ANKARA
Beşevler Metro Durağı’ndan başlayan yürüyüşte katliamda öldürülenlerin fotoğrafları taşındı. “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”, “Dün Maraş’ta bugün Sivas’ta, kurtuluş faşizme karşı savaşta” sloganları atıldı. Etkinliğin sunuculuğunu Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Kadın Sekreteri Rukiye Kara yaptı. Anma katliamda hayatını kaybedenler için saygı duruşu ile başladı.
Katliamda hayatını kaybeden Gülsüm Karababa’nın ablası Nilgün Karababa yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Öncelikle ben bu sene Asuman ve Yasemin Sivri’nin annesi yiğit yürekli kadın Yeter teyzeyi kaybetmenin üzüntüsünü paylaşmak istiyorum. Çok onurlu bir anneyi kaybettik. 31 yıl olmuş yaşadıklarımızı bir tek biz bilmiyoruz ama aile olarak da çok zor şeyler yaşadık. Bu faşist devlete karşı davalarımızda çok ağır şeylerle karşı karşıya kaldık. Böyle bir davanın insanlık suçu olması gerekirken, bu davalar basitleştirilip zaman aşımı kapsamına sokulmaya çalışılıyor. 8 yıldır Anayasa Mahkemesi’nde bireysel başvurumuz var. Dün Gar Davası görüldü. Bu davalar birbirine o kadar çok benziyor ki. Devlet hem Gar’ı hem Madımak’ı göz göre göre patlattı, yaktı. Bu davalar insanlık suçu sayılmazsa biz daha çok katliamlara maruz kalacağız.”
“Katliamlar amasız fakatsız yüzleşerek aydınlatılabilir”
Alevi Bektaşi Federasyonu adına konuşan Nurullah Esat Ünsal, “Şeriata karşı laiklik, zulme karşı adalet şiarı ile acımıza ortak olanlar merhaba. 2 temmuz 93 günü Madımak Oteli’nde yaşatılan katliamın üzerinden 31 yıl geçti. 4. Pir Sultan’ı anma etkinliklerinde gerici, ırkçı, faşist güruh tarafından katledilen 33 aydınımız, sanatçımız, semah dönen gençlerimiz kısaca aydınlık geleceğimiz Madımak Oteli’nde ateşe verilerek yok edildi. Katliamın üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen katliamın hesabı verilmemiş, arkasındaki gerçek sorumlular açığa çıkarılmamıştır. Adalet yerini bulmamış, vicdanlarımız yaralanmıştır. Katillerin çoğu affedilmiş, yurt dışına çıkarılmıştır. İnsanlığa karşı işlenmiş suçlarda zaman aşımı olamaz. Dün Madımak Oteli’ni kuşatanlar devlet kadrolarında işe alınmış hatta milletvekili, bakan yapılmıştır. Devlet Maraş, Sivas, Çorum, Dersim, Malatya katliamlarında olduğu gibi Madımak Katliamı’nda yüzleşilmediği için Gazi, Ümraniye, 10 ekim Roboski, Suruç gibi katliamları yaşadık. Katliamlar amasız, fakatsız yüzleşerek aydınlatılabilir” dedi.
“Geleneğimiz gereği hiç kimsenin karşısında diz çökmedik
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Sekreteri İsmail Ateş ise ” Tam 31 yıl önce biz Anadolu’nun göbeğinde, Cumhuriyet’in kurulduğu, laikliğin temellerinin atıldığı Sivas’ta faşistlerce, yobazlarca, 33 canımız, canlı yayında 8 saat boyunca yakılarak katledildi. Geçen sene Eylül ayında katliamın 30.Yılında davayı zaman aşımına uğrattılar. Biz bu zaman aşımı kararını tanımıyoruz. Davanın peşini de bırakmayacağız. Aleviliği yok etme çalışmaları Alevi Bektaşi Cemevi Başkanlığı aracılığıyla devam ediyor. Aleviliğin içerisine Sünniliği mayalamaya çalışmaları, bir türlü tutmuyor. Çünkü bizim mayamız Sünniliği kabul etmiyor. Bunların zihinlerindeki yaratmaya çalıştığı düşünce sistemini bizim mayamız kabul etmiyor. Başkanlık Aleviliği kılıç zoruyla yok edemediğini anlayınca, bizim yolumuza saldırmaya, onu yok etmeye çalışıyor. Bizim geleneğimiz gereği hiç kimsenin karşısında diz çökmedik” diye konuştu.
