300’den fazla maden işçisinin yaşamını yitirdiği Soma katliamına ilişkin görülen davanın 22’nci blok duruşması sona erdi. Sanıkların son sözlerinin alındığı duruşmada karar 9 Temmuz’da açıklanacak.
Soma Davası’nda sanıklar son sözlerini söyledi: Karar tarihi 9 Temmuz
Alp Gürkan’ın avukatı, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “Sabotaj” soruşturmasının sonucunun beklenmesi yönünde ısrarcı olduklarını dile getirirken, “Yapılmayan projeler maddi kaygılardan dolayı değil, madenin durumundan kaynaklanan güvenlik kaygılarından dolayı yapılmamıştır” savunmasında bulundu. Alp Gürkan’ın avukatı Türkiye Taş Kömürü Kurumu’na (TTK) yazılan bir yazıda yapılmayan projelerin “güvenlik kaygısından” dolayı yapılmadığının belirtildiğini ifade ederken, Mahkeme Başkanı Salih Pehlivanoğlu sanık Ramazan Doğru’nun öyle bir yazıyı TTK’ye göndermediklerini söylediğini hatırlattı. Bunun üzerine avukat sözlerini “Kendi iç yazışmaları” olarak değiştirdi.
Avukatların savunmalarının ardından sanıkların son sözleri soruldu. İlk olarak söz alan maden patronu Can Gürkan, “Yargının şahsıma karşı bir tutumu oldu. Delilsiz bir suçlama oldu. Ben bana atfedilen suçlamaların yalan olduğunun ortaya çıkmasının iç huzurunu yaşıyorum. Bizim kimsemiz yok. Kamuoyunda sosyal medyada bizi linç ettiler. Bizim kimsemiz yok. Olmadı. Adaletin hukuki mecrada tecelli etmesini ve beraatımı istiyorum” dedi.
Ardından son sözünü söylemek için Genel Müdür Ramazan Doğru söz aldı. Doğru da, halen facianın nasıl yaşandığına dair net bir şeyin ortaya çıkarılmadığını savunurken, “bizim çalıştırdığımız maden ocağına kıyasla geçen gazetede okudum daha kötü durumda olan maden sahaları ihaleye çıkarılmış. Buralarda insanlar bin metre yerin altında çalışacaklar. Soma Holding, gibi yüzeye yakında değiller. Daha fazla metan birikiyor. Daha tehlikeli. Buralarda benzer durumlar yaşanmaması için bu olayın sebebi ortaya çıkmalı diyorum ve beraatımı istiyorum” savunmasında bulundu.
İşletme Müdürü Akın Çelik, kendisi için insan canının önemli olduğunu söylerken, “İşimi en iyi şekilde yapmaya çalıştım. İş güvenliğini hiç elden bırakmadım. Ben de maden işçisiydim. İşçilerle beraberdik. Savunma yaptıkça aynı şeyleri yaşadım. 10 yıllık çalışma arkadaşlarımı kaybettim. Bu facianın sebebinin ortaya çıkarılmasını istiyorum. Başka facialar yaşanmaması için bu facianın sebepleri ortaya çıkmalı” dedi.
Diğer sanıklar da son sözlerini dile getirerek beraatlarını istedi.
Sanıkların son sözlerinin ardından mahkeme heyeti kararını açıklamak üzere duruşmayı 9 Temmuz’a erteledi.
‘HERKES 9 TEMMUZ’DA BURADA OLMALI’
Duruşmanın ardından Mezopotamya Ajansı’na konuşan dava avukatlarından ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Sekreteri Nergis Tuba Aslan, dava sürecinde çok fazla şey yaşadıklarını söyledi. 3 yıllık yargılama sırasında davanın en önemli avukatlarından ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın tutuklandığını hatırlatan Aslan, “Artık son aşamaya geldik. Bu davada 9 Temmuz’da artık karar açıklanacak. İş cinayetlerinin son bulması, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçilerin davalarında emsal oluşturması açısından bu dava çok önemli. Burada çıkacak karar birçok davayı da etkileyecek. Bu nedenle bu davada verilecek karar öncesi herkese çağrıda bulunuyoruz. Milletvekilleri, siyasetçiler, demokratik kitle örgütleri, sendikalar hepsi burada olmalı. 301 işçinin katledilmesi davasında son ve tarihi bir gün olacak. Herkes burada olmalı” dedi.
Aslan, davada emsal bir karar çıkmasını umduklarını ancak bekledikleri gibi bir kararın çıkmaması durumunda da üst mahkemelere başvuracaklarını ifade etti.
