Koronavirüs salgınıyla birlikte, sağlık sisteminin dünyanın hemen her ülkesinde nasıl da çöküşe sürüklendiği daha net biçimde ortaya çıktı. Yetersiz hastane, ekipman ve işçi sayısı hem sağlık işçilerini hem de sağlık hizmeti almak isteyen işçi ve emekçileri pek çok zorlukla karşı karşıya bıraktı. Sağlık işçileri dünyanın pek çok ülkesinde bu koşullara karşı çıktı, toplum sağlığı ve kendi hakları için mücadele etti, ediyor
Son olarak Tunus’ta 27 yaşında gencecik bir doktorun ihmaller nedeniyle asansör boşluğuna düşüp yaşamını yitirmesi sağlık emekçilerinin sabrını taşırdı. Doktorun yaşamını yitirmesinden sonra hastaneyi ziyaret eden Sağlık Bakanı işçilerin öfkesiyle karşılaştı. “Defol!” sloganlarıyla karşılanan Bakan, kısa sürede hastaneyi terk etmek zorunda kaldı. 4 Aralık ve 8 Aralıkta greve çıkan ve protesto gösterileri düzenleyen binlerce Tunuslu sağlık işçisi, Sağlık Bakanının istifa etmesini istedi. Sağlık Bakanlığı önünde toplanan işçiler, “Çocuklarımızın Katilleri, Hırsızlar!” diyerek egemenlere öfkelerini dile getirdiler. Hastanelerin ve sağlık çalışanlarının her türlü ihtiyacının görmezden gelindiğini ifade eden sağlık emekçileri ellerinde “Sağlık Çalışanları Dayanışma İçinde!” yazılı dövizlerle yürüdüler. Protesto gösterilerinde “Bu durumu değiştirecek olan biziz, egemenlerden hiçbir şey beklemeyin, onlar hiçbir şey yapmak istemiyorlar” denerek mücadele etmenin önemi vurgulandı.