Beşiktaş, Kadıköy, 1 Mayıs, Sarıgazi, Sarıyer, Maltepe mahalleleri ve Gebze’den katılım gösteren kadınlar alana giriş yaptıktan sonra piknik alanının birlikte düzenlenmesi ile başlangıç yapıldı. Alana “Yasalar sokakta yazılır”, “Yaşamı yeniden kuracağız”, “Hüznümüz isyan, öfkemiz direniş olsun”, “Dünyayı istiyoruz, kırıntıları değil”, farsça ve ingilizce yazılı “Kadın, Yaşam, Özgürlük” pankartları asıldı. Kahvaltının ardından piknik yakar top oyunu, halaylar ve çocuk oyunları ile sürdü.
Zorlanmadan kira ödeyebilen var mı?
Oyunların ardından piknik güncel politik durum değerlendirmesi ve kadın gündemleri ile devam etti. Güncel politik durum değerlendirmesine “Zorlanmadan kira ödeyebilen var mı?” sorusu ile başlandı. Yaratılan ekonomik krizin aslında işçi sınıfının, emekçilerin, kadınların, halkların sırtına yüklenmeye çalışıldığı ve aynı zamanda patronların ise karlarına kar katmaya devam ettiklerine değinildi. “Ekonomik krize çözüm bulabilen var mı?” sorusuna ise pikniğe katılım gösteren bir kadın: “Konserve yapımı bile artık lüks oldu, köye üreticisine gidip aradaki tedarikçi denklemini ortadan kaldırıp bu şekilde çözmeye çalışıyoruz. Pazardan 500 liradan az ödeyerek çıkabilen var mı? Bireysel bir çözüm yolu yok.” diye konuşarak tartışmayı devam ettirdi. Pikniğe katılan başka bir kadın avukat ise ailesinin dahi şu an gelinen ekonomik durumda dedesinden yardım alarak geçinmeye devam ettiğini söylerken kendisine gelen müvekkilerinin de işçi olduğuna vurgu yaptı. Müvekkiline ödeme kolaylığı sağlamak için ödemenin taksitlendirilmesi yapılsa dahi alım gücünün her geçen gün düştüğünü ve kendisinin de zor durumda kaldığını belirtti.
Gündem: Kriz, kriz, kriz
Asgari ücretin açlık sınırının altında olduğunun vurgulandığı tartışmada, devletin şirketlerin borçlarını silerken ekonomik krizin sadece işçi sınıfına yansıdığı, bir ailede barınma ve beslenme masraflarının karşılanması için tüm aile bireylerinin çalışmasının dahi yeterli olmadığı konuşuldu. Artan kriz ile birlikte artan öfke birikiminin altı çizilirken pandemi sonrası büyüyen öfkenin deprem ile birlikte daha da büyüdüğü söylendi. Deprem sonrası yürütülen seçim çalışmalarının rant, yağma ve savaş politikalarını gizlerken kitlenin öfkesinin seçime endekslendiği belirtildi. Söz alan bir kadın sokak röportajlarında da yolda yürürken de herkesin öfkeli olduğunu gördüğünü belirtirken zamların konuşulmadığı tek bir yerin dahi kalmadığını söyledi. Her gün üst üste gelen zamlara karşı toplu bir şekilde tepki verilmediği için zamlara karşı bir alışma halinin geliştiği belirtildi.
Kadınların güncel konuları: Ekonomik kriz, barınma, sağlık, taciz
Deprem sonrası oluşan öfkenin seçim sürecinde umutlar vaad edilerek seçime kanalize edilmesi ve seçim sonrası bu öfkenin en hızlı biçimde göçmenlere ve kadınlara yönlendirilmesi üzerine konuşuldu.
Kadınların kaygılarının ve güncel konularının neler olduğu sorularak tartışmaya devam edildi. Kadınların kaygılarının ve güncel konularının neler olduğu sorularak tartışmaya devam edildi. Ekonomik kriz, sağlık-beslenme-barınma-ulaşım gibi temel ihtiyaçlara erişimin zorluğu, artan şiddet gibi gündemler ele alındı.
Ekonomik kriz ile birlikte kadınlara yönelik artan şiddetle birlikte kadınlara yüklenen sorumluluklar konuşuldu. Temel gıda alımından, çocuk ve yaşlı bakımına, kadın sağlığından şiddet ve tacize karşı konum alma, tutum geliştirme gibi konularda nasıl bir yol izleneceği üzerine konuşmak için ara verildi. “Örgütlenme” üzerine devam eden ikinci kısımda kadınlarla örgütlenme üzerine konuşmalar yapıldı. Toplumsal olaylar sırasında kadınların örgütlenmeye aktif bir biçimde katıldığı ancak süreklilik ve istikrarın bir plan ile desteklenmediği durumlarda bu birleşmenin bozulduğunun altı çizildi. Piknik, önümüzdeki döneme dair karar alınarak bitirildi.