Üniversite öğrencisi kadınlar kampüslerde kadın katliamlarına karşı yürüdü. Birçok kentte bulunan üniversitede yapılan eylemlerde genç kadınlar bir kişi daha eksilmemek için mücadele edeceklerinin altını çizdi.
İstanbul Üniversitesi’nde “yaşamak istiyoruz” yürüyüşü
İstanbul Üniversitesinde İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil başta olmak üzere katledilen kadınlar için esnaf yemekhanesi önünden Beyazıt ana kapıya yürüyüş yapıldı. Erkek şiddetine, cezasızlık politikasıyla şiddetin normalleşmesine karşı yan yana gelen genç kadınlar, hayatlarından vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi.
Beyazıt ana kapı önünde, “Kadın cinayetleri politiktir. Güvenli bir kampüs ve güvenli bir yaşam talebimiz için bir aradayız” pankartı ile kadın katliamlarına karşı dövizleri taşıyan kadınlar sık sık “Yaşamak istiyoruz” diye haykırdı.
YTÜ’de yürüyüş: Kampüslerden sokaklara mücadeleyi yükselteceğiz
Yıldız Teknik Üniversitesinde de yürüyüş yapan genç kadınlar kampüslerden sokaklara mücadeleyi yükselteceklerinin altını çizdi.
Munzur Üniversitesi öğrencilerinden mücadeleye çağrı
Munzur Üniversitesi öğrencileri yemekhanede açıklama yaptı. Alkış, zılgıt ve “Kadın cinayetleri politiktir”, “Jin, jiyan, azadi” sloganlarıyla yemekhaneye gelen öğrenciler burada açıklama yaptı. ÖGB’nin eylemi engellemeye çalışsa da öğrenciler “Kadın katillerinden, onları aklayanlardan hesap soracağız. İsyanımızın ateşi tüm karanlık sokakları aydınlatacak” dedi. Polis ve ÖGB’nin engelleme girişimine rağmen açıklamayı yapan öğrenciler Dersim Sanat Sokağı’ndan Seyit Rıza Meydanı’nda yapılacak yürüyüşe çağrılarını yineleyerek eylemi sonlandırdı.
DÜ’de İstanbul Sözleşmesi’nin feshine tepki
Dicle Üniversitesi (DÜ) öğrencileri, artan kadın katliamlarına karşı öğrenci işleri önünde açıklama yaptı. Açıklamada, “Heta ku jin azad nebe civak nikare azad bibe”, “Jin, jiyan, azadî” ve “Kadın cinayetleri politiktir” dövizleri taşındı. Alkış ve sloganların ardından öğrenciler adına açıklama yapan Rozerin Fidan, devletin asli görevinin halkın güvenliğini sağlamak olduğunu belirtti. Kadın cinayetlerinin önlenmesi konusunda etkin bir politika yürütülmediğini söyleyen Fidan, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine tepki gösterdi. Fidan, “Kadın cinayetlerinin önlenmesi için acilen etkin bir politika geliştirilmelidir. Devlet yaşam hakkındaki sorumluluğunu yerine getirmelidir. Son olarak gerçekleşen olayların bir daha gerçekleşmemesi için önlem alınmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Açıklamanın ardından oturma eylemi yapıldı.