Suruç Katliamının 8. yıl dönümü öncesi Kadıköy’de bildiri dağıtmak isterken polis tarafından işkenceyle gözaltına alınan devrimci gençlerden 6’sı tutuklandı. Tutuklama haberi sonrası gençlerin avukatları ve gençlik örgütleri Kartal’da bulunan Anadolu Adliyesi önünde basın açıklaması düzenledi.
Taşdan: “Suruç’u hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz”
Avukat Doğukan Taşdan, 46 kişinin bildiri dağıttığı için işkenceyle gözaltına alındığını ve işkencenin gözaltı sürecinde devam ettiğini söyledi.
Gözaltına alınan 46 kişiden 6 kişinin 2911 sayılı kanuna muhalefet suçlamasıyla tutuklandığını aktaran Taşdan, “Suruç’un 8’inci yılına yaklaşırken, 20 Temmuz’a iki gün kala bu tutuklama saldırısı gençliğin mücadelesine bir çeper çekmektir” dedi. Tutuklamanın hukuksuz olduğunun altını çizen Taşdan, “İnsanlar yalnızca bildiri dağıttıkları için, yalnızca sokaklarda yürüdükleri için, Suruç için adalet istedikleri için tutuklandılar. Bunlar mevcut adalet mücadelesini sekteye uğratma çabasıdır” dedi.
Kararın siyasiliğine işaret eden Taşdan, “20 Temmuz’da biz sokakta adalet istemekten, Suruç Katliamı’nı unutturmamaktan ve herkese hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Gündoğan: “Baskılara rağmen 20 Temmuz’da sokaklardayız”
Gençlik örgütleri adına söz alan Ekinsu Gündoğan, Suruç anmasına çağrı yapmak için bir araya geldiklerini ve polisin bildiri dağıtımı başlamadan azgınca saldırdığını anlattı.
Gündoğan, şöyle devam etti: “Tüm baskılara rağmen, bu siyasi saldırılara rağmen, 33 düş yolcusunun hayallerine ket vurmaya çalışanlara karşı 20 Temmuz günü Kadıköy sokaklarında olacağız. Yalnızca Kadıköy’de değil, ülkenin birçok yerinde olacağız. Biz üniversitelerde direnişi büyütenleriz. Biz deprem olduğu anda gençlik olarak seferber olanlarız. Devletin olmadığı yerde gençliğin mücadelesi ışık tutuyor. Bundan korkuyorlar, korkularında gayet haklılar. Yoldaşlarımızı alacağız. 20 Temmuz günü herkesi hep birlikte sokakta olmaya çağırıyoruz. Suruç için adalet, herkes için adalet şiarımızı bir kez de buradan yeniliyoruz.”
Açıklama, “Suruç için adalet herkes için adalet” sloganıyla son buldu.