Konuşmaların ardından Madımak Oteli’nde katledilen 33 insanın hayat hikayeleri tek tek anlatıldı. Semahlar dönülürken, Birkan Sağlam ve Gökhan Kılıç katliamda yaşamını yitirenler anısına ezgiler seslendirdi. Mehmet Özel de katledilenler anısına şiirler okudu.
İSTANBUL
İstanbul’un Sancaktepe ilçesindeki Sarıgazi’de Vatan Ortaokulu önünde bir araya gelen çok sayıda kişi Sivas’ta katledilen 33 kişi için Demokrasi Caddesine yürüdü. “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”, “Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek”, “Sivas’ı unutma unutturma” sloganlarının sık sık yükseldiği yürüyüşte Sivas’ta ölümsüzleşen 33 canın fotoğrafları taşındı.
33 canın fotoğraflarının yer aldığı “2 Temmuz Sivas katliamını unutmadık, unutmadık, hesabını soracağız” pankartının açıldığı yürüyüşte ayrıca “Kayyum defol” ve “Sivas’ın ışığı sönmeyecek” dövizleri ve bağlama taşındı.
Okunan basın metninde, 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta katledilenlerin zulüm düzeni şok bulsun diye toplandığı kaydedildi. Açıklamada, “Onlar işçiler, emekçiler insanca bir yaşam sürdürsünler, yoksulluk altında ezilmesinler diye toplandılar. Kadınlar, çocuklar şiddetsiz bir dünyada yaşasınlar, doğa yok edilmesin, can dostlarımız hayvanlar katledilmesin diye buluştular. Mazlum halklar bombalar altında katledilmesin, kardeşçe bir dünyada yaşasın istedikleri için toplandılar. Onlar eşit, sömürüsüz bir dünya içinde Pir Sultan’ın dediği gibi yarin yanağından gayrı her şeyi paylaşabilmenin umuduyla toplandılar. Bugün Sivas’ta katledilen dostlarımız anmak onların bıraktığı mücadeleyi sürdürmek, büyütmek ve örgütlenmek anlamına geliyor. Onların bıraktığı bu mücadeleye sahip çıkacak ne onları unutacak ne de katilleri aklayacağız” denildi.
ANTALYA
Antalya Alevi Bileşenleri ve Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla Sivas katliamının 31. yılında 33 can anıldı. Attalos Meydanında bir araya gelen çok sayıda kişi, üzerinde 33 canın fotoğrafının olduğu “Madımak utanç müzesi olacak” pankartı açtı. 33 can başta olmak üzere ölümsüzleşenler anısına saygı duruşunda bulundu.
Basın metnini okuyan Zeynep Şahin, “Devlet, Maraş, Sivas, Çorum, Dersim, Malatya katliamlarında olduğu gibi Madımak katliamı ile de yüzleşmediği için Gazi, Ümraniye, 10 Ekim, Roboskî, Suruç gibi katliamları yaşadık. Katliamlar, ancak amasız fakatsız yüzleşilerek aydınlatılabilir. Katliamların arkasındaki gerçek faillerin açığa çıkarılması için bu bir zorunluluktur. Adalet talebimizden asla vazgeçmeyeceğiz ve gerçek sorumluların yargılanması için mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Unutmanın; başta inançlarına, dirençlerine, tarihsel bilinçlerine, Kerbela’daki Hüseyni duruşa, Enel Hakk’tan geçmeyen, Hallac-ı Mansur’a, Baba İlyas’tan Kalender Şah’a, darağacındaki Pir Sultan Abdal’dan günümüze, hak ve hakikat mücadelesinde inançları uğruna bedel ödeyenlere ihanet olduğunun altını çizen Şahin, “Madımak katliamını unutmadık, unutturmayacağız, hesabını soracağız! Gelin canlar bir olalım… Sivas’ın ışığı sönmeyecek” dedi.
