ABD’deki davada itirafçı olup sanıklıktan tanıklığa geçen Rıza Sarraf, davanın dünkü oturumunda, Ziraat Bankası ile Vakıfbank’ın İran ile yapılan altın ticaretine, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan’ın talimatıyla dahlini Zafer Çağlayan’dan duyduğunu söylemişti.
Davanın bugünkü 3’üncü oturumu, hâkimin ve savcıların salona gelmesiyle başladı.
CANLI BLOG (aşağıdan yukarıya doğru)
- Sarraf, görüşmede kullandığı “parayı vurmak” ifadesinin anlamını açıklıyor: “Bu sadece, paranın İran’dan gönderildiğini anlatmak için kullanılan bir terim.”
- Sarraf ifade verirken, Atilla’nın avukatları en az bir kez itiraz etti, Yargıç Berman’a, Atilla hakkındaki ifadelerin “şayia” olduğunu, yani birinci elden alınmış bilgi olmadığını söyledi. İtiraz reddedildi. Konu muhtemelen savunmanın çapraz sorgusunda tekrar gündeme gelecek.
- Sarraf, İran’ın petrol gelirlerini aklamak için tasarlanan gıda ticareti sistemini ayrıntılarıyla anlatıyor. Sahte nakliye evraklarının nasıl gerçek gibi gösterileceği konusunda kilit bilgileri Hakan Atilla’dan öğrendiğini söylüyor.
- Savcı, tapenin içeriğini açıklamadan önce Sarraf’tan doğruluğunu teyit etmesini istiyor.
- Sarraf yeniden tanık kürsüsüne döndü. Savcı, kanıt olarak bir tape sunmak istiyor. Ne ile ilgili olduğu henüz bilinmiyor.
- Sarraf 16-17 yaşlarındayken çay ticaretinde nakliye senedi hazırlamayı öğrendiğini anlatıyor. Mahkeme salonundaki Türk basın mensupları gülüyor.
- Sarraf: Asla gıda gönderilmedi.
- Kanıt dosyasına giren belgeler arasında Rıza Sarraf’ın bu fotoğrafı da var. Sağ alt köşede “Resmi delil 20” yazıyor.
- Sarraf hala şema çiziyor.
- Sarraf, Rostamani Exchange şirketinden ve paraları Euro’dan Dirhem’e nasıl çevirdiklerinden bahsediyor.
- Şimdi de “Atlantis” adlı başka bir şirketten bahsediliyor.
- Hatırlatma: Bunlar resmi belgeler ve kanıt dosyasına ekleniyor, dolayısıyla “basının erişimi hakkı” kapsamında tümü kamuoyuyla paylaşılacak.
- Sarraf, kağıt üstünde gıda tedarikçisi şirketin Centrica Dubai göründüğünü, Volgam’ın da İran’a gıda sattığını söylüyor. Soru: Bu iki şirket de senin kontrolünde miydi? Sarraf: Evet, elbette efendim.
- Sarraf, yine şema çiziyor.
- Sarraf, Dubai’deki söz konusu şirketle ilgili olarak “Bu şirketi gıda tedarikçisi olarak gösterecektik.” diyor
- Sarraf, Dubai’deki şirketi “Centrica”dan bahsediyor.
- Sarraf: İki sistem yan yana çalışıyordu. Altın durdurulunca, gıdaya döndük. Ardından Atilla’nın bir yasa boşluğu bulduğunu söylüyor Sarraf: Sonrasında altın ticaretine de devam ettik.
- Sarraf ifadesinde, Aslan ve Atilla ile yaptığı bir toplantı sonucunda “yönteme (“gıda ticareti” mekanizmasına) son halini verdiğini” söylüyor.
- Sarraf ifadesine 2013 Nisan’ındaki gelişmelerden başladı ve gıda ticaretine ilişkin bilgiler vermeye devam etti. Sarraf Süleyman Aslan’la gıda ticaretini belgeleri uydurarak nasıl rayına koyacaklarına ilişkin yaptığı bir görüşmenin detaylarını itiraflarına ekledi. Sarraf, Süleyman Aslan ile görüştükten sonra Halkbank çalışanı Hakan Aydoğan ile yaptığı konuşmayı da anlattı.
- Rıza Sarraf mahkeme salonuna gelerek tanık koltuğundaki yerini aldı. Jüri üyeleri salona girdi. Sarraf ayağa kalktı.
- Hakim Berman, sunulan telefon kayıtlarından birinde geçen konuşmaların çok geniş bir etki alanı olduğunu, bu nedenle “yargılamanın bütünlüğünün sağlanması” açısından savcılar bu kaydı kabul etmeden önce kaydın doğruluğunun ispatlanması gerektiğini söyledi. Berman, söz konusu kaydı “dikkatsiz” bir şekilde, doğrulama işlemleri tamamlanmadan duruşmada dinletmek istemediğini söyledi.
- Rıza Sarraf’ın tanık koltuğuna oturması bekleniyor.
- Savcı, davada sunulan belge, delil ve şemaların bugünkü duruşmadan sonra basınla paylaşılacağını açıkladı.
DÜNKÜ OTURUMDAN DETAYLAR
ABD’deki davada itirafçı olup sanıklıktan tanıklığa geçen Rıza Sarraf, davanın dünkü oturumunda, Ziraat Bankası ile Vakıfbank’ın İran ile yapılan altın ticaretine, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan’ın talimatıyla dahlini Zafer Çağlayan’dan duyduğunu söylemişti.
Davanın bugünkü oturumu öncesi kamuoyuyla paylaşılan delillerde, Sarraf’ın mahkemedeki sözleri yazılı olarak yer aldı. Davayı takip eden Daily Beast muhabiri Katie Zavadski’nin paylaşımına göre, delillerde Sarraf’ın ‘Ziraat Bankası ile Vakıfbank’ın ‘İran işi’ne dahlinin Erdoğan’ın emriyle olduğunu söylediği’ yer alıyor.
Bir diğer belgede, Sarraf’ın şu sözü yer alıyor: “Sayın Başbakan’la Babacan onay verdiler, bitti zaten.
Belgelerde Sarraf’ın Zafer Çağlayan’a verdiği rüşvetler ise şöyle:
AHMEDİNECAD’A MEKTUP
Zarrab’ın mahkemeye kanıt olarak sunulan dönemin İran cumhurbaşkanı Ahmedinecad’a yazdığı mektubunda, BBC Türkçe’nin aktardığına göre genel olarak şu ifadeler yer alıyor:
“Emperyalizm canavarı sevgili ülkemizin ekonomik yaptırımlar ve negatif propaganda yüzünden tecrit altında kalmasına yol açıyor.
Her İranlının dini görevi olduğu gibi özellikle ekonomik cihat yılı olarak adlandırılan bu yılda ülkeme hizmet ediyorum. Her gün bu baskı daha da artıyor.
Döviz alanında 50 yıldır çalışan Zarrab ailesi olarak Rusya, Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye’deki döviz bürolarımız aracılığıyla 3 milyar euroyu İran’a dolaylı olarak gönderdik.
Bu ülkelerin ekonomiden sorumlu yöneticileri işlemleri yapmamızda yardımcı oluyor, kredi koşullarını da kolaylaştırıyorlar.”
BirGün