Böylesi yüksek bir zammın sürecini biliyor muyuz? Neler yaşandı, yaz aylarından bu yana konuşulan şey nasıl gelişti? Ama asıl önemlisi böylesi yüksek bir orana iktidar nasıl cüret etti? Bu cüretin arkasında ne var?
Yıla evde kullandığımız doğalgaza yüzde 25, elektriğe ise 150 kilowatt saate kadar katmerli, üstüne ise bol katmerli zamla girdik. İYİ Parti grup başkanvekili Erhan Usta’nın ifadesi ile “Cumhuriyet tarihinin en büyük elektrik zammı…” idi bu. Bu oranlarla faturayı düşürmek değil, hiç yakmamak, enerji tüketmemek artık halkın önemli bir kısmının sorunu.
Zammın elektrik boyutunu özetleyecek olursak, 21 Aralık günü TBMM’den geçen TRT Payı ve Enerji Fonu 1 Ocak’ta kaldırılması ve kademli faturanın yansıtılması neticesinde yeni fiyatlar açıklandı. 100 kWh tüketimi olan bir faturada 1,2 TL’lik kısım düşerken üstüne yapılan zamlar fatura 45,6 TL arttı. Bu artış 200 kWh tüketimde 125,6 TL kadar.
Elektrik faturanızın ne kadar çıldıracağını şu tablodan siz de o okuyabilirsiniz.
TRT payı ve enerji bedeli düşünce kademli faturadaki artışları buradan okuyabilirsiniz.
Peki böylesi yüksek bir zammın sürecini biliyor muyuz? Neler yaşandı, yaz aylarından bu yana konuşulan şey nasıl gelişti? Ama asıl önemlisi böylesi yüksek bir orana iktidar nasıl cüret etti? Bu cüretin arkasında ne var? Son olarak bu zamlara muhalefetin nasıl yol verdiğini de konuşalım mı? Çünkü bu zammın katmerli olmasında sosyal medyada muhalefet edenlerin Meclis’te etmemeleri ve hatta destek vermeleri var.
Zammın kısa tarihçesi
Temmuz ayında elektriğe yüzde 15 zam geldi. O zammın arkasında özelleştirilen şirketler ve onların ihtiyacın uygun düzenlemeler çıkartan siyasetçiler olduğunu ilk günlerde söylemiştik. Temmuz faturası gelince ve toplum zamları görünce çıldırdı. O günlerde konu gündem oldu. Çünkü yüzde 15 elektrik zammının faturası gelince hepimiz hissetmiştik. Öyle bir hale gelmiştik ki zam manyağı olduk ve herkes zam konuşur hale geldi. Hatırlarsınız, buna kayıtsız kalmamış, biz de bir şey yaparak zammın kökenini ve aritmetiğini çıkartarak yazmıştık.
O arada garip bir şey oldu. Toplumdaki tartışma iktidara sirayet etmiş olmalı ki 1 Ekim’den itibaren geçerli olacak yeni bir yüzde 15 zam açıklandı. Ama o zam ilginç bir şekilde geri çekildi. Dedikodular bunun “saray müdahalesi” neticesinde olduğu idi.
Ortada bir zam ihtiyacı ve bir de zam korkusu var. Bu korku iki taraflı. iktidar için halkın tepkisini çekmemek için “zammın rızası” üretilmeye çalışıyor. Bunu ekim ayında tartışmıştık.
Çok açık ki bu sonbaharda zamların ilk iki dalgasını yaşıyorduk. Bu dalgalar özelleştirme kaynaklı dalga ve uluslarası fiyat artışı kaynaklı idi. Üçüncü dalga kur artışı ve dördüncü dalga ise 2022 bütçe artışında vergiden artış demiştik. Konutlarda elektrik ve konutlarda gaz hariç ikinci dalganın tamamlandığını o zaman demiş ve eklemiştik: “Önümüzde gaz ve elektriğe gelecek zamlara bakıyoruz ve bunu kimsenin kaldırmayacağını bizim gibi hükümet de biliyor. Ama bir zam var ki, belediyeler buna hazırlanıyor; toplu taşımaya zam. Bunu yaptıkları an hükümete ortak olacaklar, umarım bunu ölçüyorlardır.”
Sonra iki şey oldu.
Birincisi hükümet bu zammın kaynağı olan Bazı Kanunları Değiştiren Kanun’u 21 Aralık günü muhalefetin desteği ile geçirdi. Türkiye tarihinde muhalefet ne zaman iktidarın arkasına geçse halkı zarara uğratacak en kötü politikaları işleme aldığını, son dönemde, pek çok kez görebilirsiniz. “TRT Payı, Enerji Fonu kalkacak ve kademeli faturalandırma yapılacak” diye lanse edilen ve içinde pek çok tehlikeli madde olan teklife İYİ Parti ve HDP çekimser kalırken CHP kabul oyu verdi. Koca mecliste bir vekil ret oyu verdi.
AKP’nin bu zamlara dayanak olan kanun teklifine verilen oyların karnesini tekrar paylaşıyorum.
İkincisi ise tabii ki geçtiğimiz hafta toplu taşımaya yapılan zamlar. Önce İstanbul’da yüzde 36, sonra İzmir’de yüzde 35 ve en son Ankara’da yüzde 40 zam yapılınca zammın rızası da sağlanmış oldu. Böylece kanun ile muhalefet kazanılmış, muhalefet belediyelerinin zammı ile topluma benimsetmenin yolu açılmıştı.
İktidar ekim ayında zamma cüret edemedi. Ama şimdi cüret ne kelime, rekor kırdı. Çünkü arkasında muhalefet belediyelerinin zamlarını alarak rızayı üretmek kolay oldu, muhalefetin mecliste arkasına geçmesi ile de ölçeği bu kadar büyütebildi.
Son söz: Bu zam vitrinde muhalefet yapıp mecliste iktidara destek olmanın zammıdır. Kimse yüzde 15 civarı zam yapabilen bir iktidarın yüzde 52 ve yüzde 127 zam yapmasını başka türlü açıklayamaz. Bu zammın sahibi kesinlikle iktidardır. Ortağı ise görevi yerine kendisine verilen rolü üstlenen muhalefettir.
Veriler bunu çok net gösteriyor.
Not: Bu hafta limanları tekrar özelleştirecek Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi 2 mecliste görüşülecek. Bu sefer Meclis limanların tekrar satılmasına göz yumacak mı?
Allahınızı severseniz, bu sefer “muhalefet rolünü” değil “muhalefet görevinizi” yerine getirin.