Telus İzmir Şubesi önünde yapılan basın açıklamasını işten çıkartılan Hasan Hüseyin Yavuz okudu.
2021 Nisan ayında işe başladığını belirten Yavuz, aylar geçtikçe maaşların eridiğini ve mobbinglerin arttığını söyledi. Bu sorunların artmasıyla haklarının gasp edilmemesi için sendikalaşma fikrini tartıştıklarını belirten Yavuz, “2023 Ocak ayında başlayan sendikalaşma çalışmamız öncülerinden olduğum çoğu gönüllü arkadaşımızla birlikte kısa sürede hem iş yeri barajını hem de sendika barajını yasal yollarla aşmayı başardık” dedi.
Çağrı-İş Sendikası’nın yetki almasına rağmen işveren Telus Digital Şirketinin aynı gün “yasal açıkları kullanarak” 1000’e yakın işçinin isteğine rağmen itiraz ettiğini ifade eden Yavuz, “Sözde işçilerinin düşüncelerini ve isteklerini önemsediklerini her fırsatta tüm dünyaya gerinerek söyleyen bu şirketin ne kadar tutarlı olduğunu sizlerin takdirine bırakıyorum” dedi.
İşten çıkarılmalarının hepsinin sendikalaşma hareketi ile başladığını söyleyen Yavuz, “Şimdiye kadar sayısı yaklaşık benimle birlikte 15 kişi ispatı olmayan haksız sebeplerden dolayı işten çıkartıldı. Şirket içerisinde ortak olarak kullanılan tuvaletlere kalemle yazılar yazıldığı bahanesi kullanılarak, hiçbir kanıt tarafıma sunulmadan beni hedef gösterip kod 25 ile iş akdime son verildi. Benim işten çıkarılmam sadece hakkımı aradığım, yasal haklarımı kullandığım ve diğer işçilere yol gösterip sendika öncüsü olduğum için somut deliler dahi sunulmadan gerçekleşmiştir. Bu açıkça bir sindirme operasyonudur” ifadelerini kullandı.
“Bu mücadele hepimizin mücadelesi”
Tüm Telus işçilerine, işçi sınıfına ve emeğin değerine inanan herkese seslenen Yavuz, “Bu mücadele yalnızca benim mücadelem değil, hepimizin mücadelesidir. İşten çıkarılan son işçi şimdilik benim. Şimdilik diyorum çünkü bu işten çıkarmalar sizleri korkutup sindirene kadar son bulmayacak. Bugün bana yapılan yarın hepimize yapılabilir.Haklarınızdan vazgeçene kadar bu kıyım sürecek. Gelin, direnişi büyütelim ve birlikte kazanalım” diye konuştu.
Son olarak sendikal örgütlenmenin anayasal bir hak olduğunu vurgulayan Yavuz, “Telus yönetimi, işçi düşmanı tutumunu terk etmek ve bizlerle müzakere masasına oturmak zorundadır. İşçi sınıfının gücünü hafife almayın. Herkesi bu haklı mücadeleye destek olmaya, dayanışmaya ve direnişi büyütmeye çağırıyorum” dedi.
