştiren haber ve yorumları nedeniyle açılan bu soruşturmalar ve verilen cezalar koşulsuz bir biat istendiğini gösteriyor. Kamu yararı dışında hiçbir amaca hizmet etmeyen bu haberlerin cezalandırılması değil ödüllendirilmesi gerekiyor. Bu vesileyle bir kez daha meslektaşlarımızla dayanışma içinde olduğumuzu vurguluyor ve iktidarı gazeteciler üzerindeki baskılarına son vermeye çağırıyoruz. Baskılar gerçeklerin üstünü örtemeyecek.” denildi.
Kaynak : Evrensel