İZMİR
İzmir Kıbrıs Şehitleri Caddesinde üzerinde Sivas’ta katledilen 33 canın fotoğrafının olduğu, “Her yer Madımak, her yer yanıyor. Unutmadık, unutmayacağız” pankartı ve “Sivas’ı unutma unutturma”, “Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek”, “Sivas’ı yakanlar AKP’yi kuranlar”, “Sivas için adalet Suruç için adalet” sloganlarıyla Türkan Saylan Kültür Merkezi önüne dek yüründü.
33 can şahsında ölümsüzleşenler anısına yapılan saygı duruşunun ardından Alevi Bektaşi Federasyonu Bölge Sorumlusu Bahar Kaplan basın metnini okudu. Sivas katliamı davasında suçları sabit olan ve hüküm giyen katillerin affedilerek serbest bırakıldığını hatırlatan Kaplan, “İnsanlığa karşı işlenmiş bir suç olan bu katliamın yapıldığı Madımak Oteli’nin utanç müzesi olması yönündeki taleplerimizin karşılanması bir yana, cezaevinde kaç kişinin tutuklu olduğuyla ilgili dahi bilgi verilmemektedir. Şu günlerde siyasette normalleşmeden bahsedilmektedir. Eğer normalleşme adına bir adım atılacaksa işe, Diyanet İşleri’nin bütçesini tamamen sıfırlayarak, okullarda zorla verilen din derslerini kaldırarak, Alevi köylerine cami yapılmasından vazgeçilerek, AHİM’in Aleviler ile ilgili verdiği kararları uygulayarak ve Madımak Oteli’ni utanç müzesi yaparak başlanmalıdır. Asimilasyonun ve inkârın suç kapsamına alındığı, her türlü nefret söyleminin yasaklandığı bir iklim yaratarak normalleşme olacaktır” dedi.
“Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz”
Katliamın üzerinin örtülmesine, sorumluların cezasız kalmasına ve unutturulmasına izin vermeyeceklerini söyleyen Kaplan, “Toplumsal barış ve adaletin tesis edilmesi için herkesi, bu acı günümüzde bizlerle birlikte olmaya, sesimize ses katmaya davet ediyoruz. Siyasal islamın hayatın her alanını karanlığa boğmaya çalıştığı süreçte bizler asla karanlığa teslim olmayacağız. Anadolu’ya ışık olmaya devam edeceğiz. Alevi Bektaşi Federasyonu ve bileşenleri olarak, 2 Temmuz Sivas Madımak katliamının unutulmaması ve unutturulmaması için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi bir kez daha vurguluyoruz” ifadelerini kullandı.
Kaplan daha sonra ölümsüzleşen Muhlis Akarsu, Muhibe Akarsu, Gülender Akça, Metin Altıok, Mehmet Atay, Sehergül Ateş, Behçet Sefa Aysan, Erdal Ayrancı, Asım Bezirci, Belkıs Çakır, Serpil Canik, Muammer Çiçek, Nesimi Çimen, Carina Cuanna Thuijs, Serkan Doğan, Hasret Gültekin, Murat Gündüz, Gülsüm Karababa, Uğur Kaynar, Asaf Koçak, Koray Kaya, Menekşe Kaya, Handan Metin, Sait Metin, Huriye Özkan, Yeşim Özkan, Ahmet Özyurt, Nurcan Şahin, Özlem Şahin, Asuman Sivri, Yasemin Sivri, Edibe Sulari, İnci Türk’ün isimlerini saydı.
Anma açıklamanın ardından sloganlarla Gündoğdu Meydanına yapılan yürüyüşle devam etti. Burada son olarak Sivas’ta 31 yıl önce katledilen 33 can anısına denize bırakılan karanfillerle son buldu.