Bu çeviri Gazete Nisan tarafından yapılmıştır.
Peru devlet başkanı Pedro Castillo’nun görevden azledilmesi ve tutuklamasının ardından Peru’da başlayan eylemler devam ediyor. Castillo’nun yardımcısı olan Dina Boluarte aşırı sağcı partilerin çoğunlukta olduğu Kongre’yle anlaşarak kendisini devlet başkanı ilan etti ve seferberlikleri sonlandırmak için ağır bir baskı politikasını devreye soktu. Boluarte ve Kongre’nin gitmesi için yaygınlaşan eylemler karşısında rejim güçleri bugüne dek 50’ye yakın kişiyi katletti.
İşçilerin Uluslararası Birliği – Dördüncü Enternasyonal’in (İUB-DE) Peru partisi İşçi Partisi-Birleşelim’in Peru’daki son gelişmelere ilişkin yayımladığı bildiri.
Ülkenin emekçileri mücadeleyi bırakmıyor ve cani Boluarte hükümeti, kendisine karşı mücadele edenleri katlederek iktidarda kalmayı planlıyor. Bunun için Silahlı Kuvvetlerin, polisin, kendisine güvenoyu veren sağcı Kongre’nin ve CONFIEP’te gruplanmış ülkenin büyük patronlarının desteğine sahip. Nitekim Dina Boluarte, ulusa son mesajında, bir aylık hükümette işlediği 47 cinayetten dolayı sahte bir özür diledi ancak kimse ona inanmadı. Boluarte protestoları kriminalize etme, mücadele edenleri bastırma ve zulme uğratma çizgisini onaylıyor ve hiçbir şeyin değişmemesi için seçimleri Nisan 2024’e çekerek aldatıcı çıkışını sürdürüyor, böylece aşırı sağcı Fujimori ortaklarına ve diğer müttefiklerine güç veriyor.
Bu nedenle, ülkenin her yerinden derhal öfke seli yükseldi. Yıl sonu şenlikleri için yapılan ateşkesin ardından, Peru’daki yoksulların çektiği acıların, dışlanmanın, sömürünün ve ayrımcılığın bir an önce çözülmesine yönelik mücadele dalgası giderek büyüdü ve Lima’ya ulaştı. Andahuaylas, Cusco, Ayacucho, Puno ile merkez ve kuzey bölgelerinden yayılan ulusal seferberlik, Lima halkının tam desteğini almayı hak ediyor. Lima halkı zaten Boluarte’nin halka karşı zenginlerin yönetimi demek olduğunu biliyor ve giderek büyüyen seferberlikleriyle baskılara ve cinayetlere sessiz kalmayacaklarını gösteriyor.
Öte yandan hükümet, Ayacucho katliamından bir ay sonra Juliaca katliamını kışkırttı ve olağanüstü hali uzatarak Silahlı Kuvvetleri devreye soktu. Silahlı Kuvvetler ve polis doğrudan ateşli silahlar kullanarak ve herhangi bir cezayla muhatap olmadan hareket ediyor. Hükümetin polis veya ordu eliyle yoldaşlarımızı öldürmesi cezasız kalamaz. Hükümet sorumludur ve işlediği suçlardan dolayı cezalandırılmalıdır! Dina Boluarte, tüm katillerle birlikte yargılanmalı ve hapsedilmelidir. Yoldaşlarımızın katillerini hapse atın!
Seferberliğe ve Dört Bölge Yürüyüşü* için mücadele edenleri birleştirmeye devam!
Peru halkı mücadele yolunun zorluklarla dolu olduğunu ve akıtılan kanın yerde bırakılmayacağını gayet iyi biliyor. Bir başka deyişle; seferberliği sürdürmemiz ve Lima’da ve ülkenin her yerinde yol kesmelerle, aktif grup etkinlikleriyle ve diğer eylemlerle bir ulusal seferberlik gerçekleştirmek için mücadele eden örgütlerin eşgüdümünü inşa etmemiz gerekmektedir. Aynı şekilde Puno, Cusco, Andahuyelas ve tüm Peru köylü ve yerli halk toplulukları, savunma cepheleri, grev komiteleri, sendikalar, öğrenci örgütleri ve mücadelenin içinden çıkan yeni örgütlenmelerle birlikte, katil hükümete tek yumruk halinde vurabilmek için birleşmeliyiz. Peru halkının Dina’yı ve onun yandaşlarını alaşağı etme yönündeki temel hedefini gerçekleştirebilmek doğrultusunda ulusal bir mücadele planı geliştirmek için genel toplantılar yapmalıyız. İç bölgelerin halkları bu yolu göstermekte ve örnek olmaktadır. Her ilde, her işyerinde, mahallede ve okulda grev komiteleri kuralım! CGTP ve CUT’un iş durdurma çağrısı, bizleri alıştırdıkları gibi bir gezintiden ve tatil gününden ibaret kalmasın; tüm ülkeyi kapsayan bir ulusal grevin ve birleşik mücadele planının ilk adımı olsun! Fujimori diktatörlüğünün yıkılışından 20 yıl sonra bu kez Dina Boluarte hükümetine ve tüm çürümüş rejime son verecek bir yeni Dört Bölge Yürüyüşünü hayata geçirelim!
Bir kurucu meclis ve işçi ve mücadele örgütleri hükümeti için ileri!
Seferber olmuş binlerce Perulunun ortak hedefi Dina hükümetinin yıkılmasıdır. Emekçi halkın zaferi mümkündür ve bu, tüm hükümetlerin desteklediği Fujimori Anayasası’nı gömecek ve bağımsız ve egemen bir Kurucu Meclis’in kurulmasını olanaklı kılacaktır. Bu meclis sayesinde ülkenin çıkarı için gerekli olan bütün önlemler, örneğin sermayeye sunulan tüm ekonomik ayrıcalıkların ilga edilerek ülke kaynaklarının halkın ihtiyaçlarına yönlendirilmesi tartışılabilecektir.
Hiçbir şeyin değişmemesi ve her zamanki çevrelerin çıkarlarını koruyabilmek için karanlık “demokratik dönüşümlerden” söz eden katil Boluarte’yi ve yolsuzluğa batmış Kongre’yi alaşağı etmeliyiz. Dina Boluarte’yi devirerek ülkeyi krizden çıkarabilecek yegâne gücün iktidar olmasını sağlamalıyız: Bugün krizin faturasını yoksul halkın değil, sömürücü kapitalistlerin ödemesi için köklü önlemler uğruna mücadele etmekte olan işçi, köylü ve yerli halk örgütleridir. Tüm ücretler ve emekli maaşları acil olarak artırılmalıdır! Güvencesizliğe ve kayıtdışılığa son! Ücretlere narh konulmalı, spekülatörler cezalandırılmalı, bankalar millileştirilmeli ve enflasyon önlenmelidir! Büyük servetlere yeni vergiler getirilmelidir! Kaynaklar IMF’ye değil, halkın iş, sağlık ve eğitim ihtiyaçlarının giderilmesine yönlendirilmelidir! Tüm halk için insanca yaşanabilecek konutlar sağlanmalıdır! Doğal kaynaklar işçilerin denetiminde kamulaştırılmalıdır! Yeni bir tarım reformu gerçekleştirilmeli, topraklara el konulması engellenmelidir! Büyük kentlerin gıda maddeleri gereksinimini güvence altına alacak tarımsal gıda planı geliştirilmelidir! Mücadele edenlere yönelik baskılar derhal son bulmalıdır!
İşçi Partisi-Birleşelim
16 Şubat 2023
*Dört Bölge Yürüyüşü, 2000 yılında Fujimori diktatörlüğüne son vermiş olan ulusal seferberliktir. “Dört Bölge” ile, Lima’ya yönelen yürüyüşün ülkenin kuzey, güney, batı ve doğu olmak üzere dört bölgesinden gelmiş olması kastedilmektedir.