Samandağ’ da molozların yaşam alanlarına dökülmesine dönük başlatılan Yaşam Nöbeti yedinci gününde sürdü.
Yeşilköy Mahallesi’nde bir araya gelen aralarında gıda mühendisi, asbest söküm uzmanı, metalurji mühendisi, kimya mühendisi, çevre mühendisi ve ekolojistlerden oluşan ekip mahallede Yeşilköy Mahalle halkını moloza ve molozun etkilerine ilişkin bilgilendirdi.
Bilgilendirme sonrası aralarında Samandağ Dayanışma Evlerinin de olduğu çok sayıda kişi molozun döküldüğü alana kadar yürüyüş yaptı. Yürüyüşte askerlerin moloz alanını kapatmasına karşı “Depremzedelere değil şirketlere barikat.”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz.” sloganları atıldı.
“Yıkımlara geçit vermeyeceğiz”
Kaldırılan enkazlarla birlikte bu yıkımlara, başta kanserojen asbest tozu olmak üzere zehirli enkaz tozlarının ve toksik kimyasalların yol açacağı sağlık sorunlarının eklendiğini belirten İklim ve Adalet Komisyonu üyesi Doktor Demet Parlar, “Enkazların tüm uyarılara rağmen deprem bölgelerinde inanılmaz bir hızla kaldırılıyor. İnşaat rantının önünü açmak için gösterilen bu aceleciliğin yaratacağı büyük tehlikeler göz ardı ediliyor. Oysa deprem bölgesinin acil ihtiyaçları gıda teminidir, nitelikli geçici barınmadır, halk sağlığı hizmetleridir. Kurulacak yeni yaşam alanlarının nasıl ve nerelerde olması gerektiğinin kararını uzmanlarla yerel halkın ortaklaşarak alması gerekiyor. Rant uğruna, bölgenin geleceğini yok edecek uygulamaların engellenmesi gerekiyor. Deprem sonrası yeni sosyal ve ekolojik yıkımlara geçit vermeyeceğiz” dedi.
“Molozların gelişigüzel bir şekilde yaşam alanlarına dökülmesi doğru değildir”
Molozun nereye döküleceği yönünde tartışma yürütülürse yanılacaklarını belirten Metalurji Mühendisi Cemalettin Küçük, “Olay bir moloz konusu değildir ortada bir yıkıntı vardır ve bu yıkıntılar yaşamın bir parçasıdır. Yıkıntıların gelişi güzel kamyonlara yüklenip gelişi güzel yaşam alanlarına dökülmesi doğru değildir. Yıkıntılar eğer bir kimyasala bulaşması söz konusu olmuşsa, kimyasala bulaşmış olan kısımlar ayrıştırılıp temiz olan yıkıntılar farklı bir yere alınarak ayrıştırma birimlerine getirilmesi gerekiyor” dedi. Açıklama “Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok” sloganlarıyla sona erdi